Haberler :::
-
28.09.2022
Topluluklarımız İKÇÜ’ye Değer Katıyor
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sağlık, Kültür ve Spor Daire (SKS) Başkanlığınca düzenlenen 2022-2023 Eğitim Öğretim Yılı Oryantasyon Programı fuaye alanında başladı. İki gün sürecek oryantasyon günlerinde, yeni öğrencilerin üniversite hayatına adaptasyonunu kolaylaştırmak, kampüs hayatı, öğrenci toplulukları, kütüphane, yemek hizmetleri, psikolojik danışma ve rehberlik imkânları, sportif faaliyetler ve spor tesisleri, ders programları gibi konularda bilgi sahibi olmasını sağlamak için öğrenci toplulukları ve idari birimlerin stantları yer alıyor. İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse programın ilk gününde, gençlerin sosyal ve kültürel alanlarda faal olmalarına yönelik fuaye alanında başlayan oryantasyon buluşmasına konuk oldu. Stantları tek tek dolaşan Prof. Dr. Köse’ye, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, konferans vermek üzere İKÇÜ’ye konuk olan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TUSAŞ) Ar-Ge - Teknoloji Direktörü Prof. Dr. Erdal Çelik ve beraberindeki heyet ile SKS Daire Başkanı Fatih Can da eşlik etti. Sosyal Alanlarda Kendinizi Geliştirin “Öğrencilerimizin sosyal ve kültürel etkinliklerde aktif olarak yer alması ve yeni şeyler keşfetmesi ve üretmesi bizleri mutlu ediyor.” diyen Rektör Prof. Dr. Köse, “Ortak hayalleri, hobileri olan öğrencilerimizi buluşturan topluluklarımız, gerçekleştirdikleri etkinlikler ile takım çalışması, zaman yönetimi, proje geliştirme gibi yetkinlikleri geliştiriyor. O yüzden sadece derslerle öğrenilmez diyoruz. Gençlerimizin sosyal alanlarda yer almaları da onlara değer katacaktır” dedi. Fırsatları Öğrenciyken Değerlendirin İKÇÜ’de öğrencilerin düzenlediği etkinliklerin arttırılmasına her zaman destek olduklarını ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, eğitimin artık dört duvar arasında sınırlı kalmadığı bir çağda sosyalleşmenin de eğitime katkı sağladığını vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Araştıran, sorgulayan, düşünen ve üreten bir nesle ihtiyaç duyan dünyamızda artık sosyal zekânın da ölçüldüğünü görmekteyiz. O açıdan boş zaman ayırmak yerine sosyalleşmenizi sağlayacak faydalı etkinlikler için özel olarak zamanınızı ayırmalısınız. Çünkü bu fırsatları öğrenciyken değerlendirmek çok değerli” diye konuştu. Gençlerle bol bol sohbet eden, toplulukların yaptığı faaliyetler hakkında üyelerinden bilgi alan Rektör Köse, öğrencilerle fotoğraf çektirdi. -
28.09.2022
Medya Merkezi İKÇÜ’nün Aynası Olacak
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sosyal ve Beşerî Bilimler Fakültesi Medya ve İletişim Bölümü öğrencilerinin teorik ve pratik eğitimlerini aldığı Medya ve İletişim Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (İKÇÜ Medya Merkezi) yeni dönemde yeni projeleri hayata geçirmeye hazırlanıyor. Merkezin çalışmalarını ele almak yapılması planlanan çalışmaları gözden geçirmek için Rektör Yardımcısı ve Kurumsal İletişim Koordinatörü Prof. Dr. Yasin Bulduklu başkanlığında, Merkez Müdürü Prof. Dr. Nazım Ankaralıgil ile medya merkezi akademik kadrosu ve kurumsal iletişim koordinatörlüğü medya ve iletişim hizmetleri birimi personelinin katılımıyla toplantı düzenlendi. Toplantıda, yeni dönemde İKÇÜ’nün yazılı ve görsel haber etkinliklerinin Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü ile yeni hizmete açılan İKÇÜ Ajans'ın eşgüdümlü olarak takip edilmesi kararlaştırıldı. Haber Alanımız Daha da Güçlenecek Üniversitesinin eğitim, kültür, spor, bilim ve sanat gibi birçok alanda gerçekleştirdiği faaliyetlerin yerel ve ulusal medyada daha çok yer alması adına yeni bir çalışma stratejisi geliştirdiklerini ifade eden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, bu strateji ile öğrencilerin süreç içerisinde daha aktif rol alacağını kaydetti. Prof. Dr. Bulduklu, “ Hedefimiz İKÇÜ kurumsal haberlerinin medya merkezimizden alacağımız teknolojik alt yapı ve teknik imkânlarının yanında ‘haberi merkezinden öğrenme’ prensibiyle mezun edeceğimiz gençlerimizin yetişmesine de katkıda bulunmak. Alanında tecrübeli Medya ve İletişim Hizmetleri Birimimiz ve yetkin akademik kadrosu ile Medya Merkezimizin uyum içinde çalışacağı bir çalışma protokolü sayesinde haber alanımız daha da güçlenecek. Başta eğitim, kültür alanı olmak üzere tüm alanlardaki etkinliklerimiz daha fazla kişiye ulaşmış olacak. Medya Merkezimizin İKÇÜ’nün aynası olmasını istiyoruz” dedi. Podcast Gibi Birçok Yayın İçeriği Açılacak 2017 yılında faaliyete geçen, 2020 yılında Araştırma Merkezi statüsüne kavuşan İKÇÜ Medya Merkezi’nin kısa sürede önemli bir başarı grafiğine ulaştığını kaydeden Merkez Müdürü Prof. Dr. Nazım Ankaralıgil, öğrencilerin ulusal yarışmalarda sağladıkları başarının bunun göstergesi olduğunu vurguladı. Televizyon stüdyosu, haber atölyesi, seslendirme stüdyoları, halkla ilişkiler ve reklam atölyesi ile animasyon ve görsel efekt sınıflarının yer aldığı İKÇÜ Medya Merkezi’nin yeni dönem çalışmaları hakkında bilgi veren Prof. Dr. Nazım Ankaralıgil: ”Faal olduğu günden bugüne öğretim üyelerimizin öncülüğünde öğrencilerimize, gazetecilik pratiği kazandırılırken; fotoğraf çekimi, reklam, halkla ilişkiler branşlarında teknik gelişimlerine katkı sağlandı. Birim düzeyinde gerçekleştirilen atölye çalışmaları sayesinde öğrencilerimiz, sektörden davet ettiğimiz tecrübeli isimlerin deneyimlerinden faydalanma imkânı elde etti. En temel amacımız, öğrencilerimizin yaratıcı potansiyelini gösterebilecekleri uygun bir ortam oluşturmak. Yeni dönemde de İKÇÜ Ajans içerisinde haber sitesi, radyo, podcast yayınları gibi birçok yayın içeriğini faaliyete geçirmeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu. Toplantı birimlerarası görüş alışverişi ve çalışma takvimi belirlenmesi ile son buld -
19.09.2022
Rektör Köse: “Tüm İKÇÜ ailesine başarılı ve verimli bir eğitim-öğretim yılı dilerim”
Sevgili Öğrencim, Uzun ve yorucu geçen bir sürecin sonunda üniversitemiz ailesine katıldığın için kutluyorum. İnsan hayatının en güzel yıllarını içine alan üniversite öğretimi sürecinin sana, ailene ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi, paydaş katılımına öncelik veren, birlikte yönetim ilkesini benimsemiş ve öğrenciyi odağa alan bir anlayışla eğitim öğretim faaliyetlerini yürüten; kısa zamanda Türkiye’nin gözde üniversiteleri arasına girmiş bir yükseköğretim kurumudur. İKÇÜ’lü olmanın yanında, tarihi, kültürü ve doğal zenginlikleriyle dünyanın sayılı kentlerinden birinde güzel İzmir’imizde öğrenci olarak bulunmanın da bir ayrıcalık olduğunun altını çizmek isterim. “Farkındayız, Farklıyız” diyerek çıktığımız yolda, geleceğini en az sen kadar önemsiyoruz. Kaliteli akademik ve idari kadromuzla en iyi eğitim ortamını sunmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Kariyerini eğitim verirken planladığımızı, sadece okurken değil mezun olduktan sonra da İKÇÜ’nün bir parçası olarak daima yanında olduğumuzu unutma. En değerli zamanlarını geçireceğin bu süreçte sunduğumuz ayrıcalıklı eğitim olanaklarının dışında sosyal olarak da kendini geliştirmene yönelik kültürel ve sanatsal faaliyetleri destekliyoruz. Böylelikle donanımlı bir birey olmana katkı sağlayacağımızdan emin olabilirsin. Çok sayıda öğrenci topluluğu ile öğrencilerimizin bilimsel olduğu kadar sosyal anlamda gelişmelerini yönetim olarak önceliyoruz. İlgi alanına uygun bir öğrenci topluluğuna üye olmanı tavsiye ediyor, arkadaşlarınla güzel anılar biriktirmeni öneriyorum. Uluslararasılaşmaya özel önem veren İKÇÜ, 95 farklı ülkeden 941 öğrenciyi bünyesinde barındırıyor ve tüm farklılıkları zenginlik olarak görüyor. Zenginliklerimizle birlikte yaşama kültürünü sizlere sunarken; ufkunuzun genişlemesine, dünyanın farklı ülkelerinden dostlar edinmenize aracı olmak arzusundayız. Farklılıkları, ayrışma unsuru olarak görmeye ve göstermeye çalışanlara karşı durarak; tarihimizden aldığımız güçle, milletimizin birlik, beraberliği ve aydınlık yarınları için birlikte yürüyeceğimizi biliyorum. Üniversitemiz ailesinin bir ferdi olarak başladığın bu yolculukta, ülkesine ve tüm insanlığa karşı kendini sorumlu hissederek; düşünen, üreten, sorgulayan, etik ve kültürel değerlerine bağlı, alanında uzman, yetkin ve başarılı biçimde mezun olacağına inanıyorum. Hedeflerimize senin de katkı vereceğine inanıyor, İKÇÜ Ailesinin üyesi olman nedeniyle tebrik ediyor, başarılı bir öğrencilik hayatı diliyorum. Aramıza hoş geldin. Prof. Dr. Saffet Köse Rektör -
19.09.2022
İKÇÜ’den Yeni Döneme Yeni Projeler
