Haberler :::
-
06.08.2024
İKÇÜ, Mezunlarının Zirvesinde
Üniversite Araştırmaları Laboratuvarının (ÜniAr) 2016 yılından bu yana, Türkiye’deki üniversite öğrencilerinin memnuniyet düzeylerini sıraladığı “Türkiye Üniversite Memnuniyet Araştırması” (TÜMA 2024) Raporu yayımlandı. “Popüler Programların Mezun Memnuniyeti 2024” araştırmasında, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) 6 programı ile ilk 3’te, 9 programı ile de ilk 5’te yer alarak devlet üniversiteleri arasından önemli bir başarıya imza attı. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü ile Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü, devlet üniversiteleri mezun memnuniyetinde ilk sırada yer alarak en popüler programlar oldu. İkinci sırada yer alan Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü ile Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Bölümü de mezunlarının gözde programları arasındaki yerini aldı. Araştırmada, Tıp Fakültesi ile Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümü 3’üncü, Eczacılık Fakültesi ile Turizm Fakültesi Turizm İşletmeciliği Bölümü 4’üncü olarak mezunlarının memnuniyetini yansıttı. İKÇÜ’de Eğitim Almak Büyük Bir Şans “Farkındayız, Farklıyız” mottosunun altında sundukları kaliteli eğitimin yanında öğrencilerinin kariyerini eğitim verirken planlayan çalışmalar yattığını kaydeden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, ülkesine ve tüm insanlığa karşı kendini sorumlu hisseden; alanında uzman gençler yetiştirmenin gayretinde olduklarını aktardı. Yükseköğretimde doğru tercihin eğitim ve meslek hayatına yön veren önemli bir aşama olduğunu ifade eden Prof. Dr. Köse, İKÇÜ’yü tercih ederek iş hayatlarına başlangıç yapan mezunların memnuniyet sonuçlarından duydukları gururu paylaştı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Bu rakamlar gösteriyor ki İKÇÜ’yü tercih etmek, İKÇÜ mezunu olmak oldukça isabetli bir karar. Öğrencisini odağa konumlandıran eğitim ilkemizle eğitimlerinin bitiminde de öğrencisinin her zaman yanında olan bir üniversiteyiz. Fakültelerimiz bu konuda oldukça aktif. Mezunlarının her zaman yanında olan iş süreçlerini takip eden çok değerli hocalarımız var. Mezun buluşmalarımızın yanında mezun takip sistemimizi işler kılarak daha çok mezunumuza ulaşma gayretindeyiz” dedi. Öğrencilerimiz En Güzel Yol Arkadaşımız Tıp Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği ile Makine Mühendisliği bölümlerinin akredite programlar olarak eğitimlerini tescillediklerini hatırlatan Rektör Prof. Dr. Köse, tüm programlarda akreditasyon çalışmalarının hızlandırıldığını birçok bölümün bu sürece dâhil olarak değerlendirilmeye alındığını vurguladı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Eğitim kalitesini resmi kuruluşlardan tescilleyerek öğrencilerinin daha kaliteli eğitim alması için yoğun çaba gösteriyoruz. Çünkü kalitemizin en büyük imzası değerli hocalarımızdan geliyor. Öğrencilerden gelen teveccühün arkasında çok değerli kadrolarımız bulunmaktadır. Bundan aldığımız güçle artan memnuniyet oranlarımızın devamlılığını sağlamak için hep birlikte daha fazla gayret göstereceğiz. Öğrencilerimizin geleceğine emek dolu, güler yüzlü dokunuşlarını eksik etmeyen tüm hocalarımıza, yakaladığımız sinerjide bize motivasyon kaynağı olan en güzel yol arkadaşımız olan tüm öğrencilerimize teşekkürlerimi iletiyorum” diye konuştu. ÜNİAR Değerlendirme Sistemi Nasıl İşliyor? ÜNİAR'ın değerlendirme sistemi, öğrencilere yönelik anketler aracılığıyla yapılmaktadır. Öğrenciler, üniversitelerinin eğitim kalitesi, akademik kadro, fiziki koşullar, sosyal olanaklar, kampüs yaşamı ve mezuniyet sonrası kariyer imkânları gibi çeşitli konularda görüşlerini bildirmektedir. Bu anketler sonucunda, her üniversite için genel bir memnuniyet skoru hesaplanmaktadır. -
25.07.2024
Tercihiniz İKÇÜ Olsun!
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) “Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günleri” ile Yükseköğretim Kurumları Sınavında (YKS) tercih sürecine giren gençlerin heyecanına ortak oluyor. En doğru kararı vermek isteyen gençler ve onlar kadar heyecanlı olan ebeveynleri, Merkez Kampüs Fuaye alanında yer alan tanıtım stantlarında, istedikleri bölümler hakkında akademisyenlerden bilgi alırken; kampüsü de görme fırsatı yakalıyor. Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günlerinin ilk gününde Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu eşliğinde, Fuaye Alanını ziyaret eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ’ye misafir olan gençler ve aileleriyle sohbet etti. Yüzde 100’e Doluluk Oranıyla Tercih Dönemini Kapatıyoruz Rektör Prof. Dr. Köse, 2010 yılında kurulan ve ‘Farkındayız Farklıyız’ sloganıyla kısa zamanda gençlerin ilgi gösterdiği üniversiteler arasında yer alarak adından söz ettiren İKÇÜ’ye duyulan teveccühten oldukça memnun olduklarını ifade etti. İKÇÜ’yü tercih eden öğrencilerin, gelecekleri ve kariyerleri için çok doğru bir adım attıklarını kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, “ URAP'ın üniversitelerin akademik performansları doğrultusunda her yıl yayımladığı listeye göre 2010 yılından sonra kurulan üniversiteler içinde en iyi ilk üç üniversite arasında yer alıyoruz. Başarının takdirini öğrencilerimizin yoğun ilgisinden görmekteyiz. Üniversitemizin genel olarak tercih edilme oranı oldukça yüksek. Her yıl yüzde 100’e yakın bir doluluk oranıyla tercih dönemini kapatıyoruz. Bu bizler için büyük motivasyon kaynağı” diye konuştu. Bilginin kalbi İKÇÜ Merkez Kütüphanesinin zengin imkânlarının yanı sıra, Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığına bağlı öğrenci toplulukları, spor takımları ile gençlerin sosyal, kültürel, fizyolojik ve psikolojik gelişimlerini destekleyen faaliyetlerini sonuna kadar desteklediklerini aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, yüze yakın çift ana dal, yan dal programı ile öğrencilere eğitim kariyerlerini çeşitlendirme fırsatı sunduklarını söyledi. Müreffeh Türkiye’nin Mimarları 36 ülke ile öğrenci değişim olanakları ile bine yakın uluslararası öğrencisi ile uluslararasılaşma felsefesi hedefinde dış dünyaya açılan bir İKÇÜ vizyonu çizdiklerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, kaliteli eğitimin yanında topluma karşı sorumluluk hisseden, farkındalıkları yüksek bireyler yetiştirmenin derdinde olduklarının vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Biz gençlerimizi, her alanda gelişmiş, istikrar içinde büyüyen, güçlü, müreffeh Türkiye’nin mimarları olarak görmekteyiz. O yüzden araştıran, sorgulayan, üreten, kendini her alanda yenileyen, evrensel boyutta düşünebilen, aynı zamanda milli ve manevi yönü güçlü bir gençlik yetiştirmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu. Bölüm Tercihi Tüm Hayatı Şekillendirir Gençlerin geleceklerini şekillendirecek bölüm tercihlerinin bu anlamda çok önemli bir süreci ifade ettiğini aktaran Prof. Dr. Köse, seçilecek bölümlerin ülke ve dünyada gelişen dinamiklerinin de göz önünde bulundurulmasının önemine işaret etti. Rektör Prof. Dr. Köse, “ Meslek tercihleri bireylerin tüm hayatlarını şekillendirecekleri önemli bir karar alma sürecini ifade ediyor. Bunun yanında dünyanın, ülkenin ve toplumun ihtiyaçlarının yanında kişisel becerilerin ön planda tutulması da oldukça önemli. Çünkü kişi severek yaptığı bir meslekte başarılı bir kariyer eder. Bu çoklu paradigmada gençlerimizin birçok dinamiği göz önünde bulundurarak kararlarını vermeleri gerekir” dedi. İKÇÜ “Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günlerinin verimli geçmesi temennisini paylaşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, tercih süreci heyecanı yaşayan tüm adaylara başarılar diledi. Tercihiniz İKÇÜ Olsun Her fakülteden akademisyene soru sorma imkânının olduğu alanda ayrıca sağlık, kültür ve spor daire başkanlığı, kurumsal iletişim koordinatörlüğü, uluslararası öğrenci koordinatörlüğü birim sorumlularının yer aldığı İKÇÜ “Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günleri” 26 Temmuz 2024 Cuma Günü mesai saati bitimine kadar açık kalacak. Ayrıca İKÇÜ hakkında merak edilen tüm konu başlıklarına adayogrenci.ikcu.edu.tr web adresinden de ulaşım sağlanabilecek. -
25.07.2024
İKÇÜ-SGK Arasında “Kuşaklararası Dayanışma” Protokolü
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile İzmir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü arasında 'Emeklilik Yılı' iş birliği protokolü imzalandı. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İzmir İl Müdürü Hidayet Baydilli tarafından imzalanan protokol, emeklilere yönelik ortak faaliyetleri kapsıyor. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Genel Sekreter Nuretdin Memur’un da hazır bulunduğu imza töreninde konuşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ olarak üniversite-toplum bütünleşmesini, toplumsal değerlerin öne çıkarılmasını ve yaşatılmasını sağlayacak kurumsal sosyal sorumluluk faaliyetlerine oldukça önem verdiklerini söyledi. Kendini Geliştirmenin Yaşı Yoktur Mezunlarının ileride aktif bir parçası olacakları toplumun güncel meselelerine hâkim, çözüm odaklı bireyler olması için tüm paydaşlarla birlikte faaliyetler geliştirdiklerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, “Toplumun her kesim ve her yaş grubuna hitap eden geliştirici ve eğitici projeleri toplumsal sorumluluk bilinci ile gençlerimizden aldığımız güçle hayata geçirmeye devam ediyoruz. Kuşaklararası dayanışma kavramı çok önemli. Bu aynı zamanda bir minnet borcudur. Kültürümüzün ve değerlerimizin en kıymetlileri olan yaşlı bireylerimizi, toplumla bütünleşmesi, yaşamın her alanına ve anına katılmalarını teşvik etmek, aktif olmalarını sağlamak bizim elimizde. Kendini geliştirmenin, yeni şeyler öğrenmenin herhangi bir yaşı yoktur. Yaşam boyu öğrenme prensibini destekleyen bu protokol kapsamında üniversite olarak üzerimize düşen tüm sorumlulukları yapmaktan memnuniyet duyacağız. İş birliğimizin her iki kurum için de hayırlı olmasını diliyorum" şeklinde konuştu. “Türkiye Yüzyılı'nın Emektarları” Protokole ilişkin bilgi veren SGK İzmir İl Müdürü Hidayet Baydilli, 2024 yılının “Türkiye Yüzyılı'nın Emektarları” projesi ile Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından ‘Emekliler Yılı’ olarak ilan edildiğini aktararak bu kapsamda yapılan tüm faaliyetlerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından koordine edildiğini kaydetti. Emeklilerin toplumdaki önemine vurgu yapan İl Müdürü Baydilli, “Onların hayatlarına dokunan, kolaylaştıran, sosyal hayatta daha fazla görünür olmalarını sağlayan ve daha mutlu bir yaşam sürmelerine vesile olan bu tür iş birlikleri içinde bulunmaktan oldukça memnuniyet duyuyoruz. Bu konuda duyarlılık gösteren Rektör Prof. Dr. Köse’ye ve tüm yönetim ekibine şükranlarımızı sunuyoruz” dedi. İki kurum arasında imzalanan protokol, sürekli eğitim merkezinde emeklilere yönelik programların oluşturulması, fotoğrafçılık, aşçılık, pastacılık gibi alanlarda açılan kurs, atölye, seminer, dijital okuryazarlık gibi eğitim faaliyetlerine, tiyatro gösterisi, müzik dinletisi gibi etkinliklere, sanat atölyelerine (ebru, kil, resim), sanat gruplarına (koro, müzik topluğu) manevi destek uygulamalarına yaşlı bireylerin katılımlarını desteklemeyi amaçlıyor. -
18.07.2024
“İhanetin Anatomisi: Eğitim, Din ve Medya Bağlamında FETÖ”
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinlikleri kapsamında, “İhanetin Anatomisi: Eğitim, Din ve Medya Bağlamında FETÖ” başlıklı programa ev sahipliği yaptı. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin moderatörlüğünde, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker'in "Akademi ve Eğitim Bağlamında İhanete Giden Sürecin İdeolojisi" başlıklı sunumuyla konuşmacı olarak yer aldığı programda; İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Medya ve İletişim Bölümü Öğretim Üyesi ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, "FETÖ'nün Medya Stratejisi ve 15 Temmuz Gecesi Uluslararası Medya", İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bekir Emiroğlu, "Örgütlü Duygu İstismarı ve FETÖ'nün Din Ticareti" başlıklarını irdeledi. Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda düzenlenen programı, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, dekanlar ile çok sayıda akademik ve idari personel takip etti. Sapkınlık Seviyesinde Bir Yapılanma Tüm şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi şükranla yad ederek konferansın açış konuşmasına başlayan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, küresel sömürgeci güçlerin dünyanın birçok coğrafyasında etnik yapılar ve dini gruplar üzerinden dizayn ettikleri kaos projelerini hayata geçirdiklerini ifade etti. Bu güçlerin en büyük uygulama alanlarının ise etnik gruplar olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, sözde dini gruplar üzerinden oluşturdukları terör örgütleri ile toplumları parçalamayı hedeflediklerini söyledi. Prof. Dr. Köse, “FETÖ yapılanması diğer örgütler gibi küresel güçler tarafından oluşturulan laboratuvar üretilmiş bir örgüttür. Klasik sosyolojik yapılarla bunlar açıklayamıyor ve sınıflandıramıyorsunuz. Bu örgütün çoklu sosyolojik yapısı var ve yabancı istihbarat örgütlerinin bütün halinde bu yapıda yer aldığından bahsedilmektedir. Bizim gibi ülkeler üzerinde yürüttükleri farklı stratejileri var. Çevremizdeki ülkelere bakın, üretilen kaoslar neticesinde birçok ülke parçalandı. Bizde de bu denemelerinin en sonuncusu FETÖ oldu. Prof. Dr. Erol Güngör, ‘Din kitleleri harekete geçirmedeki en etkili araçtır’ diyor. Eğer insanları bir şeye inandırabilirseniz onları kolaylıkla istismar edebilirsiniz. FETÖ de dini kullanan bir örgüttü. Elebaşına olan bağlılıkları Hz. Peygamber’den üstün olduğuna inanacak kadar sapkınlık seviyesindeydi. Peki niye bizde başarılı olamadılar? Çünkü bizde sağlıklı, güçlü, başarılı bir din eğitimi var. Dünyanın birçok ülkesinden Türkiye’nin din eğitim programlarını incelemeye geliyorlar. Türkiye’nin şansı birbirinden değerli fakültelerinin, imam hatip liselerinin, diyanet teşkilatlarının olmasıdır. Bu kurumlar ayakta olduğu sürece bunlar militan yetiştiremeyecekler. Küreselcilerin oyununa maruz kalan milletimiz yazdığı kahramanlık destanlarına bir yenisini daha ekleyerek sömürgecilere gereken cevabı vermiştir” dedi. Kripto FETÖCÜ’ler Sinsice İntikam İçin Bekliyorlar Bu küresel örgütün en büyük tahribatı akademik camia ve Türkiye'nin nitelikli insan gücü üzerinde yarattığını vurgulayan TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, örgütün Türkiye’nin bir neslini adeta kaybettiğini söyledi. “Başka ülkelerin emrine tahsis edilmiş kurşun asker yapılan insan sermayesini ülkemiz FETÖ yüzünden kaybetti” diye konuşan Prof. Dr. Şeker, akademide yaptıkları hezimetle gerçek bilim insanlarının mağdur edildiğini, ülke yararına yapılacak bilimsel projelerin önüne geçildiğini kaydetti. Başkan Prof. Dr. Şeker, “Hizmet adı altında ülkemizde birçok hezimete yol açtılar. Okul, dershane, medrese dedikleri yapılara hapsettikleri gençlerimizi istedikleri kalıplara soktular. Örgütlü takiye kültürünün temeli, kendi paralel yapısını devlete karşı kurgulayan, kendi içinde terfi işlemi yapan, evlendirme kararı veren, gençlerimize kod isimler vererek milletinden koparan, ailesinden koparan bir yapı. Anadolu’nun fakir çocuklarından bir halka oluşturuyorlar. Zengin çocuklarını da boş bırakmıyorlar. Ailelerin mal varlıklarına adeta mafyavari usullerle, tehditlerle, şantajlarla, bağış adı altında el koyuyorlar. Bu süreçlerde çocuklarını bu yapıda kaybeden anne-babaların gözyaşlarına şahit olduk. Türkçeyi yaydıklarını iddia ettikleri okulların da yabancı ajanların tekelinde olduğunu, misyonerlik faaliyetlerinin uygulama alanı olduğu ortaya çıktı. Kapatılan 15 örgüt üniversitesini kurgularken mütevelli heyetlerine her alandan isimlerle setler getirdiklerini, hocalarını ise zaman zaman farklı görüşlerden de seçtiklerini gördük. Diğer taraftan akademik yeterliliğe sahip olmayan kadrolarını da yabancı dil yeterlilik sınavlarında kurdukları sistem sayesinde pek çok diğer üniversiteye atadılar. Sürecin içinde hala uyuyan kripto FETÖ üyeleri var ve sinsice intikam için bekliyorlar. Akıllanmaları, tövbe etmeleri diye bir şey olduğunu düşünmüyorum. Çünkü bunlar akıllarını ve kalplerini satmışlar. Menfaatle örülen simbiyoz yapıdaki bu örgüte üye olanlar bal var diye gelen sinekler gibiler. Olay Türkiye’nin son 60 yılında NATO çerçevesinde sistematik kurgulanan bir yapıdır. Biz uyanıklığımızı devam ettirmeliyiz. Ülkemizin beşerî zenginliğini bunlara kaptırma lüksümüz yok. Allah devletimize, milletimize zeval vermesin” şeklinde konuştu. Tüm Kitle İletişim Araçlarını Kullanarak Darbeye Yürüdüler FETÖ, yapılanmasını tüm medya araçlarını kullanarak sistematik olarak yürüttüğünü kaydeden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, örgütün ilk günden itibaren halka ulaşmanın en kolay yolunun bu araçlardan geçtiğinin farkında olduğunu söyledi. Medya yapılanmasının üç aşamada gerçekleştiğini aktaran Prof. Dr. Bulduklu, ilk dönemde, dini istismar eden buna duygu yükleyen sohbetlerin kitle iletişim araçları ile empoze edildiğini belirtti. Prof. Dr. Bulduklu, “ İkinci dönem seri propaganda dönemidir. Bu dönem, kitle iletişim araçlarını tekellerine almaya başladıkları dönemdir. Alanında uzman kişilerle çalışmışlardır. Üçüncü dönem itibarsızlaşma ve yerinden etme odaklı ‘guguk kuşu’ adını verdiğim dönemidir. Guguk kuşunun yavrusunu başka yuvaya bırakıp diğer kuşlarla fark etmeden büyümesini sağlaması gibi duygusal istismar döneminden sonra kendi dışından farklı görüşlerden yapıları destekleyen bir yaklaşımla medyada yayılıyorlar. Uluslararası arenada da dini yumuşatmaya, modernleştirmeye yönelik söylem geliştiriyorlar. Bu yönde mesajlar üreterek ‘ılımlı vaiz’ misyonuyla ‘dinler arası diyalog’ kavramını ortaya atarak uluslararası kamuoyuna mesaj veriyorlar. 1998 yılında Papa ile görüşmesi bu açıdan önemli bir fotoğraftı. Gazete, televizyon ve ajans yapılanmaları yanında dergileriyle, kendi kurguladıkları senaryolarla yaptıkları dizilerle, reklam filmleriyle, siyasi erke, yargıya, ulusal ve uluslararası kamuoyuna propaganda amaçlı mesajlarını doğrudan vermeye başlıyorlar. Darbeye giden yolda özellikle dershanelerin kapatılmasından sonra bu araçların sayısının arttırıldığını, daha sonra da yeni medya alanına da girmeleriyle 132 adet medya organına ulaştığını görmekteyiz. Ulusal ve uluslararası kamuoyuna antidemokratik rejim, diktatörlük, yolsuzluk, yargıya, askere müdahale, siyasi istikrarsızlık başlıklarında verdikleri mesajlarla muhalefeti de arkalarına alarak darbe kalkışmasına giden sürecin tüm basın yayın organlarınca, uzman kişilerce yönetildiğini görmekteyiz. Bu yapının yardakçıları, yandaşlarının yatakta basıp, şafakta asacaklar mesajları ile halka da alttan korku empoze ederek sokağa çıkmamaları için ellerinden gelen tüm açıklamaları yaptıklarını, tweetleri attıklarını görüyoruz” diye konuştu. Vesayet Odaklarına Truva Atı Oldular Küresel güçlerin özellikle Ortadoğu üzerinde dini gruplar üzerinden oynadıkları büyük oyuna dikkat çeken İKÇÜ İlahiyat Fakültesinden Doç. Dr. Bekir Emiroğlu, bu grupların kendilerini Allah adına söz söylemeyi misyon edinen görüntüsüyle Batı’nın bölgedeki Truva atları olarak önemli işlev üstlendiklerini kaydetti. Doç. Dr. Emiroğlu “Tarihe bakacak olursanız İslam, Hıristiyanlık için hep bir tehditti. İslam’ın bayraktarlığını alan Türkler de büyük tehdit oluşturdu. Günümüze gelindiğinde vesayet odaklarına Truva atı görevi gören, terörize edilen bu gruplar nedense tüm mücadelelerini kendi içinden çıktıkları dindaşları ve soydaşları üzerinden yürütmektedir. Bu grupların FETÖ ile benzer özelliklerinin olduğunu görüyoruz. Bu örgütlerdeki grup normlarında sorgulamaya asla izin verilmez. Grup normlarının dışında hareket etmenize farklı davranış sergilenmesine müsamaha gösterilmez. ‘Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için’ şeklinde kurgulanan bir yapıya sahiptirler. İpotekli kimlik bu yapılarda kullanılan bir kavramdır. Kimliği, dini bir formasyonla, aşama aşama ele geçiren sistematiğin uygulandığını görüyoruz. Tüm dini kült yapılarda olduğu gibi kendileri dışında olan tüm gruplar onların aşağısındadır, değersizdir. Kendilerini ilahi buyruğa en yakın olarak görürler. Sorgulamaya fırsat vermeyen bu istismarcı, sömürücü yapısıyla canavarımsı duygularla kendi halkını, meclisini vuracak bir akıl tutulmasına dönüşmesi bu süreçlerle gerçekleşiyor. Bu gibi yapılara maruz kalmamak adına iyi ki İlahiyat Fakülteleri, Diyanet İşleri Başkanlığı var, halkın doğru kaynaklardan öğrenecekleri yayınlara imza atıyorlar ki onlar bu yapıları asla sevmediler. Bu anlamda bizlere çok büyük görev düşüyor” dedi. Konferans Rektör Prof. Dr. Köse’nin Prof. Dr. Şeker’e katılımları dolayısıyla plaket takdimi ile son buldu. -
09.07.2024
İKÇÜ’lü Sosyal Bilimcilerin Mezuniyet Coşkusu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesinde 11 ayrı bölümden 210 öğrenci kep atarak mezuniyetlerini kutladı. Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekan Vekili Doç.Dr. Erdem Geçit ve Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Zümrüt Gedik ev sahipliğinde düzenlenen törende Spor Salonunu dolduran yüzlerce konuk, gençlerin mutluluğuna ortak oldu. Bilgi ve Belge Yönetimi, Coğrafya, Felsefe, Medya ve İletişim, Psikoloji, Sosyoloji, Tarih, Türk Dili ve Edebiyatı, Türk-İslam Arkeolojisi bölümlerinde okuyan öğrenciler için düzenlenen mezuniyet törenini, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Proıf. Dr. Yasin Bulduklu, dekanlar, dekan yardımcıları, bölüm başkanları, akademik ve idari personel ile mezun gençlerin yakınları takip etti. Sadece Bir Diploma Değil, Büyük Bir Miras Taşıyorsunuz İKÇÜ’lü sosyal bilimcilerin heyecanını paylaşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, gençlerin öğrenme yolculuğunda, yeni başlangıçlara açılan bir dönemin başladığını kaydetti. Prof. Dr. Akbaş, “Öğrenim süreniz boyunca insan kültürü, tarihi, dili ve bunların çeşitli ifadelerinin derinliklerine daldınız. Sadece alanınızla ilgili teorik bilgiler edinmekle kalmadınız, aynı zamanda doğru ve tutarlı düşünme ve insanlığın çeşitli durumlarını derinlemesine anlama gibi çok değerli becerileri de geliştirdiniz. Ancak öğrenme yolculuğunun asla gerçekten sona ermediğini hatırlatmak isterim. Bilginizi arttırmaya, güncellemeye ve çevrenizdeki dünya ile etkileşime girmeye devam etmeniz başarılı olmanız için büyük önem taşıyor. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinden ayrılırken, sadece bir diploma değil, aynı zamanda bir miras taşıdığınızı bilin. Bundan sonra yapacağınız katkılarınızın daha güzel bir geleceği şekillendireceğinden ve sizlerin milletimiz ve insanlık hayrına yapacağı çalışmalarla bizi gururlandıracağınızdan hiç şüphemiz yok” diye konuştu. Etik İlkelerin Eşliğinde Uzun Bir Yürüyüş Dekan Yardımcısı Doç.Dr. Zümrüt Gedik de 6’ncı dönem mezunlarını çalışma hayatına uğurlamaktan duydukları mutluluğu paylaştığı konuşmasında iftihar ve hüznü bir arada yaşadıklarını söyledi. Doç.Dr. Gedik, “Üniversite eğitimi yeni bir dünyanın kapılarını aralamak demektir. Bilimsel bilginin değerini etik ilkelerin sahipliğini bilmek demektir. Uzun bir yürüyüş gerektirir üniversite yolu. Engebelerle ve sınavlarla doludur. Ancak sonunda çelik gibi göğüslemeyi bilmektir hayatı. Bugün biz öğretim üyelerinin varlık nedeni olan öğrencilerimizin mezun ediyoruz. Fakültemizden desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen başta Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Saffet Köse ve rektör yardımcıları hocalarımıza, üniversite yönetim kadrosuna, fakültemizin kıymetli öğretim üyelerine, fakültemizin idari personeline ve bin bir zorlukla öğrencilerimizi destekleyen siz değerli ailelerimize sonsuz teşekkür ediyoruz. Bu unutulmaz güne tanıklık ettiğiniz için tüm konuklarımıza şükranlarımızı sunuyoruz” dedi. İKÇÜ’yü Çok Özleyeceğiz Psikoloji Bölümünü üstün başarıyla bitirerek fakülte birincisi ve üniversite birincisi olarak mezun olan Dila Bulut ise İKÇÜ’yü özlemle hatırlayacaklarını kaydetti. Bulut, Fakültemizi ve bölümümüzü böylesine bitirmemde desteğini arkamdan hiç eksik etmeyen ve her koşulda bana sevgiyle saygıyla yaklaşan canım annem ve babam başta olmak üzere, hocalarımın ve arkadaşlarımın da payları büyüktür. Evimizden çok vakit geçirdiğimiz ve bizi birleştiren okulumuzu, dostluklarımızı ve değerli hocalarımızı çok özleyeceğiz. Okulumuzda yaşadığımız tüm güzel anlara vesile oldukları için başta Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Saffet Köse’ye, Dekanımız Sayın Prof. Dr. Şaban Doğan’a, alanlarında her türlü bilgi ve deneyimi aktararak anlayışla ve sevgiyle yaklaşan bölüm başkanımız Sayın Prof. Dr. Mustafa Şahin’e ve üzere tüm saygıdeğer hocalarıma, üniversitemizin görünmeyen perde arkasındaki tüm idari personeline bütün kalbimle şahsım ve arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum ” diye konuştu. Üniversite birincisi Dila Bulut ve bölümlerinde dereceye giren öğrencilere plaket takdimi ve mezuniyet kütüğüne plaket çakılması ile davam eden mezuniyet töreni, keplerin havaya atılmasıyla son buldu. -
09.07.2024
İKÇÜ, Ata Yurdunda "Kayıp Kenti" Gün Yüzüne Çıkarıyor
Türklerin ata toprağındaki "kayıp kenti" Togu Balık'ın kalıntıları bulundu. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile Moğolistan Bilimler Akademisi Arkeoloji Enstitüsü, Moğolistan'ın Tuul Vadisi'nde yürüttükleri kazı çalışmalarındaki alanın Dokuz Oğuzlar'ın yaşadığı ve Göktürkler ile savaştığı "Togu Balık" kenti olduğunu kanıtladı. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesinden akademisyenler, Moğolistan'da ortak kazı yapmayı içeren protokol kapsamında Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) desteğiyle çalışmalarını sürdürüyor. Bilge Kağan ve Kül Tigin yazıtlarında da adı geçen Dokuz Oğuzlara (Uygurlar'ı kuran boylar) ait Togu Balık kenti olduğu düşünülen, Moğolistan'ın Tuul Vadisi'ndeki yerleşim yeri kalıntılarında gerçekleştirilen ortak kazı çalışmalarında 30 kişilik ekip görev alıyor. İKÇÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan'ın koordinasyonu ve Prof. Dr. Anıl Yılmaz ile Doç. Dr. Enkhtur Altangerel'in başkanlığında yürütülen çalışmalarda, eski Türklerin inanç, ölü kültü, şehircilik gibi konularda geliştirdikleri yaşam şekilleriyle ilgili detaylı bilgilere ulaşılması hedefleniyor. Alanda kazı çalışması ve yüzey araştırmaları sürdürülüyor. Araştırma, Tuul Nehri'nin iki yakasındaki şehir kalıntıları ve buraları çevreleyen Mayhan, Tömst ve Agit dağlarını kapsayan 100 kilometrekarelik alanda gerçekleşiyor. "Eski Türklerden kalma sayısız kültür varlığı var" Kazı projesinin sorumlusu Prof. Dr. Şaban Doğan, pek çok Türk devlet ve topluluğuna ev sahipliği yapan, Türkler için kutsal kabul edilen Ötüken'in de bulunduğu Moğolistan topraklarında eski Türklerden kalma şehir harabeleri, anıt mezar kompleksleri, kurganlar ve petroglifler başta olmak üzere sayısız kültür varlığı bulunduğunu belirtti. Moğolistan'da Bilge Kağan, Kül Tigin ve Tonyukuk yazıtları başta olmak üzere bugüne kadar 200'e yakın yazıt bulunduğunu aktaran Doğan, bilim camiasının bu topraklara 1800'lü yılların sonunda başlayan ilgisinin artarak devam ettiğini ifade etti. Doğan, Moğolistan'da her yıl 60 ila 90 arasında uluslararası bilim heyetlerinin dahil olduğu arkeolojik çalışmalar yapıldığını aktararak, "Maalesef Türkiye merkezli kazı çalışmaları yok denecek kadar az. TİKA tarafından oluşturulan ekiplerle gerçekleştirilen Bilge Kağan ve Tonyukuk anıt külliyelerindeki kazılar dışında 2019'a kadar bu ülkede kurumsal olarak Türkiye merkezli kazı çalışması yapılmadı." dedi. İslamiyet öncesi Türk tarihini, kültür ve medeniyetini anlayıp yorumlayabilmek için bu coğrafyada arkeolojik çalışmaların yapmanın önemini vurgulayan Prof. Dr. Doğan, "Almanya, Rusya, Çin, Japonya başta olmak üzere pek çok ülke yaklaşık 200 yıldır bu topraklarda arkeolojik çalışmalar yapmaktadır. Maalesef Türkiye bu alanda geride kaldı, arzuladığımız noktadan çok uzağız. Türkiye'nin tek Türk-İslam Arkeolojisi bölümünü bünyesinde bulunduran üniversitemiz 2018 yılında rektörümüzün öncülüğünde bu coğrafyada arkeolojik çalışma yapmak için girişimlerde bulunmuş o yıldan günümüze kadar Moğolistan'da önemli çalışmalar yapmıştır." diye konuştu. "Togu Balık olduğunu ispat edecek buluntulara ulaştık" Hedeflerinin Bilge Kağan ve Kül Tigin yazıtlarında adı geçen, bugüne kadar yeri tespit edilemeyen Togu Balık'ı gün yüzüne çıkarmak olduğunu söyleyen Doğan, şunları kaydetti: "Tarihi kaynaklarda adı geçen ancak neresi olduğu bugüne kadar tam olarak tespit edilemeyen Togu Balık, bilinen Uygur şehirlerinden çok daha eski. Bu şehrin gün yüzüne çıkarılıp kazılması Uygurlar'ın yerleşik yaşamına dair bulgularımızı en az 100 yıl geriye götürecek. Çalıştığımız alanla ilgili uzun zaman yüzey araştırmaları ve literatür taraması yaptık. Bazı çalışmalarda bölgede Uygur dönemiyle ilişkilendirilebilecek buluntulardan bahsedilmiş, ancak detaylandırılamamıştı. Biz bu bölgenin Togu Balık olduğunu ispat edecek buluntulara ulaşmayı başardık. Kazı çalışması yaptığımız bir bina kalıntısında binaya ait olduğu kesinleşen Uygur seramiklerine ulaştık. Ekibimizdeki Türk ve Moğol arkeologlar bu konuda hemfikir. Biz artık net olarak burası Dokuz Oğuzlar'ın Togu Balık şehri diyebiliyoruz. Bize göre çok önemli bir keşif. Bu, Türklerin yerleşik hayata geçişine dair yeni bilgilere ulaşılmasını sağlayacak." https://www.aa.com.tr/tr/kultur/turklerin-ata-topragindaki-kayip-kenti-togu-balikin-kalintilari-bulundu/3267785 -
28.06.2024
İKÇÜ’lü Hekimler Göreve Hazır
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi 2023-2024 Akademik Yılı mezunları, “hekimlik yemini” ederek mesleğe ilk adımı attı. Âşık Veysel Rekreasyon Alanında düzenlenen mezuniyet töreninde 178 genç hekim, ailelerin coşkulu alkışları eşliğinde sahnede tur atarak alandaki yerlerini aldı. Törene İKÇÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Esad Topal ev sahipliği yaparken; Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Yasin Bulduklu, İzmir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. M. Emre Erkuş, İKÇÜ Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Bülent Çalık, SBÜ İzmir Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Enver İlhan, İzmir Adli Tıp Kurumu Grup Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tokdemir, İzmir Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. M. Yekta Öncel, Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ebru Yeşim Özkan, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar, öğretim üyeleri ve çok sayıda aile gençlerin coşkusuna ortak oldu. Önce Gönül Alın Sonra Şifaya Aracılık Edin. Törende, mezun hekimlerin ve ailelerinin heyecanını paylaştıklarını ifade eden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, tıbbın giderek teknolojik hale gelen yapısında sağlığın ana önceliğinin insan hayatı olduğunu ve tedavi süreçlerinde hasta psikolojisinin doğru anlaşılmasının önemine değindi. Prof. Dr. Bulduklu, “İşinizi yaparken hastanın önce insan olduğunu unutmayın. Hastalığın tedavisinin salt fiziksel ya da teknolojik yöntemlerle mümkün olmadığını aklınızdan çıkarmayın. Unutmayın ki iyileşmek için önce zihne ve ruha odaklanmak lazım. Bunun için ise gönüle girmek zorundasınız. Önce gönül alın sonra şifaya aracılık edin. Mezun olup, hayata atıldıktan sonra, ne kadar meşgul olursanız olun, İKÇÜ Tıp Fakültesi mezunları olarak, birbirinizle ve bizimle irtibatı koparmayın. Burada kazandığınız dostluk ve arkadaşlıkları unutmayın. Vefanın en önemli insani değerlerden biri olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Her birinizin kariyer yolculuğunda ilerlerken kazanacağınız tecrübe, sizden sonra gelen arkadaşlarınıza yol gösterecektir. Yaşadığınız tecrübeleri, başarı öykülerinizi bireysel iletişim yollarıyla birlikte, aktif hale getirilmiş olan mezun iletişim sistemimiz üzerinden paylaşmanız, onların ufkunu açacaktır” dedi. Her Türlü Problemi Aşacak Güçtesiniz Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Esad Topal da afiliasyon yapılarak kurulan tıp fakülteleri içerisinde akreditasyon belgesi alan ilk fakülte olduklarını hatırlattı. İKÇÜ mezunu hekimlerin güçlü bir donanım ile mesleğe kazandırıldığını kaydeden Dekan Prof. Dr. Topal, “Fakültemizin artan bir ivme ile ulusal ve uluslararası düzeyde tanınan ve daha yüksek başarılara ulaşan bir tıp fakültesi olması idealimiz, özveri ile çalışmalarına devam eden öğretim üyelerimiz, bugün buradan mezun ettiğimiz sevgili öğrencilerimiz ve ortak çalışmalarda bulunduğumuz paydaşlarımız ile eş güdümlü çalışmamızla mümkün olacaktır. Genç meslektaşlarımızın edindikleri güncel teorik ve pratik bilgiler bundan sonraki meslek hayatlarında her zaman en büyük rehberleri olacaktır. Bu donanımla gerçek hayatın önünüze çıkaracağı her türlü problemi aşacak güçtesiniz. Bir insanı hayata döndümek, onun acılarını dindirmek kadar kutsal bir şey yoktur. Bunun manevi hazzı hiçbir maddi unsura değişilmez. İşte bu anlayışla hem kendi vatandaşlarımıza hem de Dünya’nın dört bir yanından şifa bulmak umuduyla sizlere başvuran insanlara şifa dağıtacaksınız. Toplumda da her zaman hak ettiğiniz saygıyı da göreceksiniz” şeklinde konuştu. Akredite Bir Okulda Okumuş Olmanın Gururunu Yaşıyoruz Fakülte temsilcisi Erald Bakiu, akredite edilen bir fakülteden mezun olmanın gururunu paylaştıklarını ifade ettiği konuşmasında Pandemi şartlarının alınan önlemler neticesinde eğitim hayatlarına asgari şekilde yansıdığını kaydetti. Dr. Bakiu, “Pandemiden eğitimimiz en az derecede etkilendiyse, fakültemizin yönetim kurulları, öğretim üyeleri ve öğrenci temsilci teşkilatı sayesindedir. Belirsizliklerle dolu olan bu süreçte, asla değişmeyen kemikleşmiş ders sunumlarımız bize adeta bir topraklama etkisi yarattı. Bize akredite bir okulda okumuş olmanın gururunu yaşatan, senelerdir değerli vakit ve enerjilerini akreditasyon ve reakreditasyon süreçlerine ayıran, başta dekanımız Prof. Dr. Fatih Esad Topal, eski dekanlarımız Prof. Dr. Barış Önder Pamuk ve Prof. Dr. Gökhan Köylüoğlu, dekan yardımcıları Doç. Dr. Serkan Bilgin ve Prof. Dr. Mustafa Agah Tekindal, eski dekan yardımcıları Prof. Dr. Melih Kaan Sözmen ve Doç. Dr. Esra Meltem Koç, Öz Değerlendirme Kurullarında görevli olan tüm öğretim üyeleri ve öğrencilere teşekkür ederim” diye konuştu. Dönem birincisi Dr. Asiye Şen mezunlar adına yaptığı konuşmasında eğitim hayatları boyunca kendilerine her konuda destek veren tüm hocalara teşekkür etti. Dr. Şen, “Değerli hocalarım tıp fakültesine başladığımız ilk günden bizlere doktor hanım doktor bey olarak hitap ederek doktor olmanın bilincini bizlere aşıladığınız için doktorluğun sadece hasta tedavi etmek olmadığını yaptığınız akademik çalışmalara bizleri de dâhil ederek gösterdiğiniz için bizlerin iyi hekim olabilmemiz için verdiğiniz emeklere minnettarız. Her bir hocamızın bize kattığı değerler meslek hayatımızda bizimle olacak” dedi. Dekan Prof. Dr. Fatih Esad Topal’ın dönem birincisi Asiye Şen, dönem ikincisi Cansu Kaya, dönem üçüncüsü Serap Nihan Özalp’a hediyelerinin takdiminin ardından başarılı hekimler geleneksel fakülte yaş kütüğüne plaka çaktı. Mezuniyet belgelerini hocalarının elinden alan genç hekimler, Dekan Prof.Dr. Topal eşliğinde hekimlik andını içti ve keplerini havaya atarak çalışma hayatına adım attı. -
05.06.2024