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, yeni eğitim-öğretim yılına sorunsuz başlanması için yapılan çalışmaları yerinde inceledi. Akademik yıla başlamadan önceki son hafta hızlanan çalışmaları yakından takip eden Rektör Prof. Dr. Köse, kampüs alanında incelemelerde bulundu.İncelemelere dersliklerle başlayan Rektör Prof. Dr. Köse’ye Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Süleyman Akbulut, Genel Sekreter Nurettin Memur, Öğrenci İşleri Daire Başkanı Mustafa Kaya da eşlik etti. Tıp Öğrencilerine Yeni Derslik Müjdesi Tıp Fakültesi öğrencileri için ilk etapta 280 kişilik olarak planlanan, ek düzenlemelerle sayının artacağı E2 amfisinde yeni yapılan dersliği gezen Rektör Köse, çalışmaları yakından gördü. Öğrencilerin en iyi fiziki alt yapı eşliğinde eğitim almaları için yönetim olarak ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini aktaran Prof. Dr. Köse, tüm fakültelerin modern teknik ve tasarımla revize edildiğini kaydetti. İnşaatı biten Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi’ne taşınma işlemlerinin hızla devam ettiğini söyleyen Prof. Dr. Köse, “Güz Dönemine inşaatı tamamlanan Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi için ayrılan yeni ofis ve sınıflarımızda başlayacağız” diye konuştu. Medya Merkezine Yeni Atölyeler Rektör Prof. Dr. Köse derslik ziyaretlerine, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Medya ve İletişim Bölümü öğrencilerinin eğitimlerini teorik ve uygulamalı olarak gördüğü, Medya ve İletişim Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi ile devam etti. Merkez Müdürü Prof. Dr. Nazım Ankaralıgil, Müdür Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Halit Kartal ve merkez çalışanları tarafından bilgilendirilen Rektör Prof. Dr. Köse, yeni akademik dönem öncesi bakım ve onarım çalışmaları yapılan televizyon stüdyosu, haber atölyesi, seslendirme stüdyoları, halkla ilişkiler ve reklam atölyesi ile animasyon ve görsel efekt sınıflarını inceledi. Rektör Prof.Dr. Saffet Köse, İKÇÜ’lü öğrencilerin son teknolojik alt yapı ile kurgulanan bir merkezde eğitim almalarından son derece memnun olduğunu söyledi. Medya ve İletişim Bölümü öğrencilerinin ulusal yarışmalarda sağladıkları başarının altında, yetkin akademik yapısı ve dijital teknik donanımının eşlik ettiği Medya Merkezi’nin büyük payı olduğuna işaret eden Rektör Prof.Dr. Saffet Köse, “Gelişen teknolojiler televizyon ve sinema sektörünü yönlendirmekte ve genç medyacılarımızın aldığı bu pratik eğitimler oldukça önem kazanmaktadır. Medya ve İletişim öğrencilerimiz alanında uzman kişilerden aldıkları eğitimler sayesinde sektöre daha hazır hale gelecek ve çalıştıkları alanlarda bir İKÇÜ markası oluşturacaklardır” dedi. Gençlerin Gözdesi Sarı Kafe Tekrar Açılıyor Tekrar Sosyal Tesisler İktisadi İşletme Müdürlüğünce devralınan, yeni ders yılında öğrencilere tekrar kapılarını açacak Sarı Kafe’yi de ziyaret eden Rektör Prof.Dr. Saffet Köse, İşletme Müdürü Ömer Coşgun’dan tadilat çalışmalarında son aşamaya gelindiği bilgisini aldı. 170 kişilik oturma kapasiteli alana sahip Sarı Kafe’nin 07.30 ile 22.30 arasında açık olacağını aktaran Coşgun, ekonomik anlamda öğrencilere uygun özel bir fiyat listesi oluşturulduğunu söyledi. Kafe’de yapılan düzenlemeleri yakından gören Rektör Prof. Dr. Köse, İKÇÜFEST'22’nin de yapıldığı bu alanda Sarı Kafe’nin yeni dönemde renkli aktivitelere ev sahipliği yapacağını belirtti. Prof. Dr. Köse, İKÇÜ’lü gençlerin sosyal aktivitelerini geniş alanlara taşıyacak projeleri hayata geçirmeye devam edeceklerini sözlerine ekledi. -
19.09.2022
Rektör Köse, Gazilerle Buluştu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, “19 Eylül Gaziler Günü” dolayısıyla idari birimlerde görev yapan gazileri makamında ağırladı. Gazileri bu anlamlı gün vesilesiyle misafir etmekten duyduğu memnuniyeti paylaşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, “Bu güzel topraklarda huzur içinde yaşıyorsak bunu sizlere borçluyuz” dedi. Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığında görev yapan Alparslan Bağcı da “Her sene bizleri unutmayarak ağırladığınız ve değer verdiğiniz için çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu. Bu Milleti Ebedi Yapan Sizlersiniz Şehitlik ve gazilik unvanlarının çok farklı değerleri içinde barındırdığını söyleyen Rektör Prof. Dr. Köse, özellikle yeni nesillerin “vatan sağ olsun” diyerek vatanını canından aziz bilen, vatanseverliğin, kahramanlığın, destanını yazanlarla dolu olduğu tarihimizi iyi bilmeleri gerektiğini vurguladı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Bu topraklarda bir arada ve huzur içinde yaşamamızı şehit ve gazilerimize borçluyuz. Vatanımızı kutsal biliyoruz ve bu kutsiyette ecdadımızın katkısını unutmamalı unutturmamalıyız. Ben bu çerçevede çocuklarımıza, gençlerimize Çanakkale Şehitliği’ni göstermemiz gerektiğini düşünüyorum. Her çocuğumuzun bu mücadeleyi ve fedakarlığı bilerek büyümesi gerekiyor. Sadece okuyarak değil görerek bilinci oluşturmak zorundayız. Vatan topraklarının her karışındaki fedakarlığı, bayrağımızı, vatanımızı canı pahasına koruyan, vatan toprağını canından kutsal sayan şehitlik, gazilik onuruna erişen kahraman vatan evlatlarımızı anlatmalıyız” dedi. Biz Millet Olarak, Devlet Olarak Büyük Bir Aileyiz Bulunduğumuz coğrafyanın sürekli teyakkuzda olmamızı gerektiren bir coğrafya olduğunu belirten Prof. Dr. Köse, “Dünyanın her yerinde çıkarılan karışıklıkları görüyorsunuz. Birilerinin her zaman planları var. Ama biz millet olarak, devlet olarak büyük bir aileyiz. Atalarımızdan miras aldığımız şehadet ruhunu ne mutlu ki yaşatmaya devam ediyoruz. Aynı şehadet sevdasına ve aynı derecede vatan sevgisine sahip nesillerimizin de geldiğini görmek bizlere gurur veriyor” diye konuştu. Bu anlamlı gün vesilesiyle İKÇÜ’nün çalışmalarına değer ve anlam katan gelişimine katkı sunan tüm gazilere teşekkürlerini ileten Prof. Dr. Saffet Köse, “Gaziler Günü vesilesiyle Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, Kurtuluş Savaşı'nda, Kore'de, Kıbrıs'ta savaşan, Türkiye Cumhuriyeti'nin bölünmez bütünlüğü uğrunda vatan hainlerine karşı kahramanca mücadele eden aziz şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden gazilerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyoruz. Tedavileri devam eden kahraman gazilerimize acil şifalar diliyor; hayatta olan gazilerimize de aileleri ile birlikte sağlıklı ve mutlu bir ömür diliyorum” dedi. Ziyaret, Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce hazırlanan hediyelerin Rektör Köse tarafından gazilere takdim edilmesi ile son buldu. -
19.09.2022
İKÇÜ’de “Kalite Güvence Sistemi Çalıştayı”
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ), kurumsal kalite çalışmalarını ele almak üzere “Kalite Güvence Sistemi Çalıştayı” düzenledi. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse başkanlığında yapılan çalıştayda, yeni akademik yıl öncesi Kalite Koordinatörlüğü ile Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı’nın eşgüdümlü yürüttüğü kurumsal kalite güvencesi çalışmaları gözden geçirildi ve planlanan çalışma takvimleri kalite komisyonu üyelerince ele alındı. Kalite Koordinatörü Doç. Dr. Funda İfakat Tengiz’in ev sahipliğinde yapılan çalıştaya, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Genel Sekreter Nurettin Memur, Strateji Geliştirme Daire Başkanı Erkan Küçükkılınç, Kalite Koordinatör Yardımcıları Dr. Öğr. Üyesi Halil Koyu, Dr. Öğr. Üyesi Onur Karadal, fakültelerden sorumlu kalite komisyonu üyesi akademisyenler ile idari birimlerden sorumlu daire başkanları katıldı. Kalite Çalışmalarımız İKÇÜ’yü Yükseltti Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından koordine edilen kalite güvencesi sistemi faaliyetlerinin hem üniversitelere rehberlik etme hem de yükseköğretimde kalite kültürünün gelişmesi adına çok değerli olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ olarak kalite kültürünün yaygınlaşması için büyük titizlikle çalışmaya devam ettiklerini belirtti. Rektör Prof. Dr. Köse,” Gelinen aşamaların değerlendirildiği bu toplantıları düzenli aralıklarla yapıyoruz. Verilerin dijitalleştiği bu dijital çağda, bilgiye ulaşmak artık çok kolay. Kurumlararası rekabette de hedef kitlemiz olan öğrencilerin tercihlerinde de bu veriler etkin hale geldi. Üniversite tercihlerinde yüzde 99,4’lük doluluk oranına ulaştık. İzmir’deki üniversiteler arasında da en çok ilgi gören üniversite İKÇÜ oldu. Konumumuz, öğretim üyelerimizin sayısı, yetkinlikleri gibi hem nitelik hem nicelik göstergeler İKÇÜ’nün ulaştığı başarılı konumu özetliyor. Bu ilginin arka planında kaliteye ilişkin atılan adımların olduğunu düşünüyorum. Kalite çalışmalarımızın da etkin olarak kullanılması İKÇÜ’yü çok iyi bir konuma getirdi. Bu anlamda siz değerli çalışma arkadaşlarıma İKÇÜ'nün kalite ve marka olması için yaptığınız katkılardan dolayı teşekkür ediyorum” dedi. Kalite, Kusursuzluk Anlayışına Sistemli Bir Yaklaşımdır Dünya ile etkileşen uluslararası standartlarda bir yükseköğretim kurumu olmak için kalite kültürünün yaygınlaşması gerektiğinin altını çizen İKÇÜ Kalite Koordinatörü Doç. Dr. Funda İfakat Tengiz, bunun Kalite Yönetim Sistemi(KYS) standartlarının yerine getirilmesi ile mümkün olacağını belirtti. Kalite düzeylerinin ulusal ve uluslararası kalite standartlarında olmasında KYS’nin oldukça önemli olduğunu aktaran Doç. Dr. Tengiz, “KYS, eğitim- öğretim, Ar-Ge, toplumsal katkı ve yönetim sistemi, dış ve iç değerlendirme, eğitim ve program akreditasyon süreçlerinin hepsini kapsamaktadır. Ayrıca uluslararası diploma görünürlüğünün, nitelikli eğitimin artmasında, donanımlı mezunlar vermemizde bizlere kılavuzluk eden bir KYS var. Kalite, kusursuzluk anlayışına sistemli bir yaklaşımdır. Bu sürece katkı sunan çalışma arkadaşlarımıza teşekkürlerimizi iletiyoruz” dedi. 2023’te Kurumsal Akreditasyona Başvurma Hedefi İKÇÜ olarak hedeflerinin 2023 yılında kurumsal akreditasyona başvuran üniversiteler arasında yer almak olduğunu söyleyen Doç. Dr. “İlk iki aşamayı geçen bir üniversite olarak 2023 yılı içinde kurumsal akreditasyona başvurma hedefindeyiz. Şu anda 23 üniversite kurumsal olarak akredite konumunda. YÖKAK’ın hedefi 2027 yılına kadar tüm üniversitelerin bu sisteme dâhil edilmesini sağlamak” diye konuştu. Kalite Güvence Sisteminin değerlendirilmesi ve sisteme ilişkin önerilerin görüşülmesi amacı ile düzenledikleri çalıştayın sonuç raporunun paydaşlarla paylaşılacağını sözlerine ekledi. -
23.08.2022
İKÇÜ’de Aşure İkramı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi, Muharrem ayı vesilesiyle geleneksel hale getirdiği aşure ikramını bu yıl da tekrarladı. Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı’nca düzenlenen Aşure İkramı Etkinliğinde Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Genel Sekreter Yardımcısı Enes Uzun İKÇÜ Ailesine aşure ikram etti. İKÇÜ olarak Muharrem ayındaki örf ve adetlerin yaşatılmasına katkı sağlamaktan mutlu olduklarını ifade eden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Paylaşmanın en güzel örneklerinden biri olan aşure geleneğinin ecdadımızın bizlere miras bıraktığı en önemli değerlerden biri olduğuna dikkat çekti. Prof. Dr. Bulduklu, “Kampüsümüzde örf ve adetlerimizi yansıtan, yaşatan etkinlikleri gençlerimizle ve tüm İKÇÜ ailemizle paylaşmaktan son derece mutluyuz. Muharrem ayının tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi. -