2023-2024 Dönemi Akademik Kurulları Tamamlandı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, fakülte ve yüksekokulların yöneticilerinin koordine ettiği akademik kurullara katıldı. Sırasıyla, İlahiyat, Mühendislik ve Mimarlık, İktisadi ve İdari Bilimler, Sosyal ve Beşeri Bilimler, Sağlık Bilimleri, Tıp, Diş Hekimliği, Eczacılık, Turizm, Orman, Su Ürünleri, Gemi İnşaatı ve Denizcilik, Hukuk, Sanat ve Tasarım fakülteleri ile Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Yabancı Diller Yüksekokulu’nun 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı faaliyetlerinin ele alındığı kurullar, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin başkanlığında tamamlandı. Kurul toplantılarında, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Genel Sekreter Nuretdin Memur, ev sahibi dekanlar, enstitü, yüksekokul müdürleri, bölüm, anabilim dalı başkanları, akademik ve idari personel de yer aldı. Gayretimiz de Ortak, Başarımız da… Dekanlar tarafından, mevcut akademik durum, geleceğe yönelik hedefleri içeren sunumların yapıldığı kurulları değerlendiren Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, yeni dönemin tüm İKÇÜ personeli için hayırlı olması temennisini paylaştı. Yönetim olarak öğrencilerinin bilgi, birim ve tecrübelerini zenginleştirecek bilimsel, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere öncelik verdiklerini kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, başarı çıtasını yukarı taşıyacak tüm çalışmalarda akademik ve idari personelin ortak gayretinin olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Üniversite olarak yeni eğitim-öğretim yılıyla birlikte belirlediğimiz stratejik hedeflerimiz doğrultusunda var olan bölüm ve programlarımızı daha da geliştirmek, gerekli duyulan alanları yeniden yapılandırmak, akademik ve idari kadromuzu da güçlendirmeye devam etmek için var gücümüzle çalışmaktayız. Faaliyetlerimiz içinde yer alan çalıştay, kongre ve sempozyum gibi etkinliklere imza atan, eğitim, öğretim, araştırma, geliştirme ve topluma katkı çalışmalarımızı, ulusal ve uluslararası akademik ilişkilerimizi güçlendiren tüm çalışma arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum” dedi Yol Haritamızı Birlikte Belirliyoruz Öğrencisi, akademik ve idari personeli ile katılımcı bir yönetişim modeli uyguladıklarını kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, bilimsel başarının yanı sıra topluma fayda sağlayacak çalışmalara da ağırlık verilmesi gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Köse, “Akademisyenlerimizden ve öğrencilerimizden bu noktada gelecek destek çok önemli. Ortaya koyulacak her türlü proje ve yayını, teşvik etmeye ve desteklemeye devam edeceğiz. Başarılı yönlerimizi korumak, bununla birlikte eksik olduğumuz noktaların geliştirmesinin bilinciyle bu gibi buluşmaların yol haritamızın belirlenmesinde oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Kalite ve akreditasyon süreçlerindeki başarılarımızdan aldığımız güçle ekip sinerjisi ile gelişmeye büyümeye devam edeceğiz. Fedakârca çalışan tüm akademik ve idari personelimize minnetlerimi sunuyorum. Yeni dönemin hepimize hayırlı olmasını diliyorum.” Kurullar, akademik ve idari personelden görüş ve önerilerin alınması ile sona erdi. -
03.06.2024
Gençlerin İstihdamına E-DATA Katkısı
Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Dairesi Başkanlığı’nın desteklenmeye değer bulduğu İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Empowerment of Disadvantaged Young Adults Through Data Analytics/ (E-DATA) projesi düzenlenen açılış programıyla başlatıldı. İKÇÜ Koordinatörlüğünde, İzmir Teknoloji ve Bilişim Derneği, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi, Türkiye İş Kurumu, İzmir Kalkınma Ajansı, Ege Bölgesi Sanayi Odası ile Uluslararası Akademisyenler Birliği ortaklığınca yürütülecek projede verilen eğitimlerle gençler geleceğin mesleği olan ‘Veri Analisti’ unvanına sahip olacak. Projede desteklenecek 80 kursiyerin katıldığı, Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda düzenlenen açılış programına, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Başsavcı Vekili Mustafa Balık, Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcısı Ali Rıza San, İKÇÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Süleyman Akbulut ve Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İzmir Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Melih Keleş, İzmir Teknoloji ve Bilişim Derneği Başkanı Şevket Akçay, İŞKUR İl Müdürlüğü Çiğli Hizmet Merkezi Şube Müdürü Funda Özsan merkez uzmanları Cemile Bingöl, Ahmet Özer, Bahrettin Hasret, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi Bilgi İşlem Sorumlusu Fazıl Can Öztaş, Buca Belediyesi Ar-ge Müdürlüğünden Halime Gülcihan, Yaren Yurdakul, Güzelbahçe Belediyesinden Havva Selcan Ekşi, Buca Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğünden Zuhal Akbaba Aydemir, Karşıyaka Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğünden Açelya Doğan, Tülay Karaman, Proje Koordinatörü ve İstatistik, Danışmanlık, Ölçme ve Değerlendirme Uygulama ve Araştırma Merkezi (İKÇÜ İSMER) Müdürü Prof.Dr. Ferhan Elmalı, Koordinatör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Agah Tekindal, Proje Asistanı Zeynep Özel, çok sayıda eğitmen ile sosyal hizmet uzmanı katıldı. İKÇÜ’nün Topluma Katkı Hassasiyeti Açılışta katılımcılara seslenen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, İKÇÜ’nün topluma katkı misyonunun hayat bulduğu bir projeye daha imza atmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Üniversitelerin bulundukları coğrafyanın yanı sıra tüm insanlığın sorunlarına eğilen yapısına dikkat çeken Prof. Dr. Akbulut, “İKÇÜ yürütücülüğünde ‘Dezavantajlı Genç Yetişkinlerin Veri Yoluyla Güçlendirilmesi Analitik Eğitimi’ projesi bu düşünceyle hayata geçirilmiştir. Açılışını yaptığımız birçok kurum ve kuruluşumuzun destekleriyle yürüyecek projede hem beraber çalışma kültürünün örneğini sergiliyor hem de sivil hayata dokunmaya çalışıyoruz. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi olarak sanayi ile yakın iş birliği içinde çalışmaya devam ediyoruz ve toplumsal anlamda da önemli projeler üretiyoruz. Gençlerimize sunduğumuz fırsatlar, onların kariyer yolculuklarında önemli birer adım olacak ve istihdam edilebilirliklerini büyük ölçüde artıracaktır. Projemize katılan tüm gençlere başarılar diliyor, emek veren ve projeye paydaş olanlara şükranlarımı sunuyor ve siz değerli katılımcılara teşekkür ediyorum” diye konuştu. Geleceğin Mesleğine Sahip Olun Proje Koordinatörü Prof.Dr. Ferhan Elmalı da yaptığı bilgilendirme konuşmasında İzmir ilinde ikamet eden, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Fen Fakültesi, Matematik ve İstatistik bölümü lisans mezunu 23-29 yaş arası tüm gençleri eğitim projelerine davet etti. Eğitimlerin 512 saati teorik ve uzaktan eğitim, 240 saati ise yüz yüze ve iş yeri uygulamalı olduğunu aktaran Prof. Dr. Elmalı, “Toplam bütçesi 7,7 milyon Avro olan hibe programı ile geleceğin insana yakışır işleri yaklaşımı ile istihdam edilebilirlik ve istihdamı artırmak hedeflenmiştir. Hibe programı kapsamında yaklaşık 250 proje teklifi gelmiş ve bu projelerin 33’ü fonlanmaya değer bulunmuştur. Bu 33 projeden biri şu an açılışını yaptığımız E-DATA Projesi’dir. 21. yüzyıl becerilerine dayalı eğitim yoluyla İzmir'de istihdam edilebilirliği ve istihdamı artırmak amaçlanmaktadıır. Gençlerimiz alacakları eğitimlerin sonunda, insan kaynakları, finans, pazarlama, enerji verimliliği ve yenilik gibi konularda veriye dayalı çözümler sunabilecek seviyeye ulaşacaklardır. Almanya teknik gezi ödüllü ve cep harçlığı ödemeli sertifikalı veri analitiği eğitimleri ile gençlerimiz geleceğin mesleğine sahip olacaklar” dedi. Proje tanıtım filmi gösteriminin ardından Proje Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Agâh Tekindal’ın moderatörlüğünde ortak kurum temsilcilerinin katıldığı bilgilendirme oturumuna geçildi. Projede Olmanın Gururunu Yaşıyoruz Bilgi ve bilgi teknolojilerinin analiz edilmesi ve kullanılabilir hale getirilmesinin öneminden söz eden İzmir Teknoloji ve Bilim Derneği Başkanı Şevket Akçay, bilginin gelişmiş ülkelerin diğer ülkeleri sömürmeleri için en önemli güç haline geldiğini vurguladı. Türkiye’nin bu alanda yüksek standartlara sahip olmasının; ülkemizde veri işleme ve veriyi bilgi haline getirip sunma yetilerine sahip olan insanların ülke ekonomisini de kalkındıracağını dile getirdi. “Bu noktada, savunma sanayimizdeki gelişmeler gibi bu alanda da aynı gelişmeleri takip etmek zorundayız” diyen Akçay, İKÇÜ koordinatörlüğünde yürütülecek olan projeyi çok kıymetli bulduğunu ifade ederek, böyle bir organizasyonda bulunmanın gururunu yaşadığını belirtti. İŞKUR İl Müdürlüğü Çiğli İşkur Hizmet Merkezi Müdürü Funda Özsan ise teknolojik gelişmeleri yakından takip etmenin öneminden söz ederken, “Birçok meslekte değişiklikler meydana geliyor. Bazı iş arayanlarımızın bu konuda sıkıntılar yaşadıklarını görüyoruz. O yüzden bu projenin teknolojik anlamda yeni bir alan açmasının önemli olduğunu düşünüyorum. Katılımlarınız için teşekkür ederim” ifadelerini kullandı. İzmir Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi Bilgi İşlem Sorumlusu Fazıl Can Öztaş, veri analizi devriminin Sanayi Devrimi gibi bir olay olduğunu belirterek, Empowerment of Disadvantaged Young Adults Through Data Analytics/ (E-DATA) tarzı projelerin Türkiye’nin dünyadaki gelişmeleri kolayca yakalamasına katkı sunacağını vurguladı. Projeyle, bir iş gücü yaratılmasının bir parçası olmaktan gurur duyduklarını ifade eden Öztaş, projede emeği geçen herkese teşekkür etti. -
03.06.2024
İKÇÜFEST’24 Başladı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığınca düzenlenen 7’nci Bahar Şenliği İKÇÜ FEST 2024 büyük bir coşkuyla başladı. Öğrenci Konseyi Başkanlığı ile Öğrenci toplulukları, festival komisyonunca koordine edilen festivalin açılışı Büyükşehir Belediyesi Bandosunun çaldığı müzik eşliğinde yapılan kortej yürüyüşü ile başladı. Rektörlük Binası önünde başlayan yürüyüşe, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gülten Kavak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Derya Özer Kaya, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar, Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Derya Eşen, Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zeynep Şenyiğit, Genel Sekreter Yardımcısı Enes Uzun, SKS Daire Başkanı Dr. Yeliz Doğru, Öğrenci Konseyi Başkanı Berkay Sırakaya, akademik, idari personel ile öğrenci toplulukları katıldı..Şenlik alanında son bulan kortej yürüyüşü, açılış töreni ile devam etti. İKÇÜ FEST 2024’ün Tadını Çıkarma Zamanıı Şenliği başlatan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, dopdolu bir programla birbirinden renkli etkinlik ve konserler eşliğinde 3 gün sürecek İKÇÜ FEST 2024’ün güzel geçmesi temennisinde bulundu. Kurum kültürü ve aidiyetin bu gibi programların gelenekselleşmesiyle daha da güçlendiğini ifade eden Prof. Dr. Bulduklu, “Bu gibi özel etkinliklere, değerli öğrencilerimiz ile akademik ve idari personelimizin katılımı bizim için çok önemli ve değerli. En son 2022 yılında festivalde bir araya gelmiştik. Geçtiğimiz yıl ülkemizin yaşadığı asrın felaketi ile derinden yaralandık. Bu yıl güzel temennilerimizle sağlıkla bir aradayız. Üniversite, dersler, sınavlar derken epeyce yoruldunuz. Şimdi tüm İKÇÜ olarak bir araya gelme, İKÇÜ FEST 2024’ün tadını çıkarma zamanı. Tiyatro oyunları, sergiler, gösteriler, yarışmalar ile kültür ve sanatı bütünleştirdiğimiz sosyal etkinliklerimizin eşliğinde tüm öğrencilerimize iyi eğlenceler diliyorum” dedi. Öğrenci Konseyi Başkanı Berkay Sırakaya da İKÇÜ yönetimi, SKS Daire Başkanlığından aldıkları desteklerle konsey ve öğrenci topluluklarının sinerjisiyle hazırlanan İKÇÜFEST’24 içeriğini sunmaktan oldukça mutlu olduklarını ifade ederek eğlenceli bir şenlik geçirilmesi temennisini paylaştı.. Konuşmaların ardından festival kapsamında SKS Daire Başkanlığınca personel ve öğrenciler arasında düzenlenen Rektörlük Turnuvasında dereceye giren takımlara ve sporculara ödülleri Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu tarafından takdim edildi. İKÇÜFEST’24’ün İlk Gününe “Varsa Yoksa” Damgası Dopdolu bir programla birbirinden renkli etkinlik ve konserler eşliğinde 3 gün sürecek olan İKÇÜ FEST 2024’ün ilk günü Tiyatro Topluluğu tarafından sahnelenen “Küheylan” Oyunu Dans Topluluğu’nun gösterileri, Müzik Topluluğu “The Choir od Agony” Grubunun sahne performansı ve DJ Ferdi performansının ardından “Varsa Yoksa” Grubu Konseri ile devam etti. Etkinliklerde doyasıya eğlenen İKÇÜ’lü gençler, “Varsa Yoksa” Grubu konserine yoğun ilgi gösterdi. Final sınavları öncesi moral depolayan öğrenciler adeta müziğe doydu.Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, konserin sona ermesiyle birlikte “Varsa Yoksa” Grubuna plaket takdim etti. Rektörlük Kupasını Kimler Kazandı? Personel Voleybol Branşında 1. Rektörlük Takımı, 2. Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Takımı, 3. Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Takımı Personel Basketbol Branşında 1.Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Takımı, 2. Sağlık Bilimleri Fakültesi Takımı, 3.Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Takımı Personel Futsal Branşında 1. Sosyal Bilimler Enstitüsü Takımı, 2.Rektörlük Takımı, 3. Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Takımı Öğrenciler arası Voleybol Branşında 1.Diş Hekimliği Fakültesi Takımı, 2. Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Takımı, 3. Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğrenciler arası Basketbol Branşında 1.Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, 2. Eczacılık Fakültesi Takımı, 3. Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Takımı Öğrenciler arası Futsal Branşında 1. Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, 2. Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Takımı, 3. Eczacılık Fakültesi Takımı Personel Erkek Masa Tenisi Branşında 1. Rıza Şen, 2. Maksut Çetin, 3. Umut Ziya Koçak Personel Kadın Masa Tenisi Branşında 1. Eylem Aykurt, 2.Anıl Çobanoğlu, Dede, 3.Yeliz Doğru Öğrenciler arası Masa Tenisi Branşında 1. Erdal Develioğlu, 2. Fetullah Atalay, 3. Emre Berdi -
03.06.2024
Geleneksel Uluslararası Öğrenci Buluşması İKÇÜ'de Yapıldı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da 'onlarca renk yüzlerce kültür' temasıyla yapılan Uluslararası Öğrenci Buluşmasına ev sahipliği yaptı. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği iş birliği ile düzenlenen Uluslararası Öğrenci Buluşması Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonu fuaye alanında yapıldı. İzmir’deki çeşitli üniversitelerde öğrenim gören uluslararası öğrencileri bir araya getiren etkinlik renkli görüntülere sahne oldu. Öğrencilerin, açılan stantlarda ulusal kıyafetleri ve sembolleriyle yer aldığı etkinliğe Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği Başkanı İKÇÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Çevik, SKS Başkanı Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru ile akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, farklı ülkelerden gelen, İzmir’deki çeşitli üniversitelerde okuyan uluslararası öğrencileri İKÇÜ’de ağırlamaktan duydukları memnuniyeti ifade etti. Geleneksel hale gelen Uluslararası Öğrenci Buluşmalarının farklı kültürlerin kaynaşması ve Türk kültürü ile bütünleşmesi adına ve herkesin kardeşçe yaşadığı bir dünyayı ortaya çıkarma amacıyla organize edildiğini belirten Prof. Dr. Bulduklu, “Bugün gelinen noktada bu birlikteliğe ve sinerjiye dünyanın ihtiyacı olduğu kanaatindeyim. Dünyanın farklı yerlerinde savaşlara şahitlik ediyoruz. Gazze’de devam eden insanlık zulmüne hepimiz, hep birlikte ses veriyoruz. Bu soykırıma artık dur demenin zamanının geldiğini bireysel olarak hepimiz ifade etsek de, beraber ses çıkardığımızda aslında bunu durdurabileceğimize inanıyorum. Burada, farklı ülkelerden gelen, farklı dilleri konuşan sizlerin bu farkındalıkla bir araya geldiğinizi görüyorum” dedi. İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Çevik ise, yıllardır devam ettirdikleri Uluslararası Öğrenci Buluşmalarını, dünyanın her tarafında devam eden savaşlara rağmen barışın, birlikteliğin ve beraberliğin mümkün olduğunu göstermek amacıyla düzenlediklerini dile getirdi. Etkinliğin dünyanın birçok ülkesinden gelen öğrencilerin kültürlerini paylaşması adına güzel bir vesile olduğunu ifade eden Prof. Dr. Çevik, desteklerinden dolayı İKÇÜ üst yönetimine ve organizasyonda emeği geçenlere teşekkür etti. Uluslararası Öğrenci Buluşması açılış konuşmalarının ardından Kur-an’ı Kerim tilaveti ile devam etti. Ardından uluslararası öğrencilerin müzik dinletisi ve dans gösterisi gerçekleşti. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş ile Prof. Dr. Süleyman Akbulut ve İzmir Uluslararası Öğrenci Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Çevik uluslararası öğrencilerin stantlarını tek tek dolaştı. -
03.06.2024
İKÇÜ Genç Turizmcilerini Uğurladı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) 2023– 2024 eğitim öğretim yılının ilk mezuniyet heyecanı Turizm Fakültesinde yaşandı. Turizm Rehberliği, Turizm İşletmeciliği ile Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümünde mezun olan 100’e yakın genç turizmci ailelerinin de ortak olduğu mutlu günlerinde kep atarak mezuniyetlerini kutladı. Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emre Güler’in ev sahipliğinde düzenlenen törende, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, İzmir Büyükşehir Belediyesi Dış İlişkiler ve Turizm Daire Başkanı Gökçe Başkaya, Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semra Günay, dekanlar, bölüm başkanları, öğretim üyeleri ile aileleri gençlerin heyecanına ortak oldu. Türk Turizmi Güçlü Dinamiklere Sahip Törende misafirlere seslenen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, krizlerden, hastalıklardan ve doğal afetlerden en çok etkilenen sektörlerin başında gelen turizm sektörünün belli dönemlerde yaşadığı esnek yapısına dikkat çekti. Peş peşe gelen olumsuzluklara rağmen ülkemiz turizm sektörünün sahip olduğu güçlü dinamikleri sayesinde beklenildiğinden daha hızlı bir toparlanmaya girdiğini aktaran Prof. Dr. Akbaş, ”2022 yılı Türkiye turizminin hızlı toparlandığı yıl olmuştur. Ülkemiz dünya genelinde en fazla turist çeken ülkeler sıralamasında ilk 10’da yer alması bunun önemli bir göstergesidir. Türkiye’nin hem konjonktürel hem de ekonomik olarak fiyat avantajı yönünden yurtdışı turistlere cazip geldiği de aşikârdır. Turizmin bu yönleriyle birlikte milli gelir içindeki payı da giderek artmıştır. Turizm gelirlerinin 2022 yılında GSYH’ye oranı %5.1, ihracatımıza oranı %20.6, kazandırdığı dövizler ile dış ticareti kapama oranı ise %42.4’tür” diye konuştu. Alanınızda En İyiler Olacaksınız Stratejik bir sektöre İKÇÜ’den genç turizmcilerin kazandırılması adına oldukça gururlu olduklarını belirten Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Akbaş, “ Turizm, ülkemizin tarihi, kültürü, arkeolojisi, sanatı, gastronomisi gibi değerlerinin hazinelerinin tanıtılma fırsatının söz konusu olduğu bir alan. Turizm sektöründe vereceğiniz katkınızın ne kadar önemli olduğunu hatırlatmak isterim. Turizmde başarılı olabilmek için tüm özellikleri ile ülkemizi gerçekten sevmenin, bu değerlerimizi korumak ve en iyi şekilde tanıtmak, bunun için çalışmanın gerekliliğini en iyi kavrayan bu alanda yetkin hala getirilmiş olan sizlersiniz. Siz öğrencilerimiz buradaki öğrenim sürecinizde teorik ve pratik bakımlardan bunun en başarılı şekilde nasıl yapılması gerektiğine ilişkin bilgi ve becerileri edindiniz ve mezun olmaya hak kazandınız. Şimdi sizleri bu bilgi, düşünce, beceri ve duygularla turizm sektöründe hizmet etmek üzere, bunu da en iyi şekilde yapacağınıza inanarak bu törenle güvenle uğurluyoruz. Sevgili öğrencilerimize özel hayatınızda sağlık ve mutluluklar, meslek hayatınızda da başarılar diliyorum. Yolunuz açık olsun” dedi. Gösterdiğiniz Azim, Başarılarınızın Habercisi Mezun öğrencilerine seslenen Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emre Güler de tüm fakülte olarak akademik bilginin yanında aynı zamanda meslek ahlakı ve insanlık değerleri gibi onları başarılı kılacak tam donanımlı bireyler olmaları için rehberlik ettiklerini kaydetti. İKÇÜ’lü gençlerin kazandıkları yetkinlikler adına oldukça gururlu olduklarını ifade eden Dekan Prof. Dr. Güler, “Öğrencilerimiz, burada geçirdikleri zaman içerisinde kıymetli ailelerinden aldıkları eğitim, değer ve ilkelerle İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin değer ve ilkelerini harmanlayarak hem üniversite içinde hem de üniversite dışındaki çalışma hayatlarında takdire şayan bireyler olduklarını her defasında gösterdiler. Bugüne kadar gösterdiğiniz azim ve kararlılık, gelecekteki başarılarınızın habercisidir. Sizler, burada kazandığınız bilgi ve tecrübelerle turizm endüstrisine önemli katkılar sağlayacak ve ülkemizin turizm potansiyelini daha da ileri taşıyacaksınız” şeklinde konuştu. Sizlerle Gurur Duyuyoruz Fakültenin kuruluşundan bu yana sektörde yakaladığı ivme ve gelinen noktada her daim yanlarında olan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse başta olmak üzere tüm yönetim ekibine, geçmiş dönemlerde görev alan dekanlarına, tüm akademik ve idari personeline şükranlarını ileten Dekan Prof. Dr. Güler, gençlere başarılı bir hayat geçirmeleri temennisi ile veda etti. Prof. Dr. Güler, “Bugün mezun olarak buradan ayrılıyorsunuz, ancak İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ailesinin birer parçası olarak kalmaya devam edeceksiniz. Sizlerle şahsım ve kurumum adına gurur duyuyorum, iyi ki İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Turizm Fakültesine geldiniz ve iyi ki sizlerle bir arada olduk ve inşallah da bu bağımız nefesimiz yettiğince devam edecek. Mezuniyetiniz hayırlı ve uğurlu olsun. Yolunuz bahtınız açık olsun” dedi. Güler’in konuşmasının ardından sahnede toplanan genç turizmciler, kep atarak mezuniyetlerini kutladı. Fakültenin İlk Mezunlar Günü Etkinliği Mezuniyet törenin ardından geçmiş dönemlerde İKÇÜ Turizm Fakültesinden mezun olarak sektöre adım atan başarılı turizmciler fuaye alanında düzenlenen kokteylde buluşarak yeni mezun gençlerin heyecanını paylaştı. -
20.05.2024
İKÇÜ Heyetinden Moğolistan’a Önemli Ziyaret
Moğolistan Parlamentosunun daveti üzerine Başkent Ulanbatur’a giden İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) heyeti Moğolistan Meclis Başkanı Zandanshatar Gombojav tarafından kabul edildi. Moğolistan Parlamentosu tarafından düzenlenen ve on farklı ülkeden akademisyen ve yöneticinin yer aldığı “Trans-Altai Sustainability Dialogue” forumuna İKÇÜ’yü temsilen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan ve Erasmus Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Emin Bakay katıldı. Gombojav: “İKÇÜ, ortak tarihimize ilişkin başarılı işler yapıyor” Forum’un açılış konuşmasını yapan ve onursal başkanlığını üstlenen Moğolistan Meclis Başkanı Zandanshatar Gombojav, Türkiye’den gelen heyeti özel olarak kabul etti ve Moğolistan Meclisi tarafından yapılan Altay topluluklarıyla ilgili çalışmalarına destekleri için teşekkür etti. İKÇÜ ile yakın çalışma içinde olduklarını belirten Moğolistan Meclis Başkanı Gombojav; “İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ile ortak projeler yapıyoruz. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi “Trans-Altai Sustainability Dialogue” etkinliklerine destek olmakla kalmıyor, Moğolistan ve Türkiye’deki Türk ve Moğol kültürel mirasının araştırılması ve korunması ile ilgili de ciddi çalışmalar yürütüyor. 7 yıldan bu yana Moğolistan’ın pek çok Üniversitesi ve kültürel mirasın korunup gelecek nesillere aktarılması görevini üstlenen kurumlarımızla yakın iş birliği içinde çok önemli çalışmalara imza atan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesine teşekkür ediyoruz” dedi. Türk heyetini özel olarak kabul eden ve yakın ilgi gösteren Moğolistan Meclis Başkanı Sayın Zandanshatar Gombojav’a ve emeği geçenlere teşekkür ederim. İKÇÜ Heyetinden TİKA’ya Teşekkür Ziyareti Moğolistan’da İKÇÜ tarafından yapılan çalışmaların en önemli paydaşı olan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Ulanbatur Ofisi Koordinatörü Emrah Ustaömer’i de ziyaret eden İKÇÜ heyeti TİKA’ya teşekkür etti. Ziyarette konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu TİKA’nın dünyanın değişik bölgelerinde olduğu gibi Moğolistan’da da önemli çalışmalar yaptığını belirtti. TİKA’nın faaliyetlerinin kamu diplomasisi kapsamında önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Bulduklu “Bölgede üniversite olarak 7 yılı aşkın bir süredir faaliyetlerde bulunuyoruz. Bu çalışmaların tamamında her zaman yanımızda olan TİKA’nın önemli katkıları var. Devam eden ve yeni başlayacak olan çalışmalarımızda onların katkıları ile ata yurdumuzda tarihi gün yüzüne çıkarıyoruz. Ülkemizi burada en iyi şekilde temsil ettiğinizin yakın şahidiyiz. Geçtiğimiz dönemde buraya geldiğimizde Bilge Kağan Müzesini gördük ve oradaki titiz çalışmanıza hayran kaldık. O zaman sözünü ettiğiniz Bilge Tonyukuk Müzesinde çalışmaların başladığını da bu ziyaretimizde görme fırsatı bulduk. Bu çalışmalar tarihimiz ve kültürümüz açısından son derece önemli. Emeği geçenleri Koordinatörümüzün şahsında tebrik ediyorum” dedi. Yapılacak Çalışmalarda İKÇÜ’nün Yanında Olmaya Devam Edeceğiz TİKA Ulanbatur Koordinatörü Emrah Ustaömer ziyarette İKÇÜ’nün bölgeye katkılarının takdir edilmesi gerektiğini vurguladı. Tarihi açıdan önemli bir misyon üstlendiklerinin farkında olduklarını ifade eden Ustaömer “Burada devletimizin imkanları doğrultusunda hem tarihimizin bize yüklediği sorumluluğu yerine getiriyoruz hem de Moğol kardeşlerimizin ihtiyaçları doğrultusunda yatırımlar yapıyoruz. İki ülke halkının geçmiş ortak kültürünü gün yüzüne çıkarmaya yönelik adımlar atmaya da gayret ediyoruz. Bu adımların atılmasında İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin önemli katkıları var. Biz de bu çalışmalara destek olmaktan memnunuz ve her bir çabanın çıktıya dönüşmesi bizi mutlu ediyor. Önümüzdeki süreçte de çalışmalarda İKÇÜ’nün yanında olmaya devam edeceğiz. Bu çalışmaları Moğolistan’ın ekonomik, sosyal ve insani kalkınma süreçlerini destekleyici birer unsur olarak görüyoruz. Ortak tarihi ve kültürel mirasımızı geleceğe taşımaya yönelik çalışmalarımızı bu çerçevede sürdürüyoruz” dedi. Ulanbatur Din Hizmetleri Müşaviri Fazıl Ahmet Ertürk’ü de ziyaret eden İKÇÜ Heyeti, çalışmalar hakkında bilgi aldı ve karşılıklı görüş alışverişinde bulundu. -
20.05.2024
Dünyada Gazze için Gençlik Uyanışı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) SKS Genç Düşünce Sanat ve Medeniyet Topluluğunun konuğu olan Gazeteci-Yazar Turan Kışlakçı “Gazze ve Yeni Dünya Gençlik Devrimi” konulu bir söyleşi gerçekleştirdi. İsrail’in, Filistin halkına yaptığı soykırımı ve soykırıma karşı birleşen dünya genelindeki üniversite gençlerini konu alan söyleşiyi, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Dirik, Topluluk Danışmanı İlahiyat Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Dursun, İnsan ve Medeniyet Hareketi Ege Bölgesi Başkanı ve İzmir Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Hizmetleri İl Müdür Yardımcısı Ahmet Gülcan, İnsan ve Medeniyet Hareketi İzmir İl Başkanı Uğur Bayrak, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci izledi. Zulüm ile Âbad Olunmaz Söyleşinin başında konuklara selamlama konuşması yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Batının Gazze’de de sergilediği ikiyüzlü tavra dikkat çekerek İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde atıf yapılan insan onuru, insan dayanışması ve insanlığın eşitliği gibi vurguların söz konusu Müslümanlar olduğunda geçersiz sayıldığını dile getirdi. Prof. Dr. Köse, “Cahiliye döneminin, şimdi küresel bir boyuta evrildiğini görüyoruz. Gazze bunun en aleni örneğ. Zulmün bu şekilde devam etmeyeceğini de söylemek isterim. Çünkü ilahi bir yasadır; tefsir kitaplarında da halk arasındaki sözlerde de vardır 'küfür ile âbad olunur ama zulüm ile âbad olunmaz'. Bu zulmün sonu elbette gelecek ama önemli olan bizim nerede durduğumuz. O yüzden bizler, elimizden geldiğince, imkânlar ölçüsünde her zaman Gazze’nin yanındayız. Bugün de bunun için buradayız” ifadelerini kullandı. Çağımızın Kâtip Çelebilere İhtiyacı Var 18 yaşındayken Pakistan’a gittiğinde, orada bir hocanın kendisine Hacı Halife’yi sormasıyla başlayan bir anekdot anlatan Gazeteci-Yazar Turan Kışlakçı, o zamanlar hiç duymadığı bu ismin Kâtip Çelebi’nin diğer adı olduğunu öğrendiğini belirterek, yıllar sonra İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin konuğu olmaktan duyduğu memnuniyeti paylaştı. Kâtip Çelebi’nin bütün eserlerini okuduğunu söyleyen Kışlakçı, “Batı, 2. Dünya Savaşından itibaren büyük bir çöküş yaşıyor. Yeni bir düşünce üretemediler. Dünyaya söyleyecek bir sözümüz olması için bizim Kâtip Çelebilere ihtiyacımız var. Kâtip Çelebi Üniversitesi’nden çıkıp dünyaya Keşfü’z-Zunûn, Mîzânü’l-Hakk gibi eserleri yazabilecek gençlere ihtiyacımız var. Sizler bunu yapabilirsiniz” dedi. Çağımızda bilginin değerinin kalmadığını belirten Kışlakçı, “Malumatfuruşluğun zirve yaptığı bir devirdeyiz, hele ki sosyal medyada. Çünkü bilgi yok. Bilginin olmadığı yerde bilgelik olmaz. Bilgeliğin olmadığı yerde de anlamsızlık olur” ifadelerini kullandı. Dünyada Gençlik Uyanışı Söz Konusu ABD’deki, Avrupa’daki ve Latin Amerika’daki bütün üniversitelerde gençlerin Gazze için sokaklara çıktığını belirten Kışlakçı, “ABD’de yapılan anketlerde gençlerin yüzde 90’ı Gazze’den yana fakat yaşlıların yüzde 45’i ya sessiz ya da İsrail’i destekliyor. Dünyada büyük bir gençlik uyanışı söz konusu. Statükoya meydan okuyan, var olanı değiştirmek isteyen gençler zulme, katliamlara sessiz kalmak istemiyor. Gazze’de yaşanan savaş değil, soykırım. Gazze 8 aydır havadan, karadan ve denizden bombalanıyor. 17 yıldır etrafı kuşatılmış durumda, kimsenin dışarı çıkmasına izin verilmiyor. Gazze, 30-40 yıldır katliamlarla boğuşuyor. Tarihte, hiçbir yerde bu kadar uzun bir kuşatma olmamıştır. İşte dünya gençlerinin isyan ettiği nokta bu. Dünya gençleri, ‘Gazze’de 40 bine yakın kadın ve çocuk öldürüldü, bunlara sessiz kalamayız’, diyorlar” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından Genç Düşünce Sanat ve Medeniyet Topluluğu üyesi Filistinli Rana Süleyman’ın “Kudüs ve Gazze” şiirini okumasıyla duygu dolu anlar yaşandı. -
20.05.2024
Süper Lig’e Galibiyetle Merhaba
Çeyrek Finaldeki Mersin Üniversitesi takımını yenerek süper lige çıkmayı garantileyen İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Erkek Basketbol Takımı, son maçından da galibiyetle ayrılarak üçüncü sırada Süper Lig’e merhaba dedi. Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu (TÜSF) tarafından Dicle Üniversitesinde düzenlenen müsabakalardaki son maçını TED Üniversitesi ile oynayan İKÇÜ’nün başarılı basketçileri, TED Üniversitesi takımını 68-49 yenerek rakibini geride bıraktı. 16 üniversite takımının mücadele ettiği müsabakalarda üst üste başarılı skorlarla adını süper lige yazdıran genç İKÇÜ’lüler turnuvadaki performansıyla dikkat çekti. Yılı başarılarla kapatan takım, İzmir’de düzenlenen Üniversitelerarası Basketbol Bölgesel Turnuvasını da 2’nci olarak tamamlayarak yükselme grubunda mücadele etmeye hak kazanmıştı. Gazi Üniversitesi ve Doğuş Üniversitesinin ardından üçüncü olarak grup maçlarını tamamlayarak tarihinde bir ilki gerçekleştiren İKÇÜ oyuncuları, gelecek sezon Süper Lig’de mücadele edecek. Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru ile Taşkın Toprak’ın antrenörlüğünde, Volkan Aktaş’ın yardımcı antrenörlüğünde çalışan yaptığı basketbol takımı: Ege Gezer, Efe Yüzat, Doğukan İşnel, Deniz Ufuk Yamansavcı, Ege Cem Sun, Ege Oktay, Egehan Yiğit Altuntaş, Berkan Silindir, Berkin Şengül, Mehmet Güner, İsmail Kerim Şengöz, Veli Bahadır Can, Yiğit Güner Çelikten ve Berke Tutar’dan oluşuyor. -
07.05.2024
İKÇÜ’de Profesörlük Berat Takdimi ve Biniş Giyme Töreni Yapıldı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce ikincisi düzenlenen törenle profesörlere berat takdim edildi. Doçent kadrosuna atanmaya hak kazanan öğretim üyeleri ve akademik kariyerinde yükselme yaşayan akademik personele binişleri giydirildi. Tören,Sanat ve Tasarım Fakültesi öğretim üyeleri Prof.Dr. Ömer Özden, Doç. Dr. Serkan Çelik, Doç.Dr. Mücahit Yalçın Öztüfekçi, Doç.Dr. Cem Çırak ile yüksek lisans öğrencisi Eda Özay Narlıoğlu’nun solistliğinde sunulan müzik dinletisi ile başladı. Gurur Kaynağımızsınız Programın açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ için gurur günü yaşandığını belirterek 2010 yılında kurulan bir üniversite olarak gelinen noktada bilimsel alanda başarılı çalışmalara imza atan akademik kadronun payının büyük olduğunu söyledi. Rektör Prof. Dr. Köse, “Bugün bu salonu dolduran sizin gibi akademik alanda başarılarını ispat etmiş olan hocalarımızla birlikte olmanın verdiği gururu ve mutluluğu yaşıyoruz. Biz, genç bir üniversiteyiz. Bu genç üniversite, İzmir gibi bir üniversite şehrinde, böylesine güzel bir şehirde; hem ülkemizin bilimsel anlamda arayışlarına değerli katkılar sağladığı için hem de evrensel bilgi üreten kurum olarak bu alanda dünyaya küresel anlamda çok kıymetli katkılar sağladığı için ve tüm bunların sizlerin emekleri sayesinde yapıldığı için hakikatten son derece mutluyum” dedi. Hiç Kimseyi Ötekileştirmeden 'Biz' Ruhuyla Çalışıyoruz Üniversitelerin bilginin sadece üretildiği değil, aynı zamanda hayatlara dokunduğu, insanlığın refahına katkı sunduğu kurumlar olduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Köse, güçlü bir Türkiye’nin temelinde bilgiyle, bilimle atılan adımların temel unsur olduğunu kaydetti. Bu noktada bilim insanlarının üstlendiği misyonunu önemine değinen Rektör Prof. Dr. Köse, “Bilimsel düşünme gücüne sahip ve sorumlu kuşaklar yetiştirme görevini üstlenen bizler, bilimle, teknolojiyle barışık, kendi tarihini ve kültürünü özümsemiş, yeniliklere açık nesillerin yetişmesinde söz sahibiyiz. Geçmişle gelecek arasında bağ kurup topluma köprü olan kurumlar olmanın sorumluluğuyla biz oldukça, ötekileştirmedikçe ülkemiz daha güçlü temellerde yükselmeye devam edecektir. Biz akademik anlamda yapılacak çalışmalarda huzurla çalışılmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. Bunu hem kurum kimliği hem aidiyet oluşması açısından çok değerli bir duruş olarak gördüğümü ifade etmek istiyorum. Rektör olarak atandığımda ilk olarak ulaşılabilir olduğumu söyledim ve bu zamana kadar hep ulaşılabilir bir yönetici olmaya gayret gösterdim. Akademik ve idari huzur için bizim her zaman sizlere kapımız açık. Samimi olarak aile ortamı içerisinde bu ülkeye, bu millete katkı yapma gayretini hep birlikte göstermeye devam edeceğiz. Tüm öğretim üyelerimize akademik yaşamlarında başarılar diliyorum” şeklinde konuştu. Tören, akademik kadroda yükselen 89 profesör, 56 doçent ve 25 doktora öğretim üyesinin protokol tarafından binişlerinin giydirilmesi ile tamamlandı. -
07.05.2024
Başarılı Akademisyenlerin Gurur Günü
Yaptıkları bilimsel faaliyetlerle İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin (İKÇÜ) isminin üst basamaklara taşınmasında büyük emekleri olan akademisyenler düzenlenen törenle ödüllendirildi. Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce yapılan törende, 2022- 2023 yıllarında TÜBA-GEBİP Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanları Ödülü kazanan İKÇÜ’lü akademisyenlere, 2021, 2022, ve 2023 yıllarında fakülte bazında en yüksek akademik teşvik puanı alan akademisyenlere, TÜBİTAK 2209 A ve B kategorilerinde kabul gören projelerin akademik danışmanlarına teşekkür ve başarı belgeleri takdim edildi. Tören, Sanat ve Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü akademisyenleri Prof. Dr. Ömer Özden, Doç. Dr. Serkan Çelik, Doç. Dr. Cem Çırak, yüksek lisans öğrencisi Safiye Çayhan’ın enstrümanlarda yer aldığı Emine Başateş’in solistliğinde sunulan müzik dinletisi ile başladı. Başarılarınızla Övünüyoruz Programın açış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, imza attıkları bilimsel çalışmalarla İKÇÜ’nün ismini üst sıralara yazdıran akademisyenleri tebrik etti. Akademik teşvik törenlerinde, yaptıkları çalışmalarla İKÇÜ’yü gururlandıran bilim insanlarıyla ile bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti paylaşan Rektör Prof. Dr. Köse, “İKÇÜ’nün her geçen yıl başarı ivmesiyle büyüyen İzmir’in önemli bir bilim yuvası olmasında emeği geçen çalışma arkadaşlarımızın başarılarıyla övünüyoruz ve başarılarının artarak devam etmesi dileğini hep birlikte paylaşıyoruz. Günümüzde üretilen bilgi, direkt veya dolaylı bir şekilde topluma, sosyal yaşama dokunmuyorsa, ekonomiye yansımıyorsa fazla bir değeri kalmıyor. Burada, bilgiyi topluma kazandıran, gençlerimizin yarınlarına değer katan akademisyenlerimizin başarı ile taçlandırıldığı somut bir paydayı paylaşıyoruz” dedi. Marifetin İltifata Tabi Olduğunun Farkındayız Son dönemde açıklanan sıralamalarda kısmi bir gerileme olduğunu hatırlatan Rektör Köse, tekrar yükseliş ivmesi için çalışma başlattıklarını, bu kapsamda geliştirilmesi gereken alanları saptadıklarını söyledi. TÜBA ve TÜBİTAK tarafından verilen ödülleri kazanan İKÇÜ’lü sayısının da artması gerektiğini hatırlatan Rektör Köse “Biz üniversite olarak genç bir üniversiteyiz, ama iyi bir üniversiteyiz. Birlikte ve huzur içinde çalıştığımızda daha büyük başarılara ulaşacağımızı biliyoruz. Böyle bir iklimin sürdürülebilirliği noktasında yönetim olarak gerekli adımları atıyor, gelişmeleri ve kaynakları sürekli gözden geçiriyoruz. Bu noktada gerek TÜBİTAK projelerinde gerekse de öğrenci projelerinde daha iyi çalışmalar yapabilecek potansiyelimizin olduğunu biliyorum. İyiden daha fazlasına, en iyiye ulaşmak için daha fazla çalışmamız gerektiğini özellikle vurgulamak istiyorum. İKÇÜ ailesinin fertleri olarak bilim dünyasına değer katacak çalışmalara imza atmaya devam etmeliyiz ve edeceğimize inanıyorum. İleriki yıllarda akademik teşvik sayılarının daha da arttığı, bilimsel faaliyetlerimizin ivme kazandığı tabloları paylaşma inancımı hassaten ifade etmek istiyorum. Marifetin iltifata tabi olduğunun farkındayız ve pandemi ve deprem nedeniyle ertelediğimiz bu süreçte marifetli akademisyenlerimizi ödüllendirmeye kaldığımız yerden devam ediyoruz. Başta TÜBA’dan ödül alan üstün performans gösteren mesai arkadaşlarım olmak üzere, TÜBİTAK 2209 A ve B kategorilerinde kabul gören projelerin akademik danışmanlarını ve akademik teşvikte yüksek puan elde eden tüm öğretim elemanlarımızı kutluyor, her birinize şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu. Tören, başarılarıyla İKÇÜ’yü gururlandıran akademisyenlere protokol tarafından belgelerinin takdim edilmesiyle son buldu. -