23.08.2022
Yüz Yüze İKÇÜ’lü Oldular
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinde (İKÇÜ) yeni akademik yılın ilk öğrenci kayıt işlemleri, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi ve Orman Fakültesi ile başladı. E-devlet üzerinden de yapılan ‘elektronik kayıt’ yerine şahsen kayıt yaptırmak isteyen yeni İKÇÜ’lüler, Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonu’nda kurulan kayıt masalarından işlemlerini tamamlayarak resmen İKÇÜ’lü oldular. Gençlerin kayıt heyecanını paylaşmak için kayıt alanını ziyaret eden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Öğrenci İşleri Daire Başkanlığı’nın koordinasyonuyla oluşturulan masalarda kayıtları alınan öğrencilerle ve ebeveynleriyle sohbet etti. Yorucu sınav maratonunun neticesinde üniversiteli olmayı hak eden öğrencileri tebrik eden Prof. Dr. Akbaş, başarılı bir eğitim hayatı temennisini paylaştı. Güzel Anılarla, Başarılarla Dolu Bir Eğitim Hayatı İKÇÜ’nün yüzde doksan dokuz doluluk oranı ile öğrencilerin en çok tercih ettiği üniversiteler arasında yerini aldığını kaydeden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Akbaş, “Yeni kayıt döneminin hepimize ve öğrencilere hayırlı olmasını dilerim. İKÇÜ ailesi yeni fertlerini karşılamanın heyecanı içinde. Çalışma prensibinin odağına öğrencisini odaklayan bir üniversite olarak gençlerimizin her zaman yanındayız ve olmaya devam edeceğiz. Ailelerinin onlar için duyduğu haklı gururu paylaşarak; değerli öğrencilerimizi başarılarından dolayı bir kez daha kutluyor, güzel anılarla dolu, sağlıklı, mutlu ve başarılı bir eğitim hayatı geçirmelerini temenni ediyorum” ifadelerini kullandı. “El Ele Güvenli Geleceğe” Öte yandan İzmir Valiliği İl Emniyet Müdürlüğü, öğrencilerin daha iyi ortamda ve daha huzurlu bir eğitim dönemi geçirmeleri amacıyla İKÇÜ Fuaye alanında stant açtı. “El Ele Güvenli Geleceğe” projesi kapsamında açılan stantta, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görevli emniyet personeli, gençlerin eğitim ve öğretim hizmetlerini huzurlu ve güvenli bir ortamda tamamlaması, illegal oluşumların propaganda faaliyetleri ve eylemlerine karşı bilinçlendirilmesi, terör ve yasadışı faaliyetlere karşı farkındalık oluşturulması adına alınması gereken tedbirler hakkında ailelere bilgi verdi. Şahsen Kayıt İçin Son Tarih 26 Ağustos Diş Hekimliği Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Eczacılık Fakültesi, İslami İlimler Fakültesi, Turizm Fakültesi, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Tıp Fakültesi ile devam edecek kayıtlanma işlemleri; 26 Ağustos günü Su Ürünleri Fakültesi, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi, Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi ile son bulacak. 22 Ağustos itibariyle E-Devlet üzerinden başlayan kayıt işlemleri için ise son gün 24 Ağustos 2022. -
17.08.2022
İKÇÜ’de Program Doluluk Oranı %99,4
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı (ÖSYM) tarafından ilan edilen Yükseköğretim Kurumları Sınavı (2022-YKS) yerleştirme sonuçları göre İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi, %99,4 doluluk oranı ile öğrencilerin en çok tercih ettiği üniversiteler arasında yerini aldı. ‘Farkındayız Farklıyız’ sloganı ile öğrencilerin ilgi gösterdiği üniversiteler arasında adından söz ettiren İKÇÜ bu yıl da gençlerin gözdesi oldu. İKÇÜ, üniversiteli olmak isteyen gençlerin gözdesi olduğunu YKS sonuçları ile bir kez daha tescilledi. Buna göre İKÇÜ bünyesinde bulunan 41 lisans ve 4 ön lisans programına okul birincileri kontenjanları da dâhil olmak üzere toplam 3.224 öğrenci yerleşti. Her geçen yıl artan başarı ivmesiyle İzmir’de eğitim görmek isteyen gençler tarafından tüm programları yoğun ilgi gören İKÇÜ, yerleştirme verileri ile hedeflediği doluluk oranını yakaladı. Hoş Geldiniz! İKÇÜ adına memnuniyetini paylaşan Rektör Prof.Dr. Saffet Köse, kayıt heyecanı başlayan tüm öğrencilere seslenerek; YKS yerleştirme sonuçlarının öğrencilere, ailelerine ve ülkemize hayırlı olmasını diledi ve İKÇÜ ailesinin yeni üyelerine hoş geldiniz dedi. İKÇÜ’nün kuruluşundan bu yana geçen 12 yıla çok sayıda başarı sığdırdığını belirten Rektör Prof. Dr. Köse, “Çocuklarını büyük bir fedakârlıkla geleceğe hazırlayan ailelerimize, öğretmenlerinize ve üniversitemizi tercih ettikleri için yeni öğrencilerimize, teşekkür ediyor, yeni eğitim-öğretim döneminin kendilerine hayırlı olmasını temenni ediyorum. Aramıza yeni katılan öğrencilerimizden aldığımız güçle birlikte başarılarımıza başarı katarak yolumuza devam edeceğiz” dedi. Yolun Başında Olan Öğrencilerimize Desteğimiz Tam Ulusal ve uluslararası iş birlikleriyle toplum yararına projeler üreten, ülke geleceğinde söz sahibi olan bir üniversite prensibiyle ilerleyen bir İKÇÜ olarak; fiziki ve akademik altyapıyı daima güncel ve en üst düzeyde tutma gayretinde olduklarını ifade eden Prof. Dr. Köse, “Yayımlanan rakamlara baktığımızda her yıl artan tercih edilme oranları, yeni açılan programlarımıza gösterilen ilgi yaptığımız çalışmaların yerinde ve doğru olduğunu ortaya koymaktadır. Hiç kuşkusuz bu başarının arkasında İKÇÜ’nün nitelikli akademik ve idari kadrosu var. Gençlerden tek beklentimiz derslerini takip ederek, katılım sağlayarak lisans hayatlarını başarıyla tamamlamalarıdır. Yolun başında olan öğrencilerimize bu süreçte ihtiyaç duydukları her konuda destek olmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Sırada Kayıt Heyecanı Var Üniversiteye yerleşmeye hak kazanan öğrenciler E-kayıt veya şahsen tercihlerine göre kayıtlarını tamamlayabilecek. 22 - 24 Ağustos 2022 tarihleri arasında geçerli olan E-kayıt, https://www.turkiye.gov.tr/ web sitesi üzerinden yapılabilecek. E-Kayıt yaptıramayan veya e-kayıt işlemini tamamlayamayan öğrencilerimiz ise 22 - 26 Ağustos 2022 tarihleri arasında fakültelerinin ilan ettiği tarihte İKÇÜ’ye şahsen gelerek kayıtlarını tamamlayabilecek. -
15.08.2022
İKÇÜ’den Orta Asya Çıkarması
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse başkanlığında, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu’nun da eşlik ettiği heyet, Kırgızistan Türkiye Manas Üniversitesi, Özbekistan Devlet Kültür ve Sanat Enstitüsü, Buhara Devlet Üniversitesi ve Semerkand Devlet Üniversitesi ile bilimsel anlaşmalara imza attı. Heyet ayrıca Moğolistan'da devam eden İKÇÜ-MUIS Türkoloji Enstitüsü'nün çalışmlarını incelemek üzere bu ülkeyi de ziyaret etti. Ziyaret kapsamında Moğolistan Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Moğolistan Devlet Üniversitesi (MUIS), Moğolistan Bilimler Akademisini ziyaret etti. Moğolistan Meclis Başkanı Zandanshatar Gombojav ve Moğolistan Eğitim Bakanı tarafından kabul edilen heyet, Moğolistan Devlet Dostluk Madalyasına layık görülen İKÇÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü ve Türkiyat Araştırma Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şaban Doğan için Moğolistan Meclis binasında düzenlenen törene katıldı. Hedeflediğimiz Coğrafyalardayız Ziyaretleri değerlendiren Rektör Prof. Dr. Köse, tarihi ve kültürel ortaklıklara sahip olduğumuz ülkeler ve bu ülkelerdeki yükseköğretim kurumları ile ilişkilerin güçlendirilmesi adına Moğolistan ve Özbekistan’a yaptıkları ziyaretlerin oldukça verimli geçtiğini kaydetti. Köken birliğimizin merkezini oluşturan Orta Asya Ülkeleri ile kurulan bilimsel temasların önemine değinen Rektör Prof. Dr. Köse, “Türk Cumhuriyetleri başta olmak üzere hedeflediğimiz coğrafyalarda farklı alanlarda ortak araştırma projelerinin yürütülmesi, ortak konferans, sempozyum, paneller düzenlenmesi; akademisyenlerimizin bu üniversitelerdeki meslektaşları ile irtibata geçerek akademik bilgi paylaşımı platformlarının oluşturulması için kardeş üniversitelerimizle birçok iş birliği anlaşmasının altına imzamızı attık” dedi. Kadim Kıtayla İlişkilerimizi Yeniden Canlandırmalıyız Türkiye'nin 'Asya Yüzyılı'nda kadim kıtayla ilişkilerini, 'Yeniden Asya' sloganıyla daha kapsamlı bir yaklaşımla ele aldığı bu dönemde, ortak değerlerin bilimsel alanlarda da paylaşılmasının önem taşıdığını aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, “Sosyokültürel değerleri ve hatta sorunları benzer olan bu coğrafyadaki bilim insanlarının bir araya gelmesi, ortak değerleri yeniden canlandırması, yeni ortaklıklar kurmasının zamanı çoktan geldi” diye konuştu. Ortak Miraslarımıza Sahip Çıkıyoruz Dünya medeniyetine yön veren, insanlığın ufkunu genişleten bilim insanları yetiştiren bu coğrafyanın tekrar canlanması adına akademiye büyük görevler düştüğüne işaret eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, gönül bağı ile bağlı olduğumuz Orta Asya’daki kardeş ülkeler arasında iş birliği ve dayanışmayı güçlendirecek tüm girişimler için İKÇÜ olarak tüm desteği sunmaya hazır olduklarını vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Medeniyetler bilgiyle inşa edilir. Geleceğe bırakılacak en önemli miras bilgidir. Bizler farklı ülkelerde yaşayan, ortak değerler ve kültürler paydasında buluşan toplumlarız. Bu kadim topraklar batı toplumlarına rehberlik yapan, tıpta, coğrafyada, felsefede, matematikte ve astronomide çok önemli bilim adamları, düşünürler yetiştirdi. Biruni, Uluğ Bey, İbn-i Sina, Harezmî, Ali Kuşçu gibi insanlığın ufkunu genişleten bilim adamları; İmam Buhari, İmam Mâtürîdî, İmam Serahsî, İmam Tırmizi, Ali Şîr Nevâî gibi dünyayı aydınlatan âlimler bu toprakların bizlere armağanıdır. Orhun Anıtları bu coğrafyadadır. Ecdadımızın bıraktıkları eserler, bizi birbirimize gönül bağı ile bağlayan ortak mirasımızdır” şeklinde konuştu. Rektör Prof. Dr. Köse, öğrenci ve akademisyen değişimini de içine alan, tıp, sağlık, tarih, coğrafya, felsefe, mühendislik gibi alanları kapsayan anlaşmalar sayesinde yükseköğretim kurumları arasında kültürlerarası etkileşimin sağlanacağını sözlerine ekledi. -
15.08.2022
DİREKO İKÇÜ Savaşan İHA Ekibi Finalde!