06.05.2024
Filede Rektörlük Takımı Damgası
Rektörlük Kupası Müsabakalarında Voleybol Turnuvasının şampiyonu belli oldu. Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığının geleneksel olarak düzenlediği, akademik ve idari personeli ile öğrenciler tarafından oluşturulan takımların mücadele ettiği ve bireysel performansların sergilendiği Rektörlük Kupasında, Voleybol Turnuvasının final karşılaşması oynandı. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yasin Bulduklu ve Prof. Dr. Muhsin Akbaş ile Genel Sekreter Nuretdin Memur, Genel Sekreter Yardımcısı M. Enes Uzun, Uluslararası Projeler ve Erasmus Koordinatörü Doç. Dr. Mehmet Emin Bakay, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğr. Gör. Nedim Burak Yıldırım, İKÇÜ Sosyal Tesisler İktisadi İşletmesi Müdürü Ömer Coşgun, Genel Sekreterlik Şube Müdürü Abdullah Görkem Ünal ve Bilgi İşlem Daire Başkanlığı Teknik Personeli Rıdvan Özcan’dan oluşan Rektörlük Takımı, Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru’nun kaptanı olduğu SKS idari personelinden oluşan takımını 3-0 mağlup ederek Voleybol Turnuvasının şampiyonu oldu. Rektörlük Takımı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut’un da takip ettiği final maçını 25-13; 25-21 ve 25-22’lik setlerle kazandı. -
03.05.2024
Prof. Dr. Bulduklu'ya Tebrik
2022- 2023 akademik yılında profesörlük kadrosuna atanan, düzenlenen törenle biniş giyen Kurumsal İletişim Koordinatörümüz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu’ya koordinatörlük ailesi olarak akademik yaşamında başarılar diliyoruz. -
26.04.2024
İKÇÜ Akredite Oldu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) 2023 yılı itibariyle Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Kurumsal Akreditasyon Programına (KAP) dahil olmasıyla birlikte başlayan süreci başarıyla tamamladı. YÖKAK Değerlendirme Takımı tarafından yapılan ön ziyaret, saha ziyaretleri ve yüz yüze ziyaretler neticesinde incelenen bilgi, belge ve raporlar doğrultusunda, İKÇÜ 2 yıl süre ile Akreditasyon almaya hak kazandı. Kurumsal akreditasyon belgesi, Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ile YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Prof. Dr. Ümit Kocabıçak tarafından Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’ye takdim edildi. Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi ev sahipliğinde başlayan “2024 YÖKAK Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon” konferansı programında, belge almaya hak kazanan üniversitelerin rektörlerinin de katıldığı törende, İKÇÜ Kalite Koordinatörü Doç. Dr. Funda İfakat Tengiz, Koordinatör Yardımcıları Doç. Dr. Onur Karadal ve Dr. Öğr. Üyesi Halil Koyu da yer aldı. Ekip Ruhu İçinde Çaba Gösterdik Belgeyi; tüm akademik, idari personel ve tüm paydaşlar adına aldığını ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, YÖKAK’la koordineli şekilde yürütülen akredite çalışmalarının başarıyla sonuçlanmasının heyecanını yaşadıklarını kaydetti. Prof. Dr. Köse, “Kalite güvencesi süreçleri tüm birimlerin sahiplendiği ve sorumlusu olduğu kurumsal bir döngüyü ifade ediyor. Ekip olarak 2023 Eylül ayından bu yana yoğun bir tempo içinde çalışmalarımızı hızlandırmıştık. Geçtiğimiz tüm aşamalarda, ön ziyaret, saha ziyaretleri ve yüz yüze ziyaretlerde ekip ruhu içinde çaba gösterdik. Süreçte, bizleri yalnız bırakmayan tüm akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimize ayrıca tüm kamu kurum ve kuruluşlarımız ile özel sektör temsilcilerimize şükranlarımı sunuyorum” şeklinde duygularını paylaştı. Hedef “Tam Akredite” Bundan sonraki hedefin “Tam Akredite” edilmiş bir kurum olmak olduğunun altını çizen Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda YÖKAK tarafından kurumsal akreditasyon verilen yükseköğretim kurumlarının bilgilerinin paylaşıldığını hatırlatarak; belgenin öğrenciler için de önemli bir ölçüt olduğunu söyledi. Prof. Dr. Köse, “Bu belge bize İKÇÜ’nün faaliyet alanlarında hedeflerine ulaşmayı sağlayacak mekanizmaları oluşturduğunun, kalite sistemlerini izlediğinin ve iyileştirdiğinin, paydaşlarının katılımını önemsediğinin, eğitim ve öğretim, araştırma ve geliştirme ile toplumsal katkı faaliyetlerini titizlikle takip ettiğinin bir tescili oldu. Elbette ki karşılanması beklenen kriterlerimiz var. Kısmi olarak yol aldığımız akredite yolculuğumuzda kriterlerin tam sağlanması adına çalışırken; verimli şekilde işleyen tüm döngülerimizi de sürekli iyileştirme ilkesiyle takip etmeye, daha iyiye ulaşmak için aralıksız çalışmaya devam edeceğiz. Sürecin yürütülmesini en başından itibaren titizlikle takip eden, İKÇÜ’nün bu stratejik amacına ulaşmasında katkıları olan değerli akademik ve idari personelimize kalbi şükranlarımı sunuyorum" dedi.
Toplam 197
Okunma Sayısına Göre Haberler :::
-
7 kez okundu
Prof. Dr. Bulduklu'ya Tebrik
2022- 2023 akademik yılında profesörlük kadrosuna atanan, düzenlenen törenle biniş giyen Kurumsal İletişim Koordinatörümüz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu’ya koordinatörlük ailesi olarak akademik yaşamında başarılar diliyoruz. -
7 kez okundu
Öğrenci Topluluklarımızın Aktif Olması Şart
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sağlık ve Kültür Daire Başkanlığı 2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı Öğrenci Toplulukları Toplantısı Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu’nun başkanlığında yapıldı. Engelsiz Üniversite Koordinatörü ve Sosyal Sorumluluk Projeleri Sorumlusu Doç. Dr. Melike Tekindal, Genel Sekreter Nuretdin Memur, Sağlık Kültür ve Spor (SKS) Daire Başkanı Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru, SKS Kültür Birimi Sorumlusu Tuğçe Yılmaz’ın da hazır bulunduğu toplantıda Prof. Dr. Bulduklu, öğrenci toplulukları danışmanları ve temsilcileri ile görüşerek faaliyetlerini içeren sunumlarını izledi. Öğrenme Sadece Sınıfta Kalmaz Topluluk faaliyetleri içinde yer almanın kıymetli olduğunu aktaran Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, yönetim olarak tek isteklerinin toplulukların üniversite mevzuatına uygun şekilde aktif tutulmaları olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Bulduklu, "Öğrenme sadece sınıfta kalmaz, kalmamalı da. Topluluklar, hedef belirleme, plan yapma, plana uyma, sorumluluk alma, organize şekilde hareket etme ve problemlere pratik çözümler üretme gibi hem öğrencilik hayatınıza hem de gelecekteki mesleklerinize katkı sunacak alışkanlıklar kazandırmaya vesile oluyor. Topluluklar sayesinde sektörünüzdeki işletmeleri yakından tanırken, alanının profesyonellerini de konferanslar düzenleyerek ağırlama şansını elde ediyorsunuz. Topluluklarımız ayrıca üst sınıflardan tecrübe edinme, alt sınıflardaki arkadaşlarınıza tecrübe aktarma, güzel dostluklar kurma platformlarıdır. Bu platformlardan azami ölçüde faydalanın” dedi. Topluluklarımız Aktif Olmalı Topluluk üyelerinden beklentilerinin faaliyetlerini UBYS sistemi üzerinden yürütmek olduğunu ifade eden Prof. Dr. Bulduklu, yapılması planlanan etkinliklerin belirtilen süreç içinde sisteme girilmediği takdirde resmi olarak ele alınamadığını vurguladı. Sistemsel veri girişi noktasında akademik danışmanlara ve topluluk yöneticilerine çok büyük görev düştüğünü kaydeden Prof. Dr. Bulduklu, ”Etkinlik girişi yapmazsanız faaliyeti yapamamış, dolayısıyla SKS’den destek beklediğiniz alanlardan faydalanamamış oluyorsunuz. Biz SKS bünyesindeki tüm topluluklarımızın etkinliklerini UBYS üzerinden yakından takip ediyoruz. Bu sayede lokasyon, ulaşım, misafir ağırlama, teknik destek gibi birçok alanda faaliyetlerin içerisinde yer alıyoruz. Elimizden geldiğince tüm personelimizce seferber olduğumuz faaliyetlerinizin öncesini ve sonrasını, tarihi geçen, kapatılmayan etkinliklerinizi lütfen UBYS üzerinden takip edin. Topluluklarımızın aktif olarak kalabilmesi için faaliyetlerinizi resmileştirin, bayrağı teslim edeceğiniz öğrenci arkadaşlarınıza da kolaylık sağlayın” diye konuştu. Toplantıda açılması planlanan toplulukların başvuruları ile aktif olmayan toplulukların durumları incelendi. Ayrıca 55 topluluğun yer aldığı SKS bünyesine 10 yeni topluluğun daha katılması kararlaştırıldı. -
7 kez okundu
İAOSB’ye Meslek Yüksekokulu Müjdesi
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından düzenlenen, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ev sahipliğinde yapılan “2030’a Doğru Türk Yükseköğretim Vizyonu" toplantısına katılan Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’ni (İAOSB) ziyaret ederek onuruna verilen akşam yemeğine katıldı. İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse’nin refakatinde, İAOSB Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Karace tarafından karşılanan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’a, YÖK Yürütme Kurulu Üyeleri Prof. Dr. Erol Arcaklıoğlu, Prof. Dr. Naci Gündoğan ile Prof. Dr. Hüseyin Karaman, Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak, İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, farklı üniversitelerden rektörler, rektör yardımcıları ve üniversitelerden akademisyenler ile İAOSB Yönetim Kurulu üyeleri eşlik etti. Sanayi ile İş Birliklerini Önceliyoruz Meslek yüksekokullarının organize sanayi bölgelerinde konumlandırılmasının önemini vurgulayan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar "Üniversite-Sanayi Eğitimi Projesi” ile öğrencilerin sanayinin kendine özgü atmosferi içinde yetişmelerine destek sağladıklarını aktardı. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, OSB’lerde kurulan MYO’lara verilen eğitim desteği kapsamında gerçekleştirilecek uygulamalar ile meslek yüksekokulu mezunlarının bilgi, beceri ve yetkinliklerinin sanayi ve iş dünyasının ihtiyaçları doğrultusunda geliştirilmesi, buna bağlı olarak istihdamlarının artırılması, iş piyasasını tanımaları ve üniversite-sanayi iş birliğinin güçlendirilmesini öncelediklerini söyledi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, “Bu anlamda İAOSB’ye açılacak bir MYO’nun YÖK vizyonuna önemli katkıları olacaktır. Üniversite-sanayi iş birlikleri sayesinde sanayinin kendine özgü atmosferi içinde yetişen mezun gençlerimizin bulundukları OSB'de istihdam edilmesinde ve bilhassa ekonominin ihtiyaç duyduğu nitelikli ara eleman ihtiyacının karşılanmasında önemli roller oynayabileceğini düşünüyoruz. Yükseköğretim Kurulu olarak gelişen teknolojilere yönelik ihtiyaç duyulan yetkinlikleri uygulamalı çalışmalarla geliştirmek için iş dünyası ile iç içe bir eğitim modelinin geliştirilmesi, iş dünyasının üniversite içine dahil edilmesi, firma ve üniversitelerin karşılıklı olarak gelişimlerine katkıda bulunulmasını her platformda destekliyoruz. Ülkemizin sahip olduğu iktisadi, sosyal ve beşerî sermayenin gelişmesine katkı sağlama kararlılığındayız. Tüm paydaşlar olarak; dünyada rekabet gücü ve görünürlüğü yüksek, yeniliğe açık, kaliteli, istihdamı destekleyen, erişilebilir, kapsayıcı, dijitalleşmeyi ve uluslararasılaşmayı başarmış bir yükseköğretim sistemini hayata geçirmek hepimizin ülkemize ve milletimize karşı sorumluluğumuzdur. Bunları gerçekleştirmek için birlikte ve daha çok çalışmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu. Gençlerimiz Türkiye Yüzyılının Mimarları Olacak İAOSB- İKÇÜ arasında uzun yıllara dayanan başarılı iş birliklerinin güçlenerek devam ettiğine işaret eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse de yakın zamanda bölge iş insanlarının taleplerine yönelik bir yol haritası oluşturulduğunu aktardı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Türkiye’de en yüksek istihdamı sağlayan ilk 10 OSB arasında yer alan, 22 farklı sektöre yönelik üretim gerçekleştiren İAOSB’nin 600’ü aşkın üyesiyle akademiden beklentilerini içeren bir ön izleme analizi yaptık. Geleceğin mühendislerini, teknisyenlerini ve uzmanlarını yetiştirirken sanayinin gerçeklerini göz önüne almalıyız. Akademik çalışmaların ve araştırmaların sanayide somut ürünlere, ticari değer taşıyan fikirlere dönüşmesi ülkenin stratejik hedefleri açısından son derece önemli. Kurulmasını son derece arzu ettiğimiz MYO’muzu bu veriler ışığında inşa edeceğiz. Üniversitelerin teorik, sanayinin ise pratik bilgi ve deneyimlerini bir araya getirerek daha fazla verimlilik ve üretkenlik harcıyla kurulu, öğrencilerimizin yarınlarını garantiye alacak bir adımı daha atmanın heyecanı içindeyiz. Üniversite olarak yerli ve özgün, teknoloji geliştiren, teknoloji üreten ülkemize katkı sağlamak için, öğrencilerimizin başarısını önceleyen bir yaklaşımla istihdam odaklı projelerin içinde yer alıyoruz. Yükseköğretim Kurulumuzun bizlerin önünü açan vizyonu ve teşvikleri doğrultusunda, üniversite-sanayi iş birliği kültürüne yönelik atılan örnek adımlarımız neticesinde; en büyük kıymetlimiz olan gençlerimizin, araştıran, keşfeden, çözüm üreten enerjisi ve üretkenliğiyle Türkiye Yüzyılının mimarları olacağının bilincindeyiz” dedi. İş Garantili Meslek Yüksekokulu İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Karace, “Sizleri İzmir’in kalbinde, sanayimizin üretim üssü olan organize sanayi bölgemizde ağırlamaktan büyük bir mutluluk ve onur duyuyoruz” diyerek konuşmasına başladı. Üniversite-sanayi iş birliğinin ülkenin ekonomik kalkınması ve teknolojik ilerlemesi için hayati bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Başkan Cenk Karace, İAOSB’nin sınır komşusu İKÇÜ ile kurulan yakın iş birliklerinden duydukları memnuniyeti paylaştı. Meslek yüksekokullarının organize sanayi bölgeleri içerisinde konumlandırılması adına İKÇÜ ile büyük bir iş birliği adımı daha atma arifesinde olduklarını paylaşan İAOSB Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Karace, “Yönetim Kurulu toplantısında bu konu gündemimizde. İnşallah büyük iş birliği içinde yer aldığımız İKÇÜ ile meslek yüksek okulu oluşturma projemizi hayata geçireceğiz. Bölgemize ve eğitim camiamıza çok önemli bir eser katacağız. Yetişen gençlerimiz buradaki 610 fabrikada veya başka yerlerdeki sanayinin hizmetine kazandıracağız. Bu adım, gençlerimizin mezun olduklarında sanayinin ihtiyaç duyduğu nitelikli iş gücü olarak hayata atılmalarını kolaylaştıracaktır. Ayrıca, teorik eğitim ile pratik becerilerin bir arada sunulması sayesinde iş dünyasının talep ettiği yetkinliklere sahip mezunlar yetişecektir” dedi. Toplantı sonrasında Başkan Cenk Karace YÖK Başkanı Prof.Dr. Erol Özvar’a İAOSB Vakfı Kadınlar Kulübü tarafından özel olarak tasarlanan el yapımı hediyeyi takdim etti. -
7 kez okundu
İKÇÜ 7 Pilot Üniversite Arasında
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Turizm Fakültesinin her yıl düzenlediği Kariyer Günleri etkinliğinin 9’uncusu yoğun bir katılımla gerçekleşti. Sektör temsilcileri ile öğrencileri buluşturan, her yıl daha yoğun bir katılımla düzenlenerek geleneksel hale gelen Kariyer Günleri, Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonu fuaye alanında yapıldı.Onlarca firmanın stant açtığı kariyer buluşmasına, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emre Güler, Genel Sekreter Nurettin Memur, dekanlar, akademisyenler, sektör temsilcileri ile çok sayıda öğrenci katıldı. Önemli Bir Boşluğu Dolduruyor Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, “Bugün, bizler için önemli bir gün. Turizm Fakültesi, üniversitemizin gerçekten en güçlü fakültelerinden bir tanesi. Gelenekselleşen Turizm Fakültesi Kariyer Günlerine her geçen yıl hem sektörün ilgisinin arttığını hem de gençlerin ilgisinin yoğunlaştığını görebiliyorum. Öğrencilerimizin gerek staj gerekse öğrenim hayatı sonrası kariyer takiplerinde Kariyer Gününün çok olumlu ve güzel dönüşleri olduğunu takip edebiliyoruz. Bundan ayrıca memnuniyet duyuyorum. Öğrencilerimizin etkinlikten maksimum düzeyde faydalanacaklarını, sektör temsilcilerinin de aynı şekilde taleplerini ifade etme imkânı bulacaklarını, belki ihtiyaçları noktasında önemli bağlantılar kurabileceklerini düşünüyorum. Sadece Turizm Fakültesi öğrencilerimizin değil, üniversitemizin diğer birimlerindeki öğrencilerin de kendilerini tanıtma ve sektör temsilcilerinin ihtiyaçlarının karşılanması noktasında, etkinliğin önemli bir boşluğu doldurduğu kanaatindeyim. Bu açıdan da gerçekten çok önemli bir etkinlik. Etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere ve sektör temsilcilerine çok teşekkür ediyorum. Faydalı bir gün olmasını temenni ediyorum” diye konuştu. 7 Pilot Üniversiteden Biriyiz Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emre Güler ise, Turizm Fakültesi tarafından 9’uncusu düzenlenen ve gelenekselleşen Kariyer Günü etkinliğinin Ege Bölgesinde ve İzmir’de turizm alanında düzenlenen en büyük kariyer günlerinden bir tanesi olduğunun altını çizdi. Kariyer Günü etkinliklerinin düzenlenmesinde sektör temsilcilerinin payının çok büyük olduğunu ifade eden Prof. Dr. Güler, ilerleyen aşamalarda diğer üniversitelerle birlikte ortak bir çatı altında büyük bir kariyer günü veya haftası düzenlemeyi hedeflediklerini açıkladı. Yükseköğretim Kurulu ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında yükseköğretim ile turizm sektörünü bir araya getiren iş birliği protokolü çerçevesinde İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin pilot olarak belirlenen 7 üniversiteden biri olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Güler, “Protokolle, pilot olarak seçilen üniversitelerin Turizm İşletmeciliği ile Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümlerinin uygulama odaklı eğitim yaklaşımlarıyla desteklenmesi yönünde çalışmalar yapılıyor. Akademi ile birlikte sektörün de katkılarıyla gerçekleşen bu çalışmalarla öğrencilerimizin daha aktif, daha dinamik ve daha bilgili bir şekilde sahada olmalarını bekliyoruz. Etkinliğin düzenlenmesinde bizi destekleyen başta Rektör Prof. Dr. Saffet Köse olmak üzere üniversite üst yönetimine ve katılımlarınız için siz değerli sektör temsilcilerine de ayrı ayrı teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı. Açılış konuşmalarının ardından Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş ile Turizm Fakültesi Prof. Dr. Mehmet Emre Güler etkinliğe katılan firmaların stantlarını ziyaret etti. -
6 kez okundu
Filede Rektörlük Takımı Damgası
Rektörlük Kupası Müsabakalarında Voleybol Turnuvasının şampiyonu belli oldu. Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığının geleneksel olarak düzenlediği, akademik ve idari personeli ile öğrenciler tarafından oluşturulan takımların mücadele ettiği ve bireysel performansların sergilendiği Rektörlük Kupasında, Voleybol Turnuvasının final karşılaşması oynandı. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Yasin Bulduklu ve Prof. Dr. Muhsin Akbaş ile Genel Sekreter Nuretdin Memur, Genel Sekreter Yardımcısı M. Enes Uzun, Uluslararası Projeler ve Erasmus Koordinatörü Doç. Dr. Mehmet Emin Bakay, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğr. Gör. Nedim Burak Yıldırım, İKÇÜ Sosyal Tesisler İktisadi İşletmesi Müdürü Ömer Coşgun, Genel Sekreterlik Şube Müdürü Abdullah Görkem Ünal ve Bilgi İşlem Daire Başkanlığı Teknik Personeli Rıdvan Özcan’dan oluşan Rektörlük Takımı, Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru’nun kaptanı olduğu SKS idari personelinden oluşan takımını 3-0 mağlup ederek Voleybol Turnuvasının şampiyonu oldu. Rektörlük Takımı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut’un da takip ettiği final maçını 25-13; 25-21 ve 25-22’lik setlerle kazandı. -
6 kez okundu
İKÇÜFEST’24 Başladı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığınca düzenlenen 7’nci Bahar Şenliği İKÇÜ FEST 2024 büyük bir coşkuyla başladı. Öğrenci Konseyi Başkanlığı ile Öğrenci toplulukları, festival komisyonunca koordine edilen festivalin açılışı Büyükşehir Belediyesi Bandosunun çaldığı müzik eşliğinde yapılan kortej yürüyüşü ile başladı. Rektörlük Binası önünde başlayan yürüyüşe, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gülten Kavak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Derya Özer Kaya, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar, Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Derya Eşen, Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zeynep Şenyiğit, Genel Sekreter Yardımcısı Enes Uzun, SKS Daire Başkanı Dr. Yeliz Doğru, Öğrenci Konseyi Başkanı Berkay Sırakaya, akademik, idari personel ile öğrenci toplulukları katıldı..Şenlik alanında son bulan kortej yürüyüşü, açılış töreni ile devam etti. İKÇÜ FEST 2024’ün Tadını Çıkarma Zamanıı Şenliği başlatan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, dopdolu bir programla birbirinden renkli etkinlik ve konserler eşliğinde 3 gün sürecek İKÇÜ FEST 2024’ün güzel geçmesi temennisinde bulundu. Kurum kültürü ve aidiyetin bu gibi programların gelenekselleşmesiyle daha da güçlendiğini ifade eden Prof. Dr. Bulduklu, “Bu gibi özel etkinliklere, değerli öğrencilerimiz ile akademik ve idari personelimizin katılımı bizim için çok önemli ve değerli. En son 2022 yılında festivalde bir araya gelmiştik. Geçtiğimiz yıl ülkemizin yaşadığı asrın felaketi ile derinden yaralandık. Bu yıl güzel temennilerimizle sağlıkla bir aradayız. Üniversite, dersler, sınavlar derken epeyce yoruldunuz. Şimdi tüm İKÇÜ olarak bir araya gelme, İKÇÜ FEST 2024’ün tadını çıkarma zamanı. Tiyatro oyunları, sergiler, gösteriler, yarışmalar ile kültür ve sanatı bütünleştirdiğimiz sosyal etkinliklerimizin eşliğinde tüm öğrencilerimize iyi eğlenceler diliyorum” dedi. Öğrenci Konseyi Başkanı Berkay Sırakaya da İKÇÜ yönetimi, SKS Daire Başkanlığından aldıkları desteklerle konsey ve öğrenci topluluklarının sinerjisiyle hazırlanan İKÇÜFEST’24 içeriğini sunmaktan oldukça mutlu olduklarını ifade ederek eğlenceli bir şenlik geçirilmesi temennisini paylaştı.. Konuşmaların ardından festival kapsamında SKS Daire Başkanlığınca personel ve öğrenciler arasında düzenlenen Rektörlük Turnuvasında dereceye giren takımlara ve sporculara ödülleri Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu tarafından takdim edildi. İKÇÜFEST’24’ün İlk Gününe “Varsa Yoksa” Damgası Dopdolu bir programla birbirinden renkli etkinlik ve konserler eşliğinde 3 gün sürecek olan İKÇÜ FEST 2024’ün ilk günü Tiyatro Topluluğu tarafından sahnelenen “Küheylan” Oyunu Dans Topluluğu’nun gösterileri, Müzik Topluluğu “The Choir od Agony” Grubunun sahne performansı ve DJ Ferdi performansının ardından “Varsa Yoksa” Grubu Konseri ile devam etti. Etkinliklerde doyasıya eğlenen İKÇÜ’lü gençler, “Varsa Yoksa” Grubu konserine yoğun ilgi gösterdi. Final sınavları öncesi moral depolayan öğrenciler adeta müziğe doydu.Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, konserin sona ermesiyle birlikte “Varsa Yoksa” Grubuna plaket takdim etti. Rektörlük Kupasını Kimler Kazandı? Personel Voleybol Branşında 1. Rektörlük Takımı, 2. Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Takımı, 3. Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Takımı Personel Basketbol Branşında 1.Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Takımı, 2. Sağlık Bilimleri Fakültesi Takımı, 3.Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Takımı Personel Futsal Branşında 1. Sosyal Bilimler Enstitüsü Takımı, 2.Rektörlük Takımı, 3. Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Takımı Öğrenciler arası Voleybol Branşında 1.Diş Hekimliği Fakültesi Takımı, 2. Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Takımı, 3. Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğrenciler arası Basketbol Branşında 1.Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, 2. Eczacılık Fakültesi Takımı, 3. Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Takımı Öğrenciler arası Futsal Branşında 1. Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, 2. Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Takımı, 3. Eczacılık Fakültesi Takımı Personel Erkek Masa Tenisi Branşında 1. Rıza Şen, 2. Maksut Çetin, 3. Umut Ziya Koçak Personel Kadın Masa Tenisi Branşında 1. Eylem Aykurt, 2.Anıl Çobanoğlu, Dede, 3.Yeliz Doğru Öğrenciler arası Masa Tenisi Branşında 1. Erdal Develioğlu, 2. Fetullah Atalay, 3. Emre Berdi -
6 kez okundu
Gençlerin İstihdamına E-DATA Katkısı
Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Dairesi Başkanlığı’nın desteklenmeye değer bulduğu İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Empowerment of Disadvantaged Young Adults Through Data Analytics/ (E-DATA) projesi düzenlenen açılış programıyla başlatıldı. İKÇÜ Koordinatörlüğünde, İzmir Teknoloji ve Bilişim Derneği, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi, Türkiye İş Kurumu, İzmir Kalkınma Ajansı, Ege Bölgesi Sanayi Odası ile Uluslararası Akademisyenler Birliği ortaklığınca yürütülecek projede verilen eğitimlerle gençler geleceğin mesleği olan ‘Veri Analisti’ unvanına sahip olacak. Projede desteklenecek 80 kursiyerin katıldığı, Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda düzenlenen açılış programına, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Başsavcı Vekili Mustafa Balık, Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcısı Ali Rıza San, İKÇÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Süleyman Akbulut ve Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İzmir Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Melih Keleş, İzmir Teknoloji ve Bilişim Derneği Başkanı Şevket Akçay, İŞKUR İl Müdürlüğü Çiğli Hizmet Merkezi Şube Müdürü Funda Özsan merkez uzmanları Cemile Bingöl, Ahmet Özer, Bahrettin Hasret, Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi Bilgi İşlem Sorumlusu Fazıl Can Öztaş, Buca Belediyesi Ar-ge Müdürlüğünden Halime Gülcihan, Yaren Yurdakul, Güzelbahçe Belediyesinden Havva Selcan Ekşi, Buca Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğünden Zuhal Akbaba Aydemir, Karşıyaka Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğünden Açelya Doğan, Tülay Karaman, Proje Koordinatörü ve İstatistik, Danışmanlık, Ölçme ve Değerlendirme Uygulama ve Araştırma Merkezi (İKÇÜ İSMER) Müdürü Prof.Dr. Ferhan Elmalı, Koordinatör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Agah Tekindal, Proje Asistanı Zeynep Özel, çok sayıda eğitmen ile sosyal hizmet uzmanı katıldı. İKÇÜ’nün Topluma Katkı Hassasiyeti Açılışta katılımcılara seslenen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, İKÇÜ’nün topluma katkı misyonunun hayat bulduğu bir projeye daha imza atmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Üniversitelerin bulundukları coğrafyanın yanı sıra tüm insanlığın sorunlarına eğilen yapısına dikkat çeken Prof. Dr. Akbulut, “İKÇÜ yürütücülüğünde ‘Dezavantajlı Genç Yetişkinlerin Veri Yoluyla Güçlendirilmesi Analitik Eğitimi’ projesi bu düşünceyle hayata geçirilmiştir. Açılışını yaptığımız birçok kurum ve kuruluşumuzun destekleriyle yürüyecek projede hem beraber çalışma kültürünün örneğini sergiliyor hem de sivil hayata dokunmaya çalışıyoruz. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi olarak sanayi ile yakın iş birliği içinde çalışmaya devam ediyoruz ve toplumsal anlamda da önemli projeler üretiyoruz. Gençlerimize sunduğumuz fırsatlar, onların kariyer yolculuklarında önemli birer adım olacak ve istihdam edilebilirliklerini büyük ölçüde artıracaktır. Projemize katılan tüm gençlere başarılar diliyor, emek veren ve projeye paydaş olanlara şükranlarımı sunuyor ve siz değerli katılımcılara teşekkür ediyorum” diye konuştu. Geleceğin Mesleğine Sahip Olun Proje Koordinatörü Prof.Dr. Ferhan Elmalı da yaptığı bilgilendirme konuşmasında İzmir ilinde ikamet eden, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Fen Fakültesi, Matematik ve İstatistik bölümü lisans mezunu 23-29 yaş arası tüm gençleri eğitim projelerine davet etti. Eğitimlerin 512 saati teorik ve uzaktan eğitim, 240 saati ise yüz yüze ve iş yeri uygulamalı olduğunu aktaran Prof. Dr. Elmalı, “Toplam bütçesi 7,7 milyon Avro olan hibe programı ile geleceğin insana yakışır işleri yaklaşımı ile istihdam edilebilirlik ve istihdamı artırmak hedeflenmiştir. Hibe programı kapsamında yaklaşık 250 proje teklifi gelmiş ve bu projelerin 33’ü fonlanmaya değer bulunmuştur. Bu 33 projeden biri şu an açılışını yaptığımız E-DATA Projesi’dir. 21. yüzyıl becerilerine dayalı eğitim yoluyla İzmir'de istihdam edilebilirliği ve istihdamı artırmak amaçlanmaktadıır. Gençlerimiz alacakları eğitimlerin sonunda, insan kaynakları, finans, pazarlama, enerji verimliliği ve yenilik gibi konularda veriye dayalı çözümler sunabilecek seviyeye ulaşacaklardır. Almanya teknik gezi ödüllü ve cep harçlığı ödemeli sertifikalı veri analitiği eğitimleri ile gençlerimiz geleceğin mesleğine sahip olacaklar” dedi. Proje tanıtım filmi gösteriminin ardından Proje Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Agâh Tekindal’ın moderatörlüğünde ortak kurum temsilcilerinin katıldığı bilgilendirme oturumuna geçildi. Projede Olmanın Gururunu Yaşıyoruz Bilgi ve bilgi teknolojilerinin analiz edilmesi ve kullanılabilir hale getirilmesinin öneminden söz eden İzmir Teknoloji ve Bilim Derneği Başkanı Şevket Akçay, bilginin gelişmiş ülkelerin diğer ülkeleri sömürmeleri için en önemli güç haline geldiğini vurguladı. Türkiye’nin bu alanda yüksek standartlara sahip olmasının; ülkemizde veri işleme ve veriyi bilgi haline getirip sunma yetilerine sahip olan insanların ülke ekonomisini de kalkındıracağını dile getirdi. “Bu noktada, savunma sanayimizdeki gelişmeler gibi bu alanda da aynı gelişmeleri takip etmek zorundayız” diyen Akçay, İKÇÜ koordinatörlüğünde yürütülecek olan projeyi çok kıymetli bulduğunu ifade ederek, böyle bir organizasyonda bulunmanın gururunu yaşadığını belirtti. İŞKUR İl Müdürlüğü Çiğli İşkur Hizmet Merkezi Müdürü Funda Özsan ise teknolojik gelişmeleri yakından takip etmenin öneminden söz ederken, “Birçok meslekte değişiklikler meydana geliyor. Bazı iş arayanlarımızın bu konuda sıkıntılar yaşadıklarını görüyoruz. O yüzden bu projenin teknolojik anlamda yeni bir alan açmasının önemli olduğunu düşünüyorum. Katılımlarınız için teşekkür ederim” ifadelerini kullandı. İzmir Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi Bilgi İşlem Sorumlusu Fazıl Can Öztaş, veri analizi devriminin Sanayi Devrimi gibi bir olay olduğunu belirterek, Empowerment of Disadvantaged Young Adults Through Data Analytics/ (E-DATA) tarzı projelerin Türkiye’nin dünyadaki gelişmeleri kolayca yakalamasına katkı sunacağını vurguladı. Projeyle, bir iş gücü yaratılmasının bir parçası olmaktan gurur duyduklarını ifade eden Öztaş, projede emeği geçen herkese teşekkür etti. -
6 kez okundu
İKÇÜ’nün Erasmus Başarısı
Erasmus+ programının yükseköğretim kurumlarındaki etkisi ve fırsatları hakkında İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Uluslararası Projeler ve Erasmus Kurum Koordinatörlüğü tarafından “Erasmus+ Program Rehberi Tanıtım Toplantısı” düzenlendi. Programda İKÇÜ’nün Erasmus Projelerinde her geçen yıl yakaladığı başarı ivmesine dikkat çeken Uluslararası Projeler ve Erasmus Kurum Koordinatörü Doç. Dr. Mehmet Emin Bakay, “Önceki yılın rakamına göre projelere tahsis edilen hibe bütçemiz yüzde 80 arttı” açıklamasında bulundu. Erasmus+ projelerinin yönetimi konusunda bilgilerin paylaşıldığı programı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevtap Ünal, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gülten Kavak, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan, Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakkı Dereli, Dış İlişkiler Koordinatörü Prof. Dr. Ender Akan ile çok sayıda akademisyen takip etti. Uluslararası Arenada Yer Edineceksek Yolu Bu Projelerden Geçiyor 2025 yılı Erasmus Çağrı Rehberinin yayımlanmasıyla birlikte düzenlenen toplantının katılımcılara detaylı bir perspektif sunacağını kaydeden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, üniversite adına yürütülen projelerden duyduğu memnuniyeti ifade ederek her alanda dünya ile entegre bir eğitim anlayışını, araştırma ve kültürel paylaşım iklimini yaygınlaştırmak için çalıştıklarını söyledi. Uluslararası projelerde akademi dünyasında kurumlararası yapılan konsorsiyumların toplumları birbirine yakınlaştıran, küresel diplomasiyi güçlendiren yapılar olduğunu aktaran Prof. Dr. Bulduklu, “Erasmus+ programı kapsamındaki öğrenci ve personel değişim fırsatları, ikili anlaşmalar vasıtasıyla, öğrencilerin, öğretim üyelerinin ve idari personelin uluslararasılaşma faaliyetlerine katılması uluslararası bilgi ve bilim dünyasına hizmet eden aksiyonlardır. Akademik bilgi birikimimizi uluslararası düzeyde paylaşmak ve bu birikimi kültürel çeşitlilikle zenginleştirmek için Erasmus büyük bir fırsat. Erasmus projeleri aracılığıyla üniversiteler arası, farklı ülkelerden ortaklarımızla iş birliği yapmak, yenilikçi projeler üreterek kültürler arası köprüler kurmak, üniversitemizin uluslararası arenada görünürlüğünü arttırırken; ülkemizin dünya bilim sahnesindeki konumunu da güçlendirecektir. Uluslararası ve kültürler arası iletişimi geliştirmek bilimin kıtalararası paylaşımına da olanak sağlayacaktır. Uluslararası arenada bir yer edineceksek yolu bu projelerin yaygınlaşmasıyla olacaktır. Küresel araştırmalardaki görünürlüğümüzü arttırmanın İKÇÜ’nün hedeflerinde çok değerli bir yer tuttuğunu özellikle vurgulamak isterim. Farklı kültür, değerlerin paylaşımı toplumlar arasındaki dostluk, kardeşlik ve iş birliğinin geliştirilmesine güzide bir katkı sağlayacaktır” dedi. Artık Proje Ligini Yükseltmenin Zamanı “2025 Yılı Erasmus+ Teklif Çağrısı ve Program Rehberi Tanıtımı” başlıklı sunumuyla programa devam eden Uluslararası Projeler ve Erasmus Kurum Koordinatörü Doç. Dr. Mehmet Emin Bakay, İKÇÜ olarak son 4 yılda yakalanan başarı ivmesini devam ettirme gayretinde olduklarını aktardı. Rektör Prof. Dr. Köse nezdinde desteklerini esirgemeyen tüm yönetime teşekkürlerini ileten Doç. Dr. Bakay, “Önceki yılın rakamına göre projelerimize tahsis edilen hibe bütçelerimiz yüzde 80 arttı. Koordinatörlük olarak her yıl bir önceki yılın rakamlarını katbekat arttırarak elimizden geldiğinin en iyisini yapmaya çalıştık. Bize tahsis edilen hibe bütçelerimiz açısından iyi bir noktaya geldik. Biliyoruz ki nicelik değil nitelik önemli. Artık ligi yükseltmek gerekiyor. Horizon gibi yüksek bütçeli projelere odaklanmamız gerekiyor. Yürüttüğümüz çok sayıda iş birliği ortaklığı projelerimiz var. Horizon’da Sağlık Bilimleri Fakültesinden Gülşah hocamızın bir projesi var. Konsorsiyum hariç 14 tane AB ülkesiyle projemiz devam etmekte. Turizm fakültesinde gönderecek öğrenci bulamıyoruz. Tıp fakültemizde özel bir projemiz geçti. Diğer fakültelerimizden de özel projeler bekliyoruz” dedi. ESC Hareketlilik Müjdesi İKÇÜ’nün Avrupa Dayanışma Programında yer aldığının müjdesini veren Doç. Dr. Bakay, yapılan akreditasyon başvurusunun kabul edildiğini açıkladı. Koordinatör Doç. Dr. Bakay, “Gönüllülük, iş, staj ve dayanışma projelerini bünyesinde barındıran European Solidarity Corps-ESC’ye (Avrupa Dayanışma Programı) yaptığımız akreditasyon başvurusu kabul edildi. Üniversitemizin akreditasyon başvurusunun Ulusal Ajans tarafından tamamlandığının müjdesini de vermek istiyorum. Türkiye’de sayılı üniversitede olan sanırım 10 üniversiteden biri olduk. Ev sahibi kurum akreditasyonunu aldık. Önümüzdeki günlerde personel sayımızın iyileştirilmesiyle bu programı da aktif olarak kullanmaya başlayacağız” ifadelerini kullandı. Bakay’ın ardından Crowdhelix Proje Etki Yöneticisi Burcu Kiper, akademi ve iş dünyası arasında konsorsiyum oluşturmaya yardımcı olan iş birliği platformu ‘Crowdhelix’ hakkında ayrıntılı bir sunum yaptı. KA1 Hareketlilik Projeleri, KA2 (Kurum ve Kuruluşlar Arasında) Ortaklık Projeleri, merkezi projelerin tanıtımı ve başvuru süreçleri hakkında bilgilendirmelerin de yapıldığı programda, İKÇÜ adına başarılı projeler yürüten İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinden Doç. Dr. İrem Özgören Kınlı ile Tıp Fakültesinden Doç. Dr. Saliha Aksun katılımcılarla süreçlerde geçtikleri aşamalarla ilgili deneyimlerini paylaştı. -