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Robotik ve Yapay Zeka Teknolojileri Topluluğu bünyesinde bulunan DİREKO İKÇÜ takımı, TEKNOFEST 2022 Kritik Tasarım Raporu'nu başarıyla geçerek finale katılmaya hak kazandı. İKÇÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Merih Palandöken danışmanlığında, topluluk başkanı malzeme bilimi ve mühendisliği üçüncü sınıf öğrencisi Furkan Kansızoğlu kaptanlığında, 2 yılı aşkın süredir yarışmaya hazırlanan DİREKO İKÇÜ Ekibi, TEKNOFEST 2022 Savaşan İHA Yarışmasında finalde uçuş beceresini sergileyecek takımlar arasına girme başarısına ulaştı. İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, “Savaşan İHA Sabit Kanat” kategorisinde yarışan finalist gençleri makamında ağırlayarak başarılar diledi. TEKNOFEST 2022 Karadeniz kapsamında Samsun Üniversitesi Ballıca Kampüsünde yapılacak yarışma öncesi DİREKO İKÇÜ Savaşan İHA Ekibi üyeleriyle kahvaltıda buluşan Prof. Dr. Köse, gençleri Samsun yarışlarına başarı temennisi ile uğurladı. Bu Yıl Derece İçin Pistteyiz Yarışma hakkında bilgi veren takım kaptanı Furkan Kansızoğlu, ikinci kez finalde yarışma hak kazandıklarını paylaşarak; ilkinde yine final başarısı kazanan projelerinin final sunumunu geçirdiği Covid 19 rahatsızlığı nedeniyle yapamadığını aktardı. Bu yıl ki yarışlardan İKÇÜ’ye derece ile dönmeyi hedeflediklerini söyleyen Kansızoğlu, “Geçtiğimiz yıl ilk kez katıldığımız yarışmada, Kritik Tasarım Raporu aşamasında Türkiye’nin birçok köklü üniversitesinin projesini geride bırakarak finale çıkmıştık. DİREKO İKÇÜ takımı olarak amacımız, gözlem araçları olarak kullanılan İHA’lara çevresel farkındalık, karar verme yeteneği ve dinamik ortamlarda planlama yeteneği kazandırarak; savaş uçaklarının yaptıkları Dogfight, hava muharebe manevraları yapabilme ve kamikaze yetenekleri kazandırmaktır. Teknolojiyi yakından takip edip milli teknoloji hamlesi yolunda ilerleyerek; havacılık, teknoloji, yapay zeka, inovasyon ve savunma sanayi alanında okulumuzu en iyi noktalara getirmek ve bize sunulan imkanlar ile birlikte kendimizi geliştirmek için çalışıyoruz Şu ana kadar yaptığımız uçuş denemeleri başarılı şekilde devam eden takımımız bu yıl artık derece için piste çıkacak” dedi. Gençlerimiz Şimdiden ‘Ben de Varım’ Diyor TEKNOFEST 2022 Karadeniz kapsamında Samsun Üniversitesi Ballıca Kampüsünde yapılacak yarışlar için yola çıkmaya hazırlanan DİREKO İKÇÜ Savaşan İHA Ekibi ile sohbet eden İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, gençlerin kazandığı başarılarla İKÇÜ’nün büyük gurur yaşadığını söyledi. Savaşan İHA Yarışmalarının, geleceğin savaş teknolojilerini içermesi bakımından dünya genelinde bu alanda gerçekleştirilen en zorlu yarışmalardan biri olarak kabul edildiğine dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Köse, “Milli Teknoloji Hamlesi’nin başarıyla gerçekleştirilebilmesi için elimizdeki en büyük güç gençlerimizdir. Yerlilik oranını artırarak hem ekonomik hem de teknolojik bağımsızlığımızın önünü açmış oluyoruz. Ülkemiz savunma sanayisi açısından büyük öneme sahip teknolojilerde gençlerimizin şimdiden ‘ben de varım’ demesi bizleri son derece mutlu etmektedir” dedi. En Büyük Enerji Kaynağımız Gençlerimiz Bu alanda Bayraktar TB2 Silahlı İnsansız Hava Aracı ve AKINCI Taarruzi İnsansız Hava Aracı (TİHA) gibi teknolojilerini bu ülkenin genç beyinlerinin yaptığının altını çizen Rektör Köse, “Dünyanın en iyi insansız hava araçları listesinde yer alan bu teknolojileri ülkemizin gençleri üretmeyi başardı. İnsansız hava araçlarımızla (İHA) bu alanda dünyanın en iyi 3-4 ülkesinden biriyiz. Uzay, havacılık ve savunma sanayi alanlarındaki yerli ve milli hamlelerinde en büyük enerji kaynağımız gençlerimizdir. Bizlere düşen görev onlara her koşulda destek olmaktır. İKÇÜ olarak öğrencilerimizden gelen bu başarı haberleri ile gururlanmaya devam ediyoruz. Takımımızın finallere kalmasında, yarışmasında emeği geçen tüm öğrencilerimizi ve hocalarımızı tebrik eder başarılarının devamını dileriz” diye konuştu. Gençlerle sohbetinin ardından DİREKO İKÇÜ Savaşan İHA Ekibi ile TEKNOFEST pozu vererek fotoğraf çektiren Rektör Prof. Dr. Köse, gençleri Samsun yarışlarına başarı temennisi ile uğurladı. -
05.08.2022
Türk Yazıtları Moğolistan'da Tartışılıyor
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Moğolistan Devlet Üniversitesi, Moğolistan Kültürel Miras Merkezi ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliği; Türk Dil Kurumu, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) destekleriyle “Moğolistan Kültürel Mirası İçinde Türk Yazıtlarının Bugünü ve Geleceği Çalıştayı II” Moğolistan’ın Başkenti Ulanbator’da başladı. 27 Mayıs – 1 Haziran 2022 tarihleri arasında İKÇÜ ev sahipliğinde ilkinin yapıldığı, Moğolistan’daki Türk yazıtlarının korunması ve gelecek nesillere aktarılmasıyla ilgili bilimsel tartışmaların yapıldığı çalıştayın ikincisi Moğolistan Kültürel Miras Merkezi Konferans Salonunda yapılan açılış oturumuyla başladı. Uluslararası alanda önemli araştırmacıları buluşturan çalıştayın açılışına, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Moğolistan Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Din Siyasetleri Baş Danışmanı Bum Oschir Dulaam, 25. Dönem ve 26. Dönem Osmaniye Milletvekili, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ruhi Ersoy, TİKA UIanbator Koordinatörü Emrah Ustaömer, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz ile çok sayıda bilim insanı katıldı. Türkiye’deki büyükelçiler toplantısına katıldığı için programda yer alamayan Türkiye’nin Ulanbator Büyükelçisi Zafer Ateş açılışa video konferans ile katılım sağladı. Yürüttüğümüz Kazılarda Tarihin Gizemi Çözülüyor Kısa zamanda böylesine önemli çalıştayın ikincisini yapıyor olmanın memnuniyet verici olduğunu söyleyen İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, daha önce iki kez ziyaret etme şansını bulduğu bu coğrafyada Türkiye ve bilim dünyası adına önemli çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Rektör Prof. Dr. Köse “Üniversite olarak ülkemiz, milletimiz ve üniversitemiz adına yarına bırakılacak çalışmalara katkı vermekten onur duyduğumu vurgulamak istiyorum. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) olarak bu bölgedeki üç büyük üniversite ile farklı alanlarda çok yakın işbirliği halindeyiz. Moğolistan Devlet Üniversitesi Türkoloji Araştırmaları Enstitüsü ile üniversitemizin ortak açtığı İKÇÜ MUİS Enstitüleri bunlardan bir tanesi. Dün geldiğimizde enstitümüzü tekrar görme fırsatı buldum ve yapılan çalışmaları yakından takip ediyorum. Bu çalışmalardan ilkini Mayıs ayı sonunda İzmir’de üniversitemiz ev sahipliğinde yapmıştık. Kısa bir süre sonra burada böyle bir çalıştay ile ikinci kez Moğol ve Türkiye’den araştırmacılarla tekrar bir aradayız. Bu çalışmaların iki ülke akademisine ve ülkeler arası dostluğa katkı yapacağından eminim. Gelinen noktada dil, kültür, tarih ve arkeoloji alanlarında önemli projeleri 4 yılı aşkındır burada yürütüyoruz. Projelerin her birinin somut sonuçları ortaya çıkmaya; ekilen fidanlar ürün vermeye başladı. Bu bölgede bizim yürüttüğümüz kazılarda tarihin gizemi çözülüyor. Hepinizin takip ettiği üzere Van'ın Çaldıran ilçesinde birlikte yürüttüğümüz kazıda Haziran ayında önemli bulgulara ulaşıldı. Aladağ bölgesinde 1260'lı yıllarda Moğol İlhanlı Devleti hükümdarı Hülagü Han tarafından inşa ettirildiği düşünülen yazlık saraya ilişkin buluntular açığa çıkarılmaya başlandı. Üniversitemiz Türkiyat Araştırma ve Uygulama Merkezinden Prof. Dr. Şaban Doğan Hocanın yine Türk İslam Arkeolojisi Bölüm Başkanımız Prof. Dr. Ersel Çağlıtütüncigil hocanın bu konudaki çabaları orada da önemli sonuçlar verecek. Ben iki ülke arasında bilimsel çabaların ötesinde sonuçlar doğuracağına inandığım bu çalıştayın hayırlı olmasını diliyor, organizasyona destek veren TİKA Başkanlığımıza, Moğolistan Devlet Üniversitemize şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca en başından beri bu projeyi somut hale dönüştüren Prof. Dr. Şaban Doğan’a ve Dr. Ankhbayar Danuu’ya ayrıca teşekkür ediyorum” dedi. Geçmişe ve Kültüre Değer Vermeden Bugün Anlaşılamaz Türk-İslam Bilim ve Kültür Mirası Projesi ile dünyanın çeşitli yerlerinde yazılmış eserleri bilim dünyasına kazandırmaya yönelik çabalar gösterdiklerini söyleyerek sözlerine başlayan TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Türkiye’nin kültürel geçmişinde önemli yeri olan Moğolistan’da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti paylaştı. Akademinin sadece var olanı değil dün ile bağlantılıyı da araştırması gerektiğini söyleyen Başkan Şeker: “Geçmişe ve kültüre değer vermeden ya da oradaki birikimi incelemeden bugünü anlamak ya da yarına ilişkin çıkarımlarda bulunmak olası değil. Biz, TÜBA olarak bu coğrafyaya özel önem atfediyoruz. Geçtiğimiz hafta Özbekistan Bilimler Akademisi ile ortak çalışmalar yapmak üzere protokol yaptık ve ‘Özbekistan'ın Kültürel Mirası’ başlıklı konferansa katıldık. Önemli alanlarda daha fazla ortak çalışmalar yapma kararı aldık. Sosyal ve bilimsel tarihimizin dünü ile yarını arasında bağ kuracak tüm adımları destekliyoruz. Son dönemde bölgedeki ülkeler arasındaki siyasal ve iktisadi yakınlaşmalar düşünüldüğünde her kurumun kendi alanıyla ilgili konularda ihtiyaç duyulan hususlarda buralarda olmasının önemli olduğunun belirtmek istiyorum. Biz bu bölgeye ve tarihi mirasa ilişkin bir çalışma dizisini 2020’de başlatmıştık. Bu kapsamda Türk-İslam Bilim ve Kültür Mirası Projesi ile dünyanın çeşitli yerlerinde yazılmış eserleri bilim dünyasına kazandırmaya çalışıyoruz. Proje sonunda eski yazı ile yazılan eserlerin Latin harflerine çevrilmesi yoluyla bu çalışmaları yarına aktarmış olacağız. Yine TÜBA Türkoloji Araştırmaları Destek Programı'yla dünyanın farklı ülkelerinde çalışan Türkologları ülkemizde ağırlıyor bilimsel birikimlerimizin karşılıklı paylaşımına destek veriyoruz. Elbette Moğolistan’a yönelik olarak yaptığımız çok değerli bir eserden ayrıca söz etmek istiyorum. TÜBA 2021 yılında ‘Cengiz Han ve Mirası’ adlı eseri bilim dünyasının yararına sunduk. Moğol İmparatorluğu'nun kurucusu Cengiz Han’ın Asya halklarına getirdiği askeri, ekonomik ve siyasi değişimleri konu edinen eserde onun mirasını ortaya koymaya çalıştık. Onun, kendi çağında bütüncül bir dünya tasavvuru ile yola çıkmasını ve güçlü bir merkezi sistemi teşkil etmenin mücadelesini bilimsel olarak ortaya koyduk. Multidisipliner bir yaklaşımla ortaya çıkan ve 17 bölümden oluşan bu eserin Türkçe yayınlanmış kapsamlı eserlerden biri olduğunun altını çizmek istiyorum. Yakın zamanda kitap Moğolcaya ve İngilizceye de çevrilmiş olacak. Elbette daha fazlasını yapmak zorunda olduğumuzu da hatırlatmak gerekiyor. Gerçekten hem Anadolu hem de bu coğrafya birer hazine hüviyetinde. Göktürklerin ve Uygurların tarihi kültürü kültürel mirasları burada. Tüm boyutlarıyla dünden bugüne kapsamlı araştırmalar yapmak gerekiyor bu yolla yarına bir projeksiyon oluşturması gerektiğine inanıyorum. Giderek artan ortaklıklarımızın artması temennisiyle çalıştaya emek veren herkese teşekkür ediyor, hayırlı olmasını temenni ediyorum” şeklinde konuştu. Biz Türkleri ‘Anda’ Olarak Görüyoruz Moğolistan Cumhurbaşkanı Kültür ve Din Politikaları Baş Danışmanı Dbum Oschir Dulaam, UNESCO TİKA, Kültürel Miras Kurumu ve İKÇÜ ye teşekkür ederek başladığı konuşmasında, olağan bir çalıştayın ötesinde bir anlamı taşıdığına dikkat çekti. Çalıştayın iki halk arasındaki ilişkilerin binlerce yıllık geçmişinden beslendiğini vurgulayan Prof. Dr. Dulaam “Bu çalıştay esasen iki ülkenin dostluk içindeki ilişkilerinin bir nişanesidir. Bu çalıştay sırasında tüm konuklarımızı Moğolistan daki Türk yazıtlarının geleceğe aktarılmasında fikir alışverişinde bulunacaklar. Bu çalıştay sırasında kültürel mirasların korunması veya kalkınma için çok yönlü kültürel işbirliğinin önemli bir adımı olarak görüyorum. İlk çalıştay İzmir’de yapıldı ve ilk adımda ev sahipliği için TİKA ve İKÇÜ’ye ayrı teşekkür ediyorum. Moğollar olarak iş birliği yapan dostlarımızı “anda” olarak görüyoruz. Anda bizde kan kardeş anlamına geliyor. Yani Moğollar Türkleri yakın dost olarak görürler ve bundan büyük gurur duyuyoruz. Türkiye bizim dost ülkemiz ve Türkler dostumuz. Moğolistan’da Türk eserlerin varlığından haberdarız ve iki tartasın kültürel miras için muhafaza ve aktarma noktasında ortak çalışmaların öncüsü olmasını diliyorum” diye konuştu. Dünya Üzerindeki Kültürel Miras Tüm İnsanlığındır İçinde yer aldıkları coğrafyanın coşku ve gurur yaşattığını söyleyen UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz 2019 yılında Moğolistan, Kazakistan, Azerbaycan, Özbekistan ve Türkiye birlikte çalıştıklarını ve 2020 yılıda Bilge Tonyukuk anıt alanını kültürel miras olarak kabul ettirdiklerini söyledi. Bölgede bir tarafta Bilge Tonyukuk diğer tarafta Cengiz Han’ın gücünü hissettiklerini ifade eden Prof. Dr. Oğuz: “Bugün kültürel mirasımızın yaşayan yönü olan Moğol dans ve müziği de soyut mirasını birlikte izledik. Bu coğrafya, Bilge Tonyukuk’tan bugüne yaşayan ya da tarihi somut veya somut olmayan büyük bir zenginlikle bize haz veriyor. Bu, mükemmel bir ortak değerdir. Biz, böylesi mirasa sahip olduğumuz ve birlikte bunu hissettiğimiz için çok şanslıyız. UINESCOya göre bir eser hangi ülkedeyse onun mirasıdır. Dolayisiyla Moğolistan’da bulunan mirası korumak da onunla gururlanmak da öncelikle Moğolistan’ın hakkıdır. Ancak UNESCO’nun ikinci ilkesi; böylesi eserlerin insanlığın ortak mirası kabul edilmesidir. Bu durum tüm insanlık için eserlerin korunması zorunluluğunu ortaya çıkarıyor. İKÇÜ ve MUIS bu çerçevede önemli bir iş yapıyorlar ve bunu insanlık adına yapıyorlar” dedi. TİKA Tonyukuk Anıtı Çevresine Müze Yapacak Çalıştayın ikincisinde yer almanın memnuniyetini paylaşan TİKA Ulanbator Koordinatörü Emrah Ustaömer ise TİKA-İKÇÜ arasındaki uyuma dikkat çekti. Bu uyumda Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin ve Prof. Dr. Şaban Doğan’ın büyük emeği olduğu söyleyen Ustaömer: “Yedi bin kilometre yolu aşıp geldiniz. Bu coğrafyaya emek veren bilim insanları ve yöneticiler olarak önemli sonuçlara imza atacağımızı umuyorum. Biz TİKA olarak bu bölgede 795 projeyi hayata geçirdik. 2004 yılın TİKA kurulmuş olsa da bölgede bizim çabamızın 27 yıllık bir geçmişi var. 1994 ile 2018 arasında 619 proje ile bölgeye destek sağladık. 2019 yılında yaptığımız proje sayısı 57. 2020 yılında 48 projeyi hayata geçirdik. 2021 yılında 39 proje tamamlanmış ve 2022 yılında 32 proje başlatılmış durumda. Türkiye’nin çalışmaları 1994 yılında başlıyor. Bu süre zarfında 49.297.961,53 ABD Doları yatırımı doğrudan bölge insanının hizmetine aktarmışız. Yani 50 milyon net bütçe ayırmış ve devlet olarak Türkiye bu parayı harcamış durumda. Bu bütçe doğrudan projeye yatırılan bütçe. Yani diğer lojistik ya da proje görevlileri bedelleri gibi giderler bunun içinde yok. 2014 yılına Tonyukuk’u 2011 Bilgehan Karayolunu yaptık. Başkent olması nedeniyle 514 projeyi Ulanbator’da hayata geçirildik. Çok boyutlu yatırımlar yapıyoruz. Her alanda ihtiyaçları karşılamaya gayret gösteriyoruz. Okul öncesi eğitimden sağlık alanına önemli yatırımları her alanda vardı. Şimdi size bir müjdeyi de vereyim. Programdan erken ayrılmak durumundayım. Zira Tonyukuk anıtı çevresinde bir müzenin inşaatına başlıyoruz ve bugün onun proje ihalesini yapıyoruz. Onun da müjdedesini buradan vermiş olalım” şeklinde konuştu. Tarihe Işık Tutuyoruz İKÇÜ MUIS Türkoloji Enstitüsü Müdürü Dr. Akhnbayar Danuu da 2018 yılında kurulan enstitülerinin bugüne kadar 4 kitabı bilim dünyasına kazandırdığına dikkat çekti. Dr. Danuu, geçtiğimiz aylarda İKÇÜ Türk İslam Arkeolojisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ersel Çağlıtütüncigil başkanlığında, Türk ve Moğol bilim insanlarından oluşan arkeoloji çalışma ekibinin Van’ın Çaldıran ilçesinde 1260’lı yıllarda Moğol İlhanlı Devleti hükümdarı Hülagü Han’ın inşa ettirdiği düşünülen yazlık saray ve şehir kalıntılarına ulaştığını hatırlattı. Danuu, enstitü olarak bilimsel çalışmaların ötesinde arkeolojik olarak da önemli çalışmalara imza attıklarını aktardı. Açılış konuşmalarının ardından uluslararası alanda önemli araştırmacıları buluşturan çalıştayın bilimsel oturumlarına geçildi. -
04.08.2022
İKÇÜ’nün Başarılı İnşaatçılarına Rektör Köse’den Tebrik
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, geleceğin inşaat mühendislerinin deprem bilinciyle yetişmesini hedefleyen Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması’nda İKÇÜ’yü başarıyla temsil ederek ikinciliği kazanan İnşaat Mühendisliği Bölümü öğrencilerini ağırladı. İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyeleri ve öğrencilerini tebrik eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Prof. Dr. Mehmet Sorgun’un koordinatörlüğünde, Dr. Öğr. Üyesi Oğuzhan Toğay ve Arş. Gör. Ali Alper Saylan danışmanlığında yarışmaya katılan İKÇÜ’nün başarılı genç mühendis adayları Ercan Kurkut, Gökhan Köse, Batuhan Samsun, Ayşe Betül Yılmaz’a başarı belgesi takdim etti. 21 takım arasından gelen başarının ödüllendirildiği buluşmada, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Prof. Dr. Yasin Bulduklu ile Genel Sekreter Nurettin Memur da gençleri tebrik etti. Üniversite–Toplum Etkileşimini Arttıran Projeler Peşindeyiz İKÇÜ’nün üniversite-şehir, üniversite–toplum etkileşimini daha ileri noktalara taşıyacak toplumun ihtiyaçlarına duyarlı akademik çalışmalara imza attığını kaydeden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, bu kapsamda tüm öğretim üyesi ve öğrencilere daima destek verdiklerini kaydetti. Depreme Dayanıklı Bina Bilincini Oluşturmalıyız “Depremleri önlemek mümkün değil ancak tedbir almak mümkün” diyerek özelikle inşaat mühendisliği alanına önemli görevler düştüğünü vurgulayan Rektör Prof. Dr. Köse, İzmir’in bu noktada ekstra önlemler alması gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Köse, “Bölgemiz deprem kuşağında. İzmir olarak bunu 30 Ekim 2020'de yaşadığımız büyük deprem ile çok acı bir şekilde tecrübe ettik. Devletimiz depremin yaralarını hızlı bir şekilde sardı. Ama artık yeni binaların depreme dayanıklı olarak yapılması zaruret teşkil ediyor. Depremden sonra en az düzeyde hasar alan can güvenliğini sağlayacak şekilde binaların yapılması mühendislerimizin sorumluluğunda. Bu noktada deprem ile depreme dayanıklı bina bilincini oluşturmak açısından bu tarz yarışmalara gençlerimizin iştirakine büyük önem vermekteyiz. Genç inşaat mühendisi adaylarımız üniversite boyunca edindiği teorik bilgileri de bu yarışmalar sayesinde pratiğe dönüştürmektedir. Başta başarılarıyla İKÇÜ’yü gururlandıran sevgili öğrencilerimizi ve bilgileriyle öğrencilerimizi yönlendiren emeği geçen tüm hocalarımızı tebrik ediyorum” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından gençler, başarı belgelerini Rektör Köse’nin elinden aldı. -
04.08.2022
EFE, İzmir'i Temsil Etti
TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali kapsamında TÜBİTAK tarafından Körfez Yarış Pisti'nde düzenlenen Uluslararası Efficiency Challenge Elektrikli Araç Yarışları sona erdi. Geçtiğimiz yıl ilk kez katıldıkları yarışta finallere kalan, İzmir genelindeki takımlar arasından da ilk sırada yer alarak önemli bir başarıya imza atan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi’ni (İKÇÜ) öğrencilerinden oluşan Team Efe üyeleri bu yıl ki yarışlarda Türkiye dokuzuncusu oldu. Kocaeli’nin Körfez ilçesindeki yarış pistine ilk kez çıkan İKÇÜ’nün gururu “EFE” 36 takımın seçildiği Uluslararası Efficiency Challenge Elektrikli Araç Yarışlarını dokuzuncu olarak tamamladı. İKÇÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Yeşilyurt danışmanlığında yarışmaya hazırlanan İKÇÜ Team Efe üyeleri, tasarımından teknik donanımına kadar yerli parçalardan oluşturdukları Efe’yi önemli bir aşamaya taşımış oldu. Teknik Kontrollerde İkinci Sırada Gelen başarı ile ilgili bilgi veren Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Yeşilyurt, yarışa Türkiye genelinde 120 takımın başvuru yaptığını, Efe’nin teknik kontroller ve raporlama aşaması olan ön elemeyi rahatlıkla geçtiğini söyledi. Yeşilyurt, “66 araç ön elemeyi geçerek pist alanında yeterlilik durumu ve yerli tasarım kıstasına göre tekrar incelemeden geçti. Bu aşamadaki teknik kontrolleri 2’nci sırada tamamlayan Efe, pistte yarışa çıkacak 36 araç arasındaki yerini aldı. Daha sonra piste çıkan Efe dokuzuncu sırada bitiş noktasına ulaştı” dedi. Gece-Gündüz Çalışmanın Ürünü İKÇÜ’nün başarılı mühendislik öğrencileri ile gece-gündüz demeden tüm teknik ayrıntılar üzerinde çalıştıklarını ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Yeşilyurt, başarılarının altında ciddi bir emeğin olduğunu aktardı. İzmir’den pistte araç performansını sergileyen tek aracın İKÇÜ’nün Efe’si olmasından ayrıca gurur duyduklarını vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Yeşilyurt, öğrencilerini tebrik etti. Yeşilyurt, “Yerli parça üreterek yarışa katılma zorunluluğunun bu yıl birden 2'ye çıkarıldığı yarışlarda, her aracın en fazla 65 dakika içinde yaklaşık 2 kilometre uzunluğundaki pistte 30 turu tamamlaması bekleniyordu. Üniversitemizin bizlere sundukları olanakları değerlendirerek Efe’yi ikinci yılında piste çıkarmayı başardık. Yarışlara yıllarca katılan Türkiye’nin birçok köklü üniversitesini geride bırakarak ilk onda yer aldık. Bundan sonraki hedefimiz Efe’yi daha da hafif bir araç haline getirmek ve sıralamalardaki başarımızı yükseltmek olacak. Bizlere her aşamada destek olan üniversitemize ve derslerinin yanında Efe’nin başarısı için emek veren değerli öğrencilerimize teşekkür ediyoruz” diye konuştu. Öğrencilerimizle Gurur Duyuyoruz Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır ve TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal’ın da izlediği büyük organizasyonda İKÇÜ’yü yine başarıyla temsil eden Team Efe üyelerini ayrı ayrı tebrik etti. Efe’nin hem İKÇÜ’yü hem de İzmir’i başarıyla temsil etmesinden gurur duyduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Köse, “Kendilerini her geçen gün geliştirmeyi başaran öğrencilerimizle gurur duyuyoruz. Yüzde yüz yerli olarak üretilen elektrikli otomobilin yapımında öğrencilerimize verdikleri katkılardan dolayı tüm mühendislik hocalarımıza teşekkür ediyorum. Ayrıca her zaman yanımızda olarak bizlere destek veren Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Varank ile YÖK Başkanımız Prof. Dr. Erol Özvar’a ve Türkiye’nin milli teknoloji hamlesine ve dönüşümüne yönelik çalışmalarıyla TÜBİTAK Başkanımız Prof. Dr. Hasan Mandal’a, gençlerimize milli teknolojilerin geliştirilmesinde her daim destek olan Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar’a şükranlarımı sunuyorum” dedi. İKÇÜ Team Efe Hakkında: İKÇÜ Team Efe, farklı mühendislik disiplinlerinden bir araya gelen kaptanlığını Mekatronik Mühendisliği öğrencisi Hüseyin Bağhan’ın üstlendiği, kendi içinde 8 farklı birime ayrılan toplam 17 mühendislik öğrencisinden oluşuyor. Yarışmacı takımlardan motor, motor sürücü, batarya yönetim sistemi ve yerleşik şarj birimi gibi yerlilik şartı olan komponentleri kendilerinin tasarlayıp üretmeleri bekleniyor. Takım tamamı yerli üretim parçalarından oluşan Efe’nin en verimli elektrikli araç seçilmesi için TÜBİTAK tarafından düzenlenen Efficiency Challenge Yarışları'nın TEKNOFEST'in en kıdemli yarışmasında ter döküyor. -
04.08.2022
FETÖ, Laboratuvarda Üretilmiş Bir Çıkar Örgütüdür
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ), “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinlikleri kapsamında Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin moderatörlüğünde, “15 Temmuz'a Giden Süreçte FETÖ Yapılanması” başlıklı panele ev sahipliği yaptı. İl Emniyet Müdürü Mehmet Şahne, Gençlik ve Spor İl Müdürü Murat Eskici’nin konuşmacı olduğu paneli; Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, siyasi partilerin il temsilcileri, dekanlar, akademik ve idari personel ile çok sayıda katılımcı izledi. Sözde Dini Tabanlı Örgütler Panelin açış konuşmasını yapan İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, milletimizin bütünlüğüne, devletimizin bekasına yapılan hain darbe girişiminin yıl dönümünde tüm şehitleri rahmetle anarak başladığı konuşmasında, egemen güçlerin ülkemizde oluşturduğu ihanet şebekesini çözümlemek için büyük fotoğrafı görmenin gerekliliğine vurgu yaptı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Bu güçler hedef aldıkları ülkelerdeki yandaşlarını tespit ederek örgütler oluşturuyorlar. Dünyanın çeşitli coğrafyalarındaki ülkelere baktığımızda sözde dini olarak nitelendirilen örgütler vasıtasıyla ülkelerde iç karışıklık çıkartıyorlar. Klasik sosyolojik yapılarla bunları sınıflandıramıyorsunuz. Ezoterik okültist bir yapıya sahipler ve terör örgütünün üyelerinde adanmışlık ruhu var. Takiye dolayısıyla uyuyan hücreleri var, ibahiyeci taraflarıyla kendi çıkarları için her şeyi mubah görüyorlar. Dini araçsallaştırarak kullanıyorlar” dedi. Egemen Güçler Cihat Kavramını Müslümanın Müslüman ile Mücadelesine Dönüştürdüler FETÖ yapılanmasının diğer örgütler gibi küresel güçler tarafından oluşturulan laboratuvar örgütü olduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, “Bunlar nasıl kendilerini yıllarca gizleyebildiler? Niye hala kitlesel kopmalar yok? Bu iki soruyu irdelemek gerekir” diyerek yapının toplumun her kesimine hitap eden şeytani bir tarafının olduğunu vurguladı. Rektör Prof. Dr. Köse, “İslam dünyasında faaliyet göstermesi için laboratuvarlarda oluşturulmuş örgütler kurdular. Egemen güçler, cihat kavramını Müslümanın Müslüman ile savaşmasına dönüştürdüler. Uluslararası olarak bulundukları ülkelerde dinler arası diyalog diye bir şey çıkardılar. Faaliyet gösterdikleri ülkelerde eğitim, iş ve medya alanları gibi ülkeleri yönetecek araçlara sahip olmaya başladılar. Herkes hangi dilden anlıyorsa zaafları varsa o yoldan gittiler. Şeytanca bir çalışma yaptılar” diye konuştu. Şike Davasına Hepimiz Şahit Olduk Gençlik ve Spor İl Müdürü Murat Eskici de konuşmasında bu yapılanmanın en az görüldüğü bakanlıklardan birisinin Gençlik ve Spor Bakanlığı olduğunu aktardı. Futbol dünyasındaki yapılanmasının seçtikleri rol modeller sayesinde yürütüldüğünü söyleyen İl Müdürü Murat Eskici, “Futbolda da olduğu gibi paranın olduğu her yerde olmaya çalışıyorlardı. Bu yapıya yakın futbolcuların transferleri, iş adamları vs ile farklı şekilde bir yapı oluşturdular. Fenerbahçe şike davasına hepimiz şahit olduk. Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, ‘ne şikesi, bu memleket meselesi’ demişti. Zamanla bunun gerçek olduğu ve örgütün bu süreçte parmağının olduğu ortaya çıktı” şeklinde konuştu. Biz Gençlerimize Güveniyoruz Gençlik ve Spor Bakanlığı bünyesinde 2000’e yakın kişinin ihraç edildiği bilgisini veren İl Müdürü Murat Eskici, konuşmasında gençliğe olan inancının tam olduğunu vurguladı. Gençlik ve Spor İl Müdürü Murat Eskici, “Biz gençliğimize güveniyoruz. Gençlerimiz Y kuşağı, Z kuşağı diye sınıflandırılıyor, olumsuz olarak eleştiriliyor. Ben bu görüşlerin hiçbirine katılmıyorum. Öyle inançlı kendine güvenen bir gençlik geliyor ki onlara güvenimiz sonsuz. O gece gençlerimizin ülkesine, milletine sahip çıkmak için sokaklara nasıl döküldüğüne hepimiz şahit olduk” diye konuştu. Önce Eğitim Ardından Emniyet ve Askeriye İzmir İl Emniyet Müdürü Mehmet Şahne ise örgüt yapılanmasının çocuklardan başladığını kaydettiği konuşmasında elebaşı Gülen’in simgesel bir figür olduğunu, üst akıl tarafından örgütün yıllarca tüm kurumlara sızdığını aktardı. “Bu örgüte küresel olarak bakmazsak, basit bir dini yapı olarak bakarsak bu yapıyı doğru okuyamayız” diyen İl Emniyet Müdürü Şahne, “Emperyalist güçler, İslam dünyasının yeniden ayağa kalkmasını sağlayacak son kale olan Türkiye’yi yıkmak için bu örgütü kurmuşlardır. İzmir’de örgütlenmesine başlayan bu yapının üzerinde bir üst akıl var. Elebaşı olan şahıs sadece simgesel bir görünüm. Örgüt üst aklı devlet mekanizmasını çözümleyerek ilk olarak eğitim ardından ilk adımını polis ve asker tarafına atmış. Çocukların aile yapılarını tespit ederek o kadar sinsice çocuklarımızın ruhlarına girdiler ki anne ve babalarının önüne bir set çektiler. Okul süreçlerinde başladıkları yapılanmayı mezun olduktan sonra da bırakmadılar. Her yere sızdılar. KPSS, üniversite sınavları sonuçlarına baktığımızda bunların okulları, dersaneleri en başarılı okullar gibi gösterilerek bir algı yönetimi yapıldı. Sonra anladık ki soruları çalılarmış” dedi. Özel Harekât Binamıza Atılan Bomba Türkiye’de İlk 15 Temmuz gecesi Özel Harekât Binası başta olmak üzere Meclis’e ve Külliye’ye yapılan saldırıların alçakça olduğunu vurgulayan İl Emniyet Müdürü Şahne, birçok meslektaşının şehit olmasının acısının yüreklerinde olduğunu ve o gece yaşananların hiçbir zamanda unutulmayacağını vurguladı. 7 Şubat MİT operasyonunun ve 17-25 Aralık süreçlerinin planlı olarak yürütülen algı operasyonları olduğuna dikkat çeken İl Emniyet Müdürü Şahne, Örgütün 15 Temmuz’a kadar ki emniyetteki yapılanması çok etkili olduğu için birçok arkadaşımızı sahte operasyonlarla ihraç ettiler. Örgüt devleti ele geçirme noktasına geldiklerini düşününce devletin mahremlerine karşı harekete geçti. MİT’ e operasyon yapmaya kalktılar. 17-25 Aralık süreçlerinde sahte operasyonlar yaptılar. Biz bunları anlatamazsak da bu milletin irfanı bunları hissetti. Halkımız demokratik tepkilerini seçimlerde iktidara olan desteği ile gösterdi. Bu tepkiyi fark eden örgüt, üst düzey yöneticilerini yurt dışına gönderdi. 