6 kez okundu
Manisa İli Turizm Master Planı Arama Konferansı Düzenlendi
Manisa Valiliği himayesinde, Zafer Kalkınma Ajansı koordinasyonunda İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi yürütücülüğünde hazırlanmakta olan Manisa Turizm Master Planı arama konferansı Manisa Polisevi'nde yapıldı. Toplantıya Manisa Valisi Vahdettin Özkan, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Manisa İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Sudak, Soma Belediye Başkanı Sercan Okur, İKÇÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emre Güler, İKÇÜ Turizm Rehberliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Volkan Altıntaş ile Yaşar Üniversitesi İşletme Fakültesi Ekonomi Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Serpil Kahraman, yerel yöneticiler, sektör profesyonelleri ve akademisyenler katıldı. Açılışta konuşan Vali Vahdettin Özkan, Manisa’nın geliştirilmesi gereken alanlarının başında turizmin geldiğini söyledi. Vali Özkan: “Kentimizin çok önemli nitelikleri var. Öncelikle akla elbette şehzadeler şehri geliyor. Ama tarım, doğa, inanç turizmi açısından da çok zengin bir mirasa sahibiz. Turizm önemli bir ekonomik kaynak ama elbette başka getirileri de var. Bu çalışmalar bizlere yol göstermesi açısından son derece kıymetli. Burada üniversitelerimizin sorumluluğunda ortaya çıkacak bir yol haritası ile Manisa’mız turizmde hak ettiği yere gelecektir. Bu hususta biz de üzerimize düşen katkıyı vermeye hazırız” dedi. Çalışmanın yürütücülüğünü de yapan İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu ise güçlü bir kampanya ve belirli konulara odaklanma yoluyla Manisa’nın önemli bir destinasyon haline gelebileceğini vurguladı. Prof. Dr. Bulduklu: “Manisa, binlerce yıllık tarihi, zengin kültürel mirası, eşsiz doğal güzellikleri ve çeşitlilik sunan coğrafyasıyla aslında turizme ilişkin tüm gereklilikleri bünyesinde taşıyor. Burada önemli olan husus iyi bir medya stratejisi ve sürdürülebilir bir anlayışa konuya yaklaşmak. Biz de bu noktada Manisa’nın turizm hedeflerine katkıda bulunmak için kapsamlı bir turizm master planı hazırlıyoruz. Bu plan, Zafer Kalkınma Ajansı’nın destekleriyle ve ulusal kalkınma planlarımızla uyumlu bir şekilde ortaya çıkarılıyor. 2028 yılı Türkiye turizm hedeflerine hizmet edecek bir anlayışla konuya yaklaşıyoruz. Amacımız, Manisa’nın kültürel, tarihi ve doğal değerlerini koruma-kullanma dengesi içinde geliştirerek, turizmden aldığı payı artırmak ve şehrimizi ulusal ve uluslararası arenada güçlü bir destinasyon haline getirmektir. Önemli bir ekibimiz var ve çok emek veriyorlar. Ben başta Valiliğimiz ve Zafer Kalkınma Ajansı olmak üzere tüm yerel yöneticilere, katkı ve katılım sağlayanlara teşekkür ediyorum” dedi. Dekan Prof. Dr. Mehmet Emre Güler ise planda turizmin çeşitli boyutlarına odaklandıklarını, alternatif turizm, doğa temelli turizm, sağlık turizmi, gastronomi turizmi, seyahat ve ulaştırma politikaları, konaklama ve yatırım geliştirme gibi başlıklar üzerinden fikir alışverişinde bulunulacağını hatırlattı. Dekan Güler : “Günümüzde dijitalleşme ve akıllı şehirler gibi çağın gerekliliklerine uygun stratejiler üzerinde çalışarak Manisa’nın turizmde rekabet gücünü artırmayı hedefliyoruz. Manisa’nın tarihi ve doğal zenginliklerini korurken aynı zamanda bu değerleri turizm yoluyla tanıtarak şehrimizi geleceğe taşımak bizim ortak sorumluluğumuzdur. Bugün burada attığımız adımların, Manisa’nın turizmdeki yükselişini başlatacak önemli bir mihenk taşı olacağına inanıyorum” dedi. Prof. Dr. Volkan Altıntaş’ın ve Prof. Dr. Serpil Kahraman moderatörlüğünde açılış oturumuna geçildi ve Manisa’nın öne çıkan özellikleri ele alındı. Tüm gün süren özel oturumlarda katılımcıların görüş ve önerilerinin alındığı çalıştayın sonuçlarının paydaşlarla paylaşılacağı belirtildi. -
6 kez okundu
Rektör Köse’den “Günümüz Toplumunda Kadın ve Aile”
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (İKÇÜKAM) Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri çerçevesinde konferans düzenlendi. “Günümüz Toplumunda Kadın ve Aile” başlıklı konferansta katılımcılara seslenen Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, aile kurumunun korunması, güçlendirilmesi amacıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tensipleriyle 2025 yılının "Aile Yılı" olarak ilan edildiğini, farkındalık oluşturması adına bu gibi etkinliklerin oldukça önemli bir destekleyici olduğunu belirtti. İslamiyet Öncesinde Her Türlü Zulme Maruz Kaldılar Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İKÇÜKAM Müdürü Prof. Dr. Fatma Akkuş Yiğit, dekanlar, akademik ve idari personel ile öğrencilerin takip ettiği konferansta kadının tüm inançlardaki statülerini irdeleyen Rektör Prof. Dr. Köse, hor görülen, aşağılanan, değersizleştirilen kadınların, hak ettiği muameleyi İslam'la bulduğunu söyledi. Prof. Dr. Köse, “Ana erkil toplumlarda kadın kutsallaştırıyor. Ataerkilde de ikinci derecede statüdeler. Bazı toplumlarda ise hiçbir şekilde tanınmıyor. Mesela eski Yunanda kadının hiçbir hakkı yok, ne resmi, ne sosyal hayatta, ne de ailede hiçbir hakkı yok. Tevrat’ta da erkeğin kaburga kemiğinden yaratıldığına dair çıkarımlar, farklı yorumlar var. İleri gidildiğinde yasak meyveyi Adem’e yediren cennetten insanı çıkartan olarak tanımlanıyor. Bazı Yahudi anlayışlarında erkeklerin, kadın olarak yaratılmadıkları için şükür ettikleri duaları var. Hıristiyanlıkta da ciddi sorunlar var. Hz. Havva ve Hz. Âdem üzerinden anlatılar var. Yasak meyveyi yediren kadının, dünyaya yalnız günahı değil şehveti de indirdiğini kabul ediyorlar. Devlet dini olduğunda Yahudilikteki gibi bir tavır görüyoruz. Aziz Augustin’in tasvirine göre 'kadının tüm kötülüklerin kaynağı' olduğu inancı var. Papa Gregory, Katolik Kilisesi olarak kızlara evlenmemelerini, dünya üzerinde evliliğe set çekerlerse, Hz. İsa’nın ahiretteki eşleri olma şerefine nail olacaklarını söylüyor. Hz Meryem evlenmeden Hz.İsa’yı doğurdu, kadınlar evlenmemeli ki eşi olabilsini yayıyorlar. Kutsal bakireler, özel manastırlar ve kadın münzevirler ortaya çıkıyor. 12’nci asırda büyücü ve cadı avı ortaya çıkıyor. Karanlık çağda kadın her türlü zulme maruz bırakılıyor” dedi. Bütün Zulümler Kur’an-ı Kerim ile Kaldırıldı En rezil anlayışın ise "muta nikâhının" kaynağı olan eski İran’daki Mazdekizm olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, kadının gerek aile hayatında gerekse siyasî, hukukî, sosyal ve ekonomik alanlardaki varlıklarına Cahiliye dönemi sonrasında kazandığına değindi. Prof. Dr. Köse, “En rezili anlayış maalesef bugün de var olan muta nikâhının kaynağı mazdektedir. Insanların birbirleri ile mücadele etmelerinin nedeni kadın ve paradır. Peygamber Efendimiz (sav) 23 yıllık peygamberliği süresince, İslam'ın kadına verdiği önemi bizzat davranışları ile ortaya koymuştur. Kadına esas değeri veren Hz. Muhammed ve Kur’an’dır. Eş değerdir ibaresi çok önemli. Birçok ayette bu var. Her birinin diğerine üstünlüğü vardır. Diğerinin eksikliğini tamamlar, yek vücut olurlar. Kadına karşı işlenen bütün zulümler Kur’an-ı Kerim ile kaldırılmıştır, şiddet yasaklamıştır. Hz. Peygamberimizin ailesiyle ilişkileri çok özeldir, örnektir. Çıkarken en son Kızı Fatıma ile vedalaşırmış, geri döndüğünde ilk onla karşılaşırmış. Başkalarıyla otururken Hz. Fatıma içeri girince ayağa kalkar, alnından öper, yanında oturturmuş” diye konuştu. Diri Diri Gömülen Kızlardan Cennetin Anahtarı Olan Bir Varlığa… Hz. Peygamber’in Veda Hutbesindeki 120 bin kişiye seslenişinde, bu konudaki mesajlarının oldukça önemli olduğunu ifade eden Prof. Dr. Köse, “Siz kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız diyor. Bu çok önemli. Emanet oluşu, sığıntılık değil. Burda anlatılan ona güç kullanarak şiddet uygulayarak üstünlük yapamazsınız. Emanetin kavramsal anlamda, Kur’an’da ve sünnet de bir çerçevesi vardır. Görev de bir emanettir. Görevi verirken ehline veriniz, vermezseniz kaos ortamı olur diyor hadislerde. Allah katında hayırlı olup olmadığınız öğrenmek istiyorsanız eşlerinize sorun, Allah katında en hayırlınız eşlerine hayırlı olandır diyor. Kölelik ve cariyelik İslamiyet’te yoktur. İslamiyet bunu kucağında bulmuştur. O dönemin savaş hukukunda ve borç ilişkilerinde kölelik yaygındır. Roma hukukundan kalma ödeme ilişkilerinde ve savaşlarda uygulanan bir kölelik cariyelik sistemi var. İslam öncelikle bu durumları düzeltmiştir. Cahiliye Araplarında kız çocuklarını sevmiyorlar ve diri diri gömüyorlar. Bunla ilgili açık ayet var. Cenab-ı Hak bunları muhatap bile almıyor. Bu kadar aşağılık bir şey. Diri diri gömülen kızlardan cennetin anahtarı olan bir varlığa dönüşüyor kadın.” dedi. “Devlet Bir Aile, Aile Küçük Bir Devlet" Anlayışı Medeniyetimize bakıldığında kadının her statüdeki ağırlığına ve işlevselliğine dair birçok örneğin yer aldığını aktaran Prof. Dr. Köse, devlet ve aile kavramlarının birbiriyle olan bağının oldukça güçlü olduğundan söz etti. Prof. Dr. Köse, “Kadının mülk, mirasının tasarrufu hakkına sahiptir. Kadının neyi varsa kim olursa olsun ondan izin alınmadan el sürülemez. Osmanlıda kadınların kurduğu vakıfların sayısının erkeklere göre yüzde 35’lere çıktığını görüyoruz. Camiler yaptırmışlar, vakıflar kurmuşlar, şirketler kurmuşlar ve insanlar çalıştırıyorlar, para kazanıyorlar. Kadınlar çalışma hakkına sahiptir ancak bu varoluş mücadelesine döndürülmemiştir. Önemli olan bu. İhtiyaç duyduğunda kadın da çalışır, engel yok. Geleneğimize baktığımızda devlet ile aile birbiri üzerinden tanımlanır. Aile kendi içinde bir devlettir, devlet onun büyük bir ailesidir. 'Devlet bir aile, aile küçük bir devlet' anlayışı söz konusu. Ailenin içinde nasıl bir düzeni, meskeni, bütçesi, komşuları vs hirerarşik bir düzeni varsa, devlete de bakın aynı şeyler var.” şeklinde konuştu. Babalığın Ölümü ve Anneden Yoksunluk Sendromu Günümüze gelindiğinde aile kavramı üzerinden oluşturulan problemlerin toplumun temel yapısına zarar verdiğine işaret eden Rektör Prof. Dr. Köse, bu kapsamda 2025 yılının Aile Yılı ilan edilmesini çok değerli bulduğunu ifade etti. Prof. Dr. Köse, “Bana sorarsanız bugün ailenin en temel sorunu dünyadaki bilim insanlarının da vrguladığı gibi babalığın ölümü ve anneden yoksunluk sendromudur. Annelerin ve babaların çocuklarına olan sorumluluklarını yerine getirmemesi toplumlar için büyük mesele. ABD’ de o kadar büyük bir iteratür var ki. Gelinen noktada ABD’ nin en ciddi sosyal sorunu olarak bu husus görülüyor. ABD’ nin ayakta kalmasını bu sorunun çözümü ile bağdaştırıyorlar. Michignan Üniversitesinden Micheal Lamb tarafından yapılan bir çalışmada, 7 aylıktan 13 aylığa kadar olan çocukların ebeveynlerinden ayrılmaya benzer tepkiler gösterdiğini bulunmuş. Örneğin, baba ayrıldığında, tıpkı anne ayrıldığında olduğu gibi çocuklar ağlamakta ya da yakınmaktadır. Diğer bir araştırmanın sonuçları ise, 7 ay ile 2 yaş arasındaki çocukların ebeveynlerine bağlandıklarına işaret etmektedir. Fransa da yapılan bir araştırmanın sonucuna göre ilk bir yılda bebek anne sevgisini alamazsa psikopatik eğilimler gelişiyor. Çocuk hayatı boyunca anne babadan hiç ayrılmasa bile… Sevgisiz büyüyen çocuklar kalıcı ve mutluluk verici ilişkiler kuramıyor” dedi. Aile Yılında Çocuk- Aile İlişkilerini Daha Çok Konuşmalıyız İlgisiz büyüyen çocukların sadece aile içinde değil topluma da bir sıkıntı oluşturduğunu vurgulayan Prof. Dr. Köse, son kitabında bahsettiği baba noksanlığı kavramından bahsederek çocukların aile içindeki ilişkileri görerek kendilerini geliştirdiklerini söyledi. Prof. Dr. Köse, “Günümüzde iş yaşamı nedeniyle çocuklar anaokullarına kreşlere gönderiliyorlar, eğitimini de dışarıdan alıyor anlayışıyla iş hayatından dönüşte yorgunluk vs nedenlerle çocuklarla ilgilenilmiyor. Artık profesyonelce anneliğin babalığın yapılması gerekir deniliyor. Araştırma sonuçlarına göre de sağlam bir aile kurumu istiyorsak çocukluk döneminde temellerin sağlam atılması gerektiğine işaret ediliyor. Çocuklar annelerini babalarını taklit ederek öğrenir. Burda önemli olan karşılıksız sevgi verilmesi. Aile bağlarını, yuvanın sıcak ve sevgi dolu ortamını çocuk hisseder. Bazı çalışmalar bunu aktarımın üç kuşak öteye geçtiğini söylüyor. İsveç’te yapılan araştırmada babalarıyla oyun oynayarak büyüyen çocukların iş hayatlarında daha başarılı oldukları ortaya konulmuş. Belli bir yaşa gelindiğinde sorumluluk vermek onları takip etmek önemlidir. Çocuğun daha çok test çözsün diye örneğin yatağını toplamasını istemiyoruz. Bu yanlış. Aile yılında çocuklarla aile ilişkilerini nasıl düzeltebilirizi çokça konuşmak gerekir. Çocukla oyun oynamak, Hz. Peygamber’in ifadesiyle çocukla çocuk olmak en güzel çözüm yolu olarak gözüküyor” şeklinde konuştu. -
5 kez okundu
İKÇÜ Heyetinden Moğolistan’a Önemli Ziyaret
Moğolistan Parlamentosunun daveti üzerine Başkent Ulanbatur’a giden İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) heyeti Moğolistan Meclis Başkanı Zandanshatar Gombojav tarafından kabul edildi. Moğolistan Parlamentosu tarafından düzenlenen ve on farklı ülkeden akademisyen ve yöneticinin yer aldığı “Trans-Altai Sustainability Dialogue” forumuna İKÇÜ’yü temsilen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şaban Doğan ve Erasmus Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Emin Bakay katıldı. Gombojav: “İKÇÜ, ortak tarihimize ilişkin başarılı işler yapıyor” Forum’un açılış konuşmasını yapan ve onursal başkanlığını üstlenen Moğolistan Meclis Başkanı Zandanshatar Gombojav, Türkiye’den gelen heyeti özel olarak kabul etti ve Moğolistan Meclisi tarafından yapılan Altay topluluklarıyla ilgili çalışmalarına destekleri için teşekkür etti. İKÇÜ ile yakın çalışma içinde olduklarını belirten Moğolistan Meclis Başkanı Gombojav; “İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ile ortak projeler yapıyoruz. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi “Trans-Altai Sustainability Dialogue” etkinliklerine destek olmakla kalmıyor, Moğolistan ve Türkiye’deki Türk ve Moğol kültürel mirasının araştırılması ve korunması ile ilgili de ciddi çalışmalar yürütüyor. 7 yıldan bu yana Moğolistan’ın pek çok Üniversitesi ve kültürel mirasın korunup gelecek nesillere aktarılması görevini üstlenen kurumlarımızla yakın iş birliği içinde çok önemli çalışmalara imza atan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesine teşekkür ediyoruz” dedi. Türk heyetini özel olarak kabul eden ve yakın ilgi gösteren Moğolistan Meclis Başkanı Sayın Zandanshatar Gombojav’a ve emeği geçenlere teşekkür ederim. İKÇÜ Heyetinden TİKA’ya Teşekkür Ziyareti Moğolistan’da İKÇÜ tarafından yapılan çalışmaların en önemli paydaşı olan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Ulanbatur Ofisi Koordinatörü Emrah Ustaömer’i de ziyaret eden İKÇÜ heyeti TİKA’ya teşekkür etti. Ziyarette konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu TİKA’nın dünyanın değişik bölgelerinde olduğu gibi Moğolistan’da da önemli çalışmalar yaptığını belirtti. TİKA’nın faaliyetlerinin kamu diplomasisi kapsamında önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Bulduklu “Bölgede üniversite olarak 7 yılı aşkın bir süredir faaliyetlerde bulunuyoruz. Bu çalışmaların tamamında her zaman yanımızda olan TİKA’nın önemli katkıları var. Devam eden ve yeni başlayacak olan çalışmalarımızda onların katkıları ile ata yurdumuzda tarihi gün yüzüne çıkarıyoruz. Ülkemizi burada en iyi şekilde temsil ettiğinizin yakın şahidiyiz. Geçtiğimiz dönemde buraya geldiğimizde Bilge Kağan Müzesini gördük ve oradaki titiz çalışmanıza hayran kaldık. O zaman sözünü ettiğiniz Bilge Tonyukuk Müzesinde çalışmaların başladığını da bu ziyaretimizde görme fırsatı bulduk. Bu çalışmalar tarihimiz ve kültürümüz açısından son derece önemli. Emeği geçenleri Koordinatörümüzün şahsında tebrik ediyorum” dedi. Yapılacak Çalışmalarda İKÇÜ’nün Yanında Olmaya Devam Edeceğiz TİKA Ulanbatur Koordinatörü Emrah Ustaömer ziyarette İKÇÜ’nün bölgeye katkılarının takdir edilmesi gerektiğini vurguladı. Tarihi açıdan önemli bir misyon üstlendiklerinin farkında olduklarını ifade eden Ustaömer “Burada devletimizin imkanları doğrultusunda hem tarihimizin bize yüklediği sorumluluğu yerine getiriyoruz hem de Moğol kardeşlerimizin ihtiyaçları doğrultusunda yatırımlar yapıyoruz. İki ülke halkının geçmiş ortak kültürünü gün yüzüne çıkarmaya yönelik adımlar atmaya da gayret ediyoruz. Bu adımların atılmasında İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin önemli katkıları var. Biz de bu çalışmalara destek olmaktan memnunuz ve her bir çabanın çıktıya dönüşmesi bizi mutlu ediyor. Önümüzdeki süreçte de çalışmalarda İKÇÜ’nün yanında olmaya devam edeceğiz. Bu çalışmaları Moğolistan’ın ekonomik, sosyal ve insani kalkınma süreçlerini destekleyici birer unsur olarak görüyoruz. Ortak tarihi ve kültürel mirasımızı geleceğe taşımaya yönelik çalışmalarımızı bu çerçevede sürdürüyoruz” dedi. Ulanbatur Din Hizmetleri Müşaviri Fazıl Ahmet Ertürk’ü de ziyaret eden İKÇÜ Heyeti, çalışmalar hakkında bilgi aldı ve karşılıklı görüş alışverişinde bulundu. -
5 kez okundu
İKÇÜ’den Engelsiz Eğitim Çağrısı