15 Temmuz’da PKK’nın bütün unsurları Suriye ve Irak sınırında Türkiye’ye girip doğu ve güneydoğuyu işgal etmek için bekliyordu. Özel Harekât Binamıza atılan bomba Türkiye’de ilk ke kullanılan bir bomba. Rahmetli olan kardeşlerimizin cesetleri yoktu, boş tabutları defnettik. Meclisimizi, Ankara Emniyet Müdürlüğümüzü, Külliye’yi bombaladılar. Bu kadar acımasız ve zalimler. O geceyi hayatım boyunca unutamam, hayatımın en uzun gecesiydi. Özel harekât binamızın bombalandığını duyunca büyük keder yaşadık. O duygular can yakıcıydı. Allah bir daha göstermesin” diye konuştu. Türkiye Tarihini En Büyük İhaneti Örgütün PKK ile yandaş olarak faaliyet gösterdiğini aktaran İl Emniyet Müdürü Şahne, 15 Temmuz’da Türkiye tarihinin en büyük ihanetinin yaşandığını belirtti. MİT operasyonları ile PKK’ya yapılacak çok büyük bir operasyonun engellediğini kaydeden İl Emniyet Müdürü Mehmet Şahne, “MİT operasyonlarında yaptıkları algı yönetimiyle devletin içinde ihanet edenler varmış da onlardan temizleniyormuş gibi bir algı oluşturdular. Bu sırada PKK’ya yapılacak büyük bir operasyonun önüne geçtiler. Çözüm sürecinde PKK’nın şehirlere sızmasına imkân sağladılar. O zamanlar şehit olan çocuklarımızla dağdaki teröristleri aynı safa koyan FETÖ’cü bir emniyet müdürü vardı. Allah o günleri bir daha yaşatmasın. Bu yaşadıklarımızı belki de çok çabuk unutuyoruz. Ama bu ihanet Türkiye tarihini en büyük ihanetidir. İki neslimizi yok ettiler. Çocuklarımızı çaldılar, dini duygularımızı çaldılar” dedi. İzmir’de FETÖ’ye Darbe Üstüne Darbe İzmir’de bugüne kadar yürütülen FETÖ operasyonları ile ilgili rakamlar da aktaran İzmir İl Emniyet Müdürü Mehmet Şahne, yapının yeni yapılar peşinde faaliyetlerine devam ettirmeye çalıştığına dikkat çekti. İl Emniyet Müdürü Şahne, “İzmir’de 21683 kişiye, emniyet yapılanması içinde 1263 personele operasyon yapıldı. Hala bu operasyonlarımız devam ediyor. 11340 kişiye Bylock ile ilgili işlem yapılırken; 2050 örgüt mensubu pişmanlıktan faydalanmak istemiş. Ama yapılan tüm operasyonlara rağmen bu örgüt faaliyetlerinden vazgeçmiş değil. Bu sıcak operasyonlardan sonra yeni yapılanmaya dair 38 operasyon yapıldı. 92 sahte kimlik, 632 bin dolar, 74 bin Euro, 1 milyon 570 bin TL para ele geçirilmiş. 650 şahıs ise yakalanmıştır” dedi. 15 Temmuz’un dünya demokrasi tarihini şerefli bir direnişi olduğunu söyleyen İl Emniyet Müdürü Mehmet Şahne, “Bu cennet vatanın kahraman evlatları bütün terör örgütlerine karşı mücadelesini her daim sürdürecektir” şeklinde konuşmasını tamamladı. Konuşmaların ardından Rektör Prof. Dr. Köse, panele katılan protokol üyelerine hediye takdiminde bulundu. -
04.08.2022
KTMÜ de UBYS Ailesine Katıldı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Bilgi İşlem Daire Başkanlığı tarafından yazılımı geliştirilen ÜBYS yazılımını kullanan üniversiteler arasına Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi (KTMÜ)’de katıldı. İKÇÜ ile KTMÜ arasında yapılan iş birliği protokolü sayesinde Bilgi Yönetim Sistemi’nin KTMÜ’ye uyarlanıp kullanılması sağlanacak. KTMÜ Rektörü Prof. Dr. Alpaslan Ceylan’ın ev sahipliğinde, İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse’nin yer aldığı imza törenine, KTMÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Asılbek Kulmırzayev, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, KTMÜ Rektör Danışmanı, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Serhat Burmaoğlu ve KTMÜ Genel Sekreter Vekili Doç. Dr. Oktay Özgül katıldı. UBYS Orta Asya’da 1,5 milyona yakın kullanıcıya ulaşan UBYS’nin Türkiye dışında da tanınırlığa ulaşmasından büyük memnuniyet duyduklarını ifade eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, sürekli güncellenen ve tüm ihtiyaçlara hızlı çözüm üretme özelliği ile UBYS’nin Kırgızistan’da kullanılacak olmasının büyük başarı olduğunu söyledi. Prof. Dr. Köse, “ KTMÜ ile birçok alanda iş birliği yapma imkânına sahibiz. Öncelikle iki noktada protokol imzalamış olduk. İlki Üniversite Bilgi Yönetim Sistemi’nin Manas Üniversitesi’nde de kullanımının sağlanacağı bir anlaşma. İkinci olarak da KTMÜ’nün yürüttüğü Türk Dünyası Dijital Vatandaşlığı Projesi’ne İKÇÜ’nün de katılmasını sağlayacak bir anlaşma. İki dost ve kardeş ülke Türkiye Cumhuriyeti ile Kırgız Cumhuriyeti arasında köprü olan KTMÜ ile bundan sonraki süreçlerde daha çok bir araya gelerek faydalı projelerde buluşacağız. Orta Asya'daki meslektaşlarımızla buluşup akademik bilgi paylaşımının ortak bilimsel çalışmalara dönüşmesinin yolunu açacağız” dedi. Karşılıklı temennilerin paylaşılmasının ardından Prof. Dr. Ceylan ve Prof. Dr. Kulmırzayev, konuk Rektör Prof. Dr. Köse’ye Kırgız yeleği ile tablo armağan etti. -
04.08.2022
İKÇÜ Aday Öğrencilere Kapılarını Açtı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) tercih heyecanı yaşayan öğrenciler için düzenlediği “İKÇÜ Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günleri” Çiğli Merkez Kampüsünde başladı. İKÇÜ ve fakülteleri hakkında bilgi almak isteyen öğrenciler ve ebeveynleri, tanıtım masalarında bulunan öğretim elemanlarına, İKÇÜ hakkında merak ettiği tüm soruları yöneltme şansına 3 Ağustos’a kadar sahip olabilecek. Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü, Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığınca hazırlanan Fuaye Alanına gelen gençler ayrıca yurt olanakları, Erasmus +, Mevlana ve Farabi gibi yurt içi-yurt dışı değişim programları, hazırlık eğitimi, spor, kültür gibi hizmetler hakkında ilgili idari ve akademik personel ile bir araya geliyor. Kampüse gelemeyen aday öğrenciler için hazırlanan web sitesi https://adayogrenci.ikcu.edu.tr/AdayOgrenci sayfası ve sosyal medya hesaplarında da İKÇÜ ile ilgili tüm sorular yetkililerce cevaplanıyor. Yeni İKÇÜ’lüleri Heyecanla Bekliyoruz Tercih Günleri için kurulan stantları ziyaret eden ve “Tercihiniz İKÇÜ Olsun” sloganıyla 3 Ağustos günü mesai bitimine kadar öğrencilere kampüs kapılarını açtıklarını ifade eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, 16 binin üzerinde öğrencisiyle İKÇÜ’nün büyük bir aile olduğunu ifade etti. URAP Araştırma Laboratuvarı’nın üniversitelerin akademik performansları doğrultusunda her yıl yayımladığı listeye göre 2000 yılından sonra kurulan üniversiteler içinde İKÇÜ’nün hep en iyi ilk üç üniversite arasında yer aldığını vurgulayan Prof. Dr. Köse, bu anlamda ailelerine katılacak yeni İKÇÜ’lüleri heyecanla beklediklerini söyledi. Rektör Köse: “Yükseköğretimde doğru tercih hiç şüphesiz eğitim ve meslek hayatına yön veren önemli bir aşamadır. Gençlerimizin bu heyecanlı aşamasında, eğitimleri süresince ve eğitimlerinin bitiminde de öğrencisinin her zaman yanında olan bir İKÇÜ olarak iyi bir kariyer planlaması yapmaktayız. Öğrencisini odağa konumlandıran eğitim ilkemizle lisans eğitiminden tam donanım ile mutlu anılar biriktirerek mezun olan öğrencilerimizi geleceğin başarılı bireyleri arasında görmek için çalışıyoruz” dedi. İKÇÜ’de Eğitim Almak Büyük Bir Şans YÖK 2018, 2019, 2020 yıllarını kapsayan “Üniversite Yıllık İzleme ve Değerlendirme” raporlarına göre uluslararası dergilerde yayınlanmış öğretim elemanı başına düşen yayın kategorisinde İzmir’deki yükseköğretim kurumları arasında birinci olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Köse, alanında yetkin akademisyenleri bünyesinde bulunduran İKÇÜ’de eğitim almanın büyük bir şans olduğunu söyledi. Rektör Köse: “Öğrencilerini doğrudan uygulama süreçlerine dâhil ederek ilgili sektör ve sanayi kuruluşları ile buluşturma adına önemli projelere imza atıyoruz. Uluslararası hareketliliğe, üniversite-sanayi iş birliğine önem veren bir araştırma üniversitesi olarak öğrencilerimizi en yetkin şekilde meslek hayatlarına uğurlamak için çalışıyoruz. İKÇÜ, başta İzmir olmak üzere, bölgenin ve ülkenin gereksinimlerini anlayabilen ve bunlara çözümler getiren bir yükseköğretim kurumu haline getirmeyi amaçlıyoruz. Sağlık, mühendislik ve sosyal bilimler alanlarında ülkesi ve milleti için üreten, yenilikçi, girişimci ve risk almaktan korkmayan nesiller yetiştirebilen bir üniversite hedefine emin adımlarla ilerliyoruz” dedi. Öğrencilerinin mutlu olduğu “Farkında ve Farklı” Genç İKÇÜ’lüler Tercih günleri için Çiğli Kampüsüne gelen öğrenciler ve aileleri ile bir süre sohbet eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, bin iki yüze yaklaşan akademisyeni ve on bine yakın mezunu ile büyük bir aile olduklarını öğrencilerinin gönlündeki ve hayalindeki İKÇÜ’yü oluşturmanın öncelikleri olduğunu aktardı. İKÇÜ Tanıtım Günleri ile üniversitelerini tercih etme isteğinde olan gençlere seslenen Rektör Köse: “İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Egenin incisi İzmir’de öğrenciyi merkeze alan, onların yaşamın içinde olmasını amaçlayan ve uygulayarak öğrenme imkânı sunan bir anlayışa sahiptir. Problemlerden şikâyet eden değil; sorunları çözmeyi amaçlayan tüm öğrencileri İKÇÜ’ye bekliyoruz. Tercihleriniz sizin ve sevdikleriniz için güzel sonuçlar doğuracak yönde olsun” şeklinde konuştu. -
28.06.2022
II. Uluslararası Yapay Zeka ve Veri Bilimi Kongresi Tamamlandı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Yapay Zekâ ve Veri Bilimi Uygulama Araştırma Merkezi tarafından 17-18 Haziran 2022 tarihlerinde çevrimiçi olarak düzenlenen II. Uluslararası Yapay Zeka ve Veri Bilimi Kongresi tamamlandı. İKÇÜ Yapay Zeka ve Veri Bilimi Uygulama ve Araştırma Merkez Müdürü ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Ayşegül Alaybeyoğlu’nun ve İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse’nin açılış konuşmaları ile başlayan kongre, davetli konuşmacılar Prof. Dr. Tülay Yıldırım, Dr. Frank Hopfgartner ve Dr. Şükrü Ozan’ın açılış oturumu konuşmaları ile devam etti. Farklı üniversitelerden katılan bilim insanları ile iki gün süren kongrede; yapay zeka ve veri bilimi alanlarında geliştirilen yeni yöntemler ve bu teknolojilerin bir çok farklı alanda uygulama örnekleri içeren uluslararası nitelikteki çalışmalar sunuldu. Yapay Zeka Doğru Yönetilmediğinde Sorunun Kaynağı Olur Teknolojinin baş döndüren hızla değiştiğini ve hayatı etkilediğini söyleyen Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, açılış konuşmasında dönüşümün toplumsal duyarlılıklar dikkate alınarak yönetilmesinin zorunlu olduğunu ifade etti. Rektör Köse: "Günümüzde kurumların ve en önemlisi toplumların tüm süreçlerinin değişime ayak uydurmasının bir zorunluluk haline geldiğini görüyoruz. Değişim ve dönüşümün her geçen güz hız kazandığı günümüzde yapay zekâ, üzerinde en çok durulması gereken konuların başında geliyor. Zira her geçen gün teknoloji alanında yeni bir değişiklik ortaya çıkıyor ve bu dönüşüme ayak uyduramayanlar, diğerleri karşısında dezavantajlı bir konumu kabullenmiş oluyorlar. Giderek makinelere, makine öğrenmelerine, nesnelerin birbiriyle iletişimine dönüşen iş yapış biçimleri ve süreçleri insandan bağımsız ama insan gibi iş yapan sistemlere yerini bırakıyor. Bu noktada dijital dönüşüm kaçınılmaz bir zorunluluk olarak karşımıza çıkıyor. İşte yapay zekâ teknolojisi ve ona yönelik çalışmaların içinde olmak, öncü olmak ve dönüşüm sürecinde toplumsal sistemlere odaklı bir bakış açısı benimsemek, stratejik düşünen ve tüm alanlarda liderlik arzusunda olan ülkeler için bir zaruret olarak görünüyor. Toplumların ve insanlığın geleceğinde giderek daha önemli işlevleri yerine getirecek olan yapay zeka, doğru yönetilmediğinde tüm aşama ve süreçlerde sorunlar anlamına da geliyor. Özellikle teknoloji ve bilgi işlem süreçlerinin robot bilimi ile birlikteliği, gelecekte bu araçların iş ve işlevlerinin yaygınlaşması, üretimden savunmaya tüm süreçlerin insandan bağımsız hale gelmesi gibi sonuçları doğuracaktır" dedi. Türkiye, Teknolojiyi Kullanan Ülke Modundan Üreten Devlet Olma Yolunda Hızla İlerliyor Yapay zekanın disiplinler arası bakışla ele alınması gerektiğini söyleyen Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, bu alandaki gelişmeleri irdelemenin, ve akademik olarak ele almanın önemli olduğunu söyledi. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse konuşmasını "Günümüzde ülkemiz başta olmak üzere savunma sanayiinin en etkili biçimde yapay zeka teknolojilerini kullandığını görüyoruz. Aynı şekilde sağlık alanının giderek bu uygulamalara ağrılık verdiğine de şahit oluyoruz. Mühendislik alanları zaten işin mutfağında yer alıyor. Ancak konunun toplumsal sistem, yapılar ve insan odaklı ele alınmasının gerekliliğinin altını da çizmek istiyorum. Robotların ya da yapay zeka kullanan sistemlerin yaygınlaşmasında kolaylaştırıcı işlev önemli bir faktör olsa da bireyi tamamıyla süreçlerin dışında tutan bir sistemin ya da insanın yok kabul edildiği süreçlerin sonuçlarının tartışılmasında yarar görüyorum. Aslında sosyal işleyişi, insanın en değerli yaratılmış olduğu gerçeğini değiştirecek; bir diğer deyişle nizamı bozacak, toplumun huzurunu kaçıracak robot teknolojilerinin geniş perspektifte ele alınmasında, olumsuzluklara ilişkin senaryoların bugünden akılda tutulmasında yarar görüyorum. Bu yönüyle konunun sosyal bilimler çerçevesinde irdelenmesinde fayda olduğunu ifade etmek istiyorum. Bu teknolojilerin yapay olması ayrı ama zeka boyutu bir tür bilgi biriktirmeyi, bilgiyi olumlu ya da olumsuz kullanmayı ifade ettiğini vurgulamak gerekiyor. Bilginin güç olduğu bir küresel sistemde hangi bilginin nerede tutulduğu, ne için kullanıldığı gibi hususların veya amaç ile araç arasındaki kullanımsal farkın gözden kaçırılmaması gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Konu olumlu, olumsuz, insani ve tabiat dengeleri çerçevesinde derinlemesine ele alınmalıdır" şeklinde sürdürdü. Konunun geniş bir perspektiften değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Saffet Köse, teknolojinin savaşlara değil barış ve huzura aracı teknikler olmasının zorunlu olduğunu sözlerine ekledi. Dijital Türkiye Vizyonu ve Milli Teknoloji Hamlesi Çabalarına Katkı Veriyoruz Bu sene ikincisi gerçekleştirilen kongrenin önümüzdeki senelerde de düzenlenmeye devam edeceğini belirten Prof. Dr. Ayşegül Alaybeyoğlu: “İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Yapay Zeka ve Veri Bilimi Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak hedefimiz; Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanlığı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan Ulusal Yapay Zeka Stratejisinde belirtilen 'Dijital Türkiye' vizyonu ve 'Milli Teknoloji Hamlesi' kalkınma hedefleri doğrultusunda kongre, dergi, eğitim, bilimsel etkinlikler ve proje faaliyetleri gerçekleştirerek ülkemizin yapay zeka alanında gelişim ve değişim sürecine katkı sağlamaktır. Yükseköğretim Kurulunun yeni vizyonu arasında yer alan 'Yüksek Öğretimde Büyük Veri Projesi'nin başlaması ve üniversitemizin de böyle önemli bir projenin uygulanacak olduğu pilot üniversiteler arasında yer almasının heyecanını yaşamaktayız. Yapay Zeka ve Veri Bilimi Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak bu süreçte akademik ve bilimsel olarak her türlü katkıyı sağlamaya hazır olduğumuzu belirtmek isteriz. Kongremizin düzenlenmesinde ve merkez faaliyetlerimizde destekleri ile her daim yanımızda olan Rektörümüz Prof. Dr. Saffet KÖSE Hocamız başta olmak üzere tüm davetli konuşmacılara, bildiri sunanlara, oturum başkanlarına, katılımcılara, merkez ekibine, Kurumsal İletişim Koordinatörlüğüne ve emeği geçen herkese teşekkür ederiz" dedi. -
28.06.2022
Sıddık Hoca Ebediyete Uğurlandı
Ordu Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen "27’nci İlahiyat ve İslami İlimler Fakülteleri Dekanlar Konseyi Toplantısı”na katılmak üzere Ordu'da bulunduğu sırada hayatını kaybeden İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sıddık Korkmaz, son yolcuğuna uğurlandı. Ordu'da gerçekleştirilen konsey sonrası akademisyenler ve ailelerini taşıyan midibüsün devrilmesi sonucu hayatını kaybeden İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sıddık Korkmaz'ın cenazesi, memleketi Aksaray'da toprağa verildi. Kazadan sonra Ordu Gölköy Devlet Hastanesi morgundan alınarak kara yolu ile Aksaray Somuncu Baba Cami ve Külliyesi'ne getirilen Prof. Dr. Kormaz'ın cenazesi İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse'nin kıldırdığı cenaze namazının ardından Ervah Mezarlığı'na defnedildi. Cenaze törenine Korkmaz'ın ailesi ve yakınlarının yanı sıra Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu, Belediye Başkanı Evren Dinçer, Aksaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Şahin, Ordu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Akdoğan, öğrenciler, değişik üniversitelerden akademisyenler ve İKÇÜ'den çok sayıda mesai arkadaşı katıldı. Cenaze töreninden sonra bir açıklama yapana Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Aksaray'ın yetiştirdiği önemli bir bilim adamını kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşadıklarını söyledi. "İlim yolunda olan Allah yolundadır" Prof. Dr. Sıddık Korkmaz ile 1995'ten beri yakın arkadaş olduklarını söyleyen Rektör Köse, 2019 yılında İKÇÜ İslami İlimler Fakültesi Dekanlığı görevine geldikten sonra da Sıddık Hocanın üniversiteye önemli katkılarda bulunduğunun altını çizdi. Prof. Dr. Sıddık Korkmaz'ın geride hoş bir sada bıraktığın söyleyen Rektör Prof. Dr. Saffet Köse " Sıddık Hocam, her yıl mutat olarak yapılan ve bu yıl Ordu Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen İlahiyat-İslami İlimler Fakülteleri Dekanlar toplantısına katılmak üzere gittiği Ordu’da takdire boyun eğdi ve Rabbine kavuşmak üzere yola çıktı. Hz. Peygamber (s.a.s.), “ilim yolunda olan Allah yolundadır” buyurur ve Allah yolunda ölen de şehit hükmündedir, biz Sıddık hocamızın bu paye ile Rabbine kavuştuğuna inanıyoruz. Çünkü ülkemizin yetiştirdiği değerli bir bilim adamı olarak hep ilim yolunda oldu, alanına değerli katkılar sağladı, öğrenciler yetiştirdi, eserler yayımladı. Bulunduğu yerde bilimsel konuları tartıştı ve ömrü de yine ilim uğruna gittiği ve İlahiyat-İslami İlimler Fakültelerinin amaçlarını daha verimli şekilde gerçekleştirebilmelerinin önünü açacak görüşmelerde nihayete erdi. İnsan olarak bizim hayatımızın iki gerçeği var: Birincisi, bu dünyanın fani olduğu ve can taşıyan bütün varlıkların ölümü tadacağı gerçeği! Kim olursak olalım ölüm ile bir gün mutlaka yüzleşeceğiz. Önemli olan nasıl öldüğümüz ve geride bıraktıklarımız! İkinci gerçeklik de ölümün bir yok oluş değil bizi yoktan var eden Yüce Rabbimize kavuşma anı, ölümün de onun giriş kapısı oluşudur. Bu iki gerçekliği de dikkate alarak şunu söylemek isterim ki bu dünyadan giderken eli boş gitmemek, yaratılış gayesine uygun hareket edip Rabbimizin huzuruna alnımız açık şekilde varabilmek, insanlar için faydalı işlere imza atabilmek, hoş bir sada bırakabilmektir" dedi. "Geride itibar bıraktı" Değişik şehir ve üniversitelerden cenaze merasimine katılanların Sıddık Hocanın ne kadar sevildiğinin delili olduğunu belirten Rektör Köse "Ben değerli kardeşim Sıddık Korkmaz’ın ardında itibar bıraktığını düşünüyorum. Ülkemizin muhtelif şehirlerinden cenazesine gelen birçok insan, okunan dualar, hatimler, binlerce taziyeler bunun şahididir. Ayrıca Hocamız arkasında alanı ile ilgili değerli eserler bıraktı. Bu çalışmalarının Hz. Peygamber’in (s.a.s.) hadis-i şeriflerinde ifade buyurduğu üzere sadaka-i cariye olarak amel defterinin açık kalmasını sağlayacak değerde olduğuna inanıyorum. En önemlisi de geride tertemiz bir aile bıraktı. Vefat haberini vermeye gittiğimizde eşi, Çiğli Gençlik Merkezi’nde insanımızın sorunları ile meşgul bulunuyordu. Hocamız ardında Ümmete hizmetkâr olacak üç evlat bıraktı. Kendilerine sabr-ı cemil ve hayırlı, bereketli, istikamet üzere bir ömür diliyorum. Bu vesile ile Sıddık Korkmaz kardeşimize tekrar rahmet diliyorum. Mekânı cennet, makamı âli olsun. Allah taksiratını affetsin" diyerek konuşmasını sonlandırdı. -
07.06.2022
Rektör Yardımcılarımıza Hayırlı Olsun Ziyareti
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü (İKÇÜ KİK) olarak Rektör Yardımcılığı görevlerine atanan Prof. Dr. Muhsin Akbaş ile Prof. Dr. Süleyman Akbulut’u makamında ziyaret ederek; başarı temennilerimizi ilettik. Ziyaretlerde konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse yönetiminde, İKÇÜ adına güzel işler yapma gayesinde olduklarını söyledi. Prof. Dr. Bulduklu, “Bu süreçte de Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü olarak Prof. Dr. Muhsin Akbaş ile Prof. Dr. Süleyman Akbulut Hocalarımızın her daim destekçisi olarak üniversitemizi daha iyi noktalara getirmek için ekip ruhu ile çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Ziyaretlerde, İKÇÜ KİK Personeli Şef Sevgi Atmaca, Medya ve İletişim Biriminden Öğr. Gör. Fatma Değirmenci, Mesut Dursun, Grafik ve Tasarım Biriminden Uğur Ekenoğlu, Kurumsal İmaj ve Tanıtım Biriminden Nezih Şimşek, Halkla İlişkiler ve Protokol Biriminden Buket Çimen Deliorman hazır bulundu.
Toplam 198