“3 Aralık Dünya Engelliler Günü” etkinlikleri çerçevesinde İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Engelsiz Üniversite Koordinatörlüğü ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü ortaklığında bir konferans düzenlendi. Engelsiz Üniversite Koordinatörü Doç. Dr. Melike Tekindal’ın ev sahipliğinde, engellilik odağında üniversite öğrencilerine yönelik hizmet ve uygulamalar ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı uygulamalarının ele alındığı konferansı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü Engelli Hizmetleri Şubesinden Uzm. Psikolog Hale Taşer, bakanlık temsilcileri, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci takip etti. Birbirimizden Farkımız Yok Konferansın başında Engelsiz Üniversite Koordinatörlüğüne yönelik her katkıyı yönetim olarak öncelediklerinin altını çizen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, öğrenci ve personelinin önünü açan çalışmalara odaklandıklarını ifade etti. Prof. Dr. Akbaş, “Koordinatörlüğümüz ve SKS Daire Başkanlığımızla öğrencilerimizin eğitim faaliyetlerinin yanında sosyal, kişisel ve mesleki gelişimlerini destekleyen kampüsteki tüm olanaklara erişimlerini sağlamak için koordineli olarak çalışmalar planlıyoruz. Bu konuda öğrencilerimizden aldığımız geri dönüşlerin de ışığında çözümler üretmeye özen gösteriyoruz. Unutmamak gerekiyor ki aslında hiçbirimiz bir saniye sonra ne olacağımızdan emin değiliz. Hepimiz bu noktada birer engelli adayıyız. İnsan olarak hepimiz biriz, sahip olduğumuz özellikler ile eşitiz. Birbirimizden farkımız yok. Engelli olan, engelli olmayan şeklinde bir ayrım söz konusu değil” dedi. Üzerimize Düşenin En İyisini Yapmaya Çalışıyoruz Ulusal ve uluslararası engelli politikaları bakımından sağlık, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda iyileştirilmelerinin sağlanması açısından önemli mesafeler alındığını ifade eden Prof. Dr. Akbaş, toplumsal farkındalık seviyesinin arttırılması açısından alınacak daha çok yol olduğunu söyledi. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Akbaş, “Engellilerin toplumla bütünleşme talepleri toplumun diğer kesimleri tarafından görünür hale gelse de farkındalık seviyesinin artırılması, engelli bireylere doğru bir bakış açısı ve algı geliştirebilmesi için elimizden gelenin daha fazlasını yapmamız gerekiyor. Biz de kurum olarak üzerimize düşenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Bu sebeple çalışmalarımızı her zaman destekleyen, önümüzü açan çözümler sunan Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Köse’ye, Engelsiz Üniversite Koordinatörlüğüne, bölümlerimizdeki engelsiz üniversite temsilcilerimize, çalışmalarımıza katkı sunan tüm öğrenci ve personelimize şükranlarımı sunmak istiyorum” diye konuştu. Tüm Çabamız Engelsiz Bir Eğitim Öğretim Ortamı Sağlamak Programda, “Özel Gereksinimli Öğrencilere Yönelik Uygulama ve Hizmetler” başlığıyla katılımcıları bilgilendiren Engelsiz Üniversite Koordinatörü Doç. Dr. Melike Tekindal, özel gereksinimli bireylerin yaşamlarını kolaylaştırmanın ve fırsat eşitliği sunmanın sadece bireysel bir sorumluluk değil, aynı zamanda toplumsal bir görev olduğunu aktardı. Dünyanın her yerinde eğitime, bilgiye, kültür, sanat, spor etkinliklerine ve farklı alanda sunulan diğer hizmetlere her bireyin eşit, erişilebilir ve engelsiz ulaşabildiği yaşam alanları oluşturmanın toplumsal bir sorumluluk olduğunu vurgulayan Koordinatör Doç. Dr. Tekindal, “Bu anlamlı gün, sadece bir farkındalık günü değil; aynı zamanda engellilik konusunda toplumda daha kapsayıcı bir anlayış oluşturmak ve herkes için eşit İKÇÜ Engelsiz Üniversite Koordinatörlüğü olarak, her bireyin ihtiyaçlarını gözeten, erişilebilir ve kapsayıcı bir eğitim ortamı sunmayı görev edindik. Özel gereksinimli öğrencilerimize engelsiz bir eğitim öğretim ortamı sağlamak, sosyal ve kültürel faaliyetlere daha fazla katılımlarını sağlamak için teşvik edici çalışmalar ve projeler geliştiriyoruz. Bugünkü etkinliğimizde, üniversitemizde engellilik odağında yürütülen çalışmaları, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının uygulamalarını ve üniversitemizin bu alandaki projelerini paylaşacağız. Amacımız, bu önemli konuya dair farkındalığı artırmak ve üniversite yaşamını daha erişilebilir hale getirecek çözümleri tartışmaktır” dedi. Engelsiz Üniversite Koordinatörü Doç. Dr. Melike Tekindal’ın sunumunun ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü Engelli Hizmetleri Şubesinden Uzm. Psikolog Hale Taşer tarafından “Üniversite Öğrencilerine Yönelik Hizmet ve Uygulamaları ile Özel Gereksinimli üniversite Öğrencilerine Yönelik Hizmet ve Uygulamaları”, SKS Daire Başkanlığı Şube Müdürü Burak Çankal tarafından “Üniversitede Tüm Öğrencilere ve Özel Gereksinimli Öğrencilere Yönelik SKS Uygulama ve Hizmetleri ”, Engelsiz Üniversite Öğrenci Komisyonu Başkanı Eda Korkmaz tarafından “Öğrenci Deneyimleri ” başlıklarında katılımcılar bilgilendirildi. Sunumlarda özel gereksinimli bireylerin sosyal hayata katılımlarında karşılaştıkları zorluklar ile konuya ilişkin yapılan düzenlemeler ele alındı. İKÇÜ özelinde yapılan çalışmalar anlatıldı. -
5 kez okundu
Denizcilik Sektörü İçin Çalışmaya Devam
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran’ı ziyaret etti. Üniversite ile denizcilik sektörü arasında iş birliğini artırmayı hedefleyen görüşmeye, İKÇÜ Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakkı Dereli ve Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Önal da katıldı. Denizcilik sektörünün ihtiyaçlarına yönelik akademik ve uygulamalı çözümlerin ele alındığı görüşmede Rektör Köse, fakülteye katkıları için Başkan Kıran'a özel teşekkür etti. Sürdürülebilir Adımlar Atmaya Çalışıyoruz Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ’nün akademi ile sektörü birleştirmeyi misyon edindiğini söyledi. Bu misyonun önemli ayaklarından birinin denizcilik sektörü olduğunun altını çizen Rektör Köse: "Denizcilik sektörü, ülkemizin ekonomik büyümesinde çok önemli bir yere sahip. Artık gemi ithal eden bir devletten önce inşa eden şimdi de ihraç eden bir ülke haline geldik. Gemi inşası ve denizcilik sadece ekonomik anlamda değil stratejik açıdan da önemli bir sektör. Biz de bu sektörün hedeflerine ulaşmasında sorumluluk alma arzusu duyan bir yükseköğretim kurumuyuz. Özellikle araştırma kapasitemizi artırmak ve sektörel ihtiyaçlara yanıt verir hale gelmek için çalışıyoruz. Amacımız gündelik değil uzun vadeli adımlar atarak sürdürülebilir bir yapı oluşturmak. Bunun için önemli adımlar gayreti gösteriyoruz. Bu adımları atarken de önemli paydaşımız, bize güç veren bir çözüm ortağımız var. Bu anlamda hem üniversitemize hem de ülkemize yaptıkları çok kıymetli katkılar için İMEAK Deniz Ticaret Odası Başkanımıza çok teşekkür ediyorum. İş birliğimizi daha ileriye taşımak adına bize düşen her adımı atmaya devam edeceğiz” dedi. Ülkemizin Denizcilik Vizyonunun Genişlemesine Katkı Sunmaya Devam Edeceğiz Başkan Tamer Kıran ise, denizcilik sektörünün gelişiminde akademik iş birliklerinin önemine değindi. Türk denizcilik sektörünün küresel pazarda güçlü bir aktör olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini belirten Başkan Kıran," Gelinen nokta memnuniyet verici olsa da daha büyük hedefler ve başarının sürdürülebilirliği için çok çalışmamız lazım. Tek başımıza çaba gösterme yanında birlikte güçlerimiz birleştirmek yoluyla stratejik adımlar atılması gerekiyor. Bu noktada, üniversitelerle kurulan iş birlikleri hem nitelikli insan kaynağı yetiştirilmesi hem de sektörel yeniliklerin hayata geçirilmesi açısından büyük bir öneme sahip. Üniversitelerin bilimsel bilgi birikimini ve araştırma gücünü sektörümüzle entegre ederek daha büyük başarılar elde edebiliriz.Sürdürülebilirlikte Ar-Ge ve teknolojik inovasyon çalışmaları büyük öneme sahip ve biz de bu alana daha fazla kaynak ayıracağız. İKÇÜ ve diğer üniversitelerimizle iş birliği içinde ülkemizin denizcilik vizyonunun genişlemesine katkı sunmaya devam edeceğiz. Teknolojik yenilikler yanında çevre dostu çözümlerle de sektörümüzün yanında olmayı sürdüreceğiz" diye konuştu. -
5 kez okundu
Diş Hekimliği Öğrencilerinin Mutlu Günü
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Diş Hekimliği Fakültesinde 2’nci ve 3’üncü sınıf öğrencileri için Beyaz Önlük Giyme töreni düzenlendi. Pandemi kısıtlamaları ve ardından ülkemizde yaşanan deprem felaketi nedeniyle önceki yıllarda yapılamayan törende, Diş Hekimliği Türkçe ve İngilizce Lisans Programı öğrencileri önlüklerini giyerek hekimliğe ilk adım heyecanını salonda bulunan ailelileri ile paylaştı. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu’nun ev sahipliğinde düzenlenen törende öğrencilere beyaz önlükleri, Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Abdullah Seçkin Ertuğrul, Prof. Dr. Esra Uzer Çelik, İzmir Dişhekimleri Odası (İZDO) yönetim kurulu üyeleri Prof. Dr. Ali Rıza Alpöz, Dt. Arda Hacarlıoğlu, Dt. Hüseyin Emre Aydın, Dt. Özkan Akgün, Dt.Gizem Bayraktaroğlu, protokol ve Diş Hekimliği Fakültesi öğretim üyeleri tarafından giydirildi. Hekimliğin Sorumluluğu Artık Omuzlarınızda Törenin açış konuşmasında genç hekim adaylarına seslenen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İKÇÜ Diş Hekimliği Fakültesinin, yetkin akademik kadrosu ve alt yapısı ile ülkemizin önde gelen fakülteleri arasında olduğunu söyledi. Beyaz önlüğün, bazı sorumlulukları beraberinde getirdiğini ifade eden Prof. Dr. Bulduklu, “İnsani olduğu kadar manevi yükümlülüğü olan tıp hekimliği gibi insana dokunan bilgi, beceri, mesleki yetkinlik gibi birçok unsuru harmanlayıp hekimliğin size getirmiş olduğu sorumluluğu artık omuzlarınızda hissettiğiniz bir sürece adım attınız. Diş hekimliği, insana dokunan mesleklerde olduğu gibi insani meziyetlerin ön planda olması gereken kutsal bir yapıdadır. Mesleğinizde doğru işler yapmak kadar doğru kararlar vermek ve doğru bir duruş sahibi olmak da var. Bu güzel mesleğin mensubu olarak sorumluluklarınızı da layıkıyla yerine getirmeniz gerekiyor. Bir hastayı iyileştirdiğinize, acısını dindirdiğinizde hasta ile beraber siz de o mutluluğu paylaşıyorsanız gerçek bir hekim olmuşsunuz demektir. Düzenlediğimiz beyaz önlük giyme töreninin anlamını özümseyerek; bilgi, beceri, vicdani ve ahlaki sorumluluklarınızı asla unutmadan, başarılarla dolu bir meslek yaşamı sürdürmenizi temenni ederim” dedi. Türkiye’nin En Modern Eğitim Hastanesi 2025’te Açılıyor Türkiye’nin önemli fakültelerinden birinde öğrenim gören İKÇÜ’lü hekimlerin ‘farkında ve farklı’ mezunlar olarak branşlarında da en iyisi olacaklarına inandıklarını ifade eden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bulduklu, önümüzdeki yarı yılda açılışı yapılması planlanan Türkiye’nin en modern Diş Hekimliği Hastanesinde gelinen aşamayı ailelerle paylaştı. Prof. Dr. Bulduklu, “Bir aksilik olmazsa, yeni dönemde Aydınlıkevler’de bulunan fakültemizi ve hastanemizi kampüs alanımızda yapımı tamamlanan sağlık kompleksimize taşıyacağız. Öğrencilerimizin dört gözle bekledikleri bu güzel müjdeyi sizlerle de paylaşmak isteriz. Rektör Prof. Dr. Köse Hocamızın liderlik, direktif ve destekleriyle, çalışma arkadaşlarımızın, teknik ve idari kadromuzun yoğun çabalarıyla bu aşamaya geldik. Eğitim-öğretim faaliyetleri ile birlikte 300 üniti aşkın ileri tanı ve tedavinin sunulacağı klinikleriyle Diş Hekimliği Fakültesi Hastanemiz, Türkiye’nin en modern eğitim ve sağlık kurumları arasındaki yerini alacak.Fakültemizi büyütmeye ve geliştirmeye devam ediyoruz” şeklinde konuştu. Kendini Sürekli Geliştiren Hekimler Olarak Mezun Olun Öğrencilerin beyaz önlük mutluluğunu paylaşan Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Abdullah Seçkin Ertuğrul da fakültelerinin gelişimi adına her zaman destek olan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse ile tüm yönetim ekibine şükranlarını iletti. Beyaz önlüklerin temsil ettiği sorumluluklara dikkat çeken Prof. Dr. Ertuğrul, “Kliniğe başlarken önlük giymenin ayrı bir anlamı var. Artık diş hekimliğinin uygulamalarını yakinen öğrenerek yapmaya başlayacaksınız. Hem fiziki hem de akademik anlamda donanımlı olan fakültenizde kendinizi sürekli yenileyin. Sıralarında teorik derslerini aldığınız, laboratuvarlarda pratik eğitimlerini gördüğünüz, hastanesinde hastalar ile tanıştığınız bu fakülteden, literatürü ve teknolojiyi yakından takip eden, kendini sürekli geliştiren hekimler olarak mezun olun. Mesleki etik kavramlarımızın yol göstericiliği ile önlükleriniz sizler için bir ömür boyunca taşıyacağınız onur ve gurur kaynağı olsun. Bu vesileyle beyaz önlük giymenizden dolayı tebrik ediyorum, öğrencilik hayatınızda ve meslek hayatınızda başarılar diliyorum” dedi. Öğrenciler adına mutluluklarını paylaşan 2’nci sınıf temsilcileri Miray Madran, Abdulsamed Oruç ile 3’üncü sınıf temsilcileri Yağmur Gür, Berkay Özkan da İKÇÜ’den öğrendikleri tüm değerlerin yol göstericiliğinde alanında en iyi, donanımlı ve etkili hekimler olacaklarının sözünü verdi. Öğrenciler, “Bugün burada gururla paylaştığımız bu törende en büyük emek sahibi olan başta sevgili ailelerimize, hekimlik hayatımıza kattıkları karşılığı ödenmez özverili çalışmalarından dolayı hocalarımıza sonsuz teşekkür ederiz. Hem öğrencilik hayatımızda hem de meslek hayatımızda önlüklerimizin hakkını vereceğimizden hiç şüpheniz olmasın” şeklinde duygularını paylaştı. Tören, konuşmaların ardından öğrencilerin Dr. Öğr. Üyesi Yağmur Kılıç önderliğinde Diş Hekimliği Andını okumasıyla sona erdi. -
5 kez okundu
Hedef Akredite Program Sayısını Arttırmak
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Kalite Koordinatörlüğü ve Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünün ortaklaşa düzenlediği “Kalite Mentörleri Ödül Töreni” ile birimlerdeki kalite çalışmalarına katkıda bulunan personele Rektör Prof. Dr. Saffet Köse tarafından plaket takdim edildi. Toplam 40 mentörün plaket aldığı töreni, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş ve Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Kalite Koordinatörü Doç. Dr. Funda İfakat Tengiz, kalite komisyonu ve koordinatörlüğü üyeleri takip etti. Gösterdiğiniz Gayret Takdire Şayan Ödül töreninde konuşan Rektör Prof. Dr. Köse, İKÇÜ’nün kalite yolculuğundaki örnek uygulaması olan kalite mentörlüğünün tüm birimlerden yapıcı bir karşılık almasından duyduğu memnuniyeti paylaştı. Misyon-vizyon hedeflerine katkı sunan tüm ekip üyelerini tebrik eden Prof. Dr. Köse, “Değişen ve gelişen dünyada öncü kurum olmanın ilk adımı kurumsal olarak kaliteyi içselleştirmekten geçiyor. Kalite standartlarını kurumsal işleyişin bir parçası haline getirmek ve bu anlayışı kurum kültürüne yerleştirme yoluyla sürdürülebilir başarı hedefimize ulaşabiliriz. Ekibimizin önemli bir bileşeni olarak siz mentörlerimiz deneyim, bilgi birikimi ve liderliğinizle kurumsallaşma süreçlerimize önemli katkılarda bulundunuz. Bu yolculukta sizlerin fedakâr çalışmalarınız çok değerli. Her bir birimimizdeki kalite süreçlerini etkin bir şekilde yöneterek, üniversitemizi daha ileri taşımak için gösterdiğiniz gayret takdire şayan” dedi. Ekibimize Güveniyoruz Mentörlük uygulaması ile tüm birimlerde rehberlik görevini üstlenen personelin, kalite anlayışını yerleştirme ve sürekliliğini sağlama konusunda öncülük ettiğini aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, kalite yolculuğunda takım ruhu ile çalışılırsa verimli sonuçlarla ilerleneceğini vurguladı. Prof. Dr. Köse, ”Üniversitemizin ulusal ve uluslararası arenada da öne çıkması için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Takım ruhu içinde beş yıllık akreditasyonu alacağımıza olan inancımı özellikle ifade etmek istiyorum. İki yıllık akreditasyon bizleri kısmen memnun etse de daha fazlasını yapabileceğimizi göstermiş olduk. Hiç akredite edilmesek bile biz kalite yolculuğumuzdan vazgeçmeyeceğimizi daha önce beyan etmiştik. Bu açıklamalarımızın hepsinin kaynağında aslında ekibimize olan güven yatmaktadır Bireysel olarak ne kadar yetenekli olsak da kalite yolculuğunun takım ile yapılması şart. Bir araya gelen farklı beceriler, fikirler ve bakış açıları, aynı potada erimedikçe başarıya ulaşılması olası değildir” diye konuştu. Akredite Olan Program Sayısının Artmasını Bekliyoruz Sürekli iyileştirme olgusuyla akreditasyon çalışmaları yapan tüm bölüm ve programlara desteklerinin tam olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, 2025’te akreditasyon başvurusunda bulunacak birimlerin ve akredite olan program sayısının artmasını beklediklerini ifade etti. Prof. Dr. Köse, “Akredite olmuş ve değerlendirme süreci devam eden programlarda akreditasyon sürecini yürütmüş tecrübeli öğretim elemanlarının, süreci yeni başlatacak birimlere rehberlik ettiği mentörlük uygulamasının başarıyla devam edeceğine yürekten inanıyorum. Akredite program sayımızı çok daha yukarılara çıkarmayı hedefliyoruz. Hedeflerimiz büyük ve bu hedeflere giden yolda birlikte yürümeye devam edeceğiz. Hepinize misyon, vizyon ve kalite felsefemize yaptığınız anlamlı katkılarınız için ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi. Tüm Birimlerde Sürekli İyileştirme Anlayışı Kalite Koordinatörü Doç. Dr. Funda İfakat Tengiz ise ilk toplantısının Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş başkanlığında 14 Eylül 2023 tarihinde yapıldığı Kalite Mentörlüğü Uygulamasının geldiği aşamanın oldukça memnuniyet verici olduğunu paylaştı. Doç. Dr. Tengiz, “Sürekli gelişen ve yenilikleri kalite standartlarında takip etme isteğinde olan üniversitemiz, kalite güvencesi çalışmalarının kapsamında özgün bir çalışmaya imza atmış ve kalite mentörleri sistemini hayata geçirmiştir. 20 birim için 40 mentör görevlendirilmiş ve birimlerde iç kalite güvencesi faaliyetlerinin izlenmesi, değerlendirilmesi ve iyileştirilmesi amaçlanmıştır. Tüm birimlerde sürekli iyileştirme anlayışı ile izleme ve değerlendirme yapılması hedeflendi. Bu süreçte anlayışla ve özveriliyle çalışan kalite mentörlerimize iki yıl yoğun ve özverili çalışmalarından dolayı teşekkürü ve borç veririz. Görev bilinci ve özveriliyle çalışan kalite komisyonu olarak rektörlüğümüzün tam desteğini almaktayız. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse ve tüm yöneticilerimize destekleri için şükranlarımızı sunuyoruz” diye konuştu. Konuşmaların ardından birimlerin temsilcileri, akademisyen, idari personele plaketleri, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse tarafından takdim edildi. -
4 kez okundu
Dünyada Gazze için Gençlik Uyanışı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) SKS Genç Düşünce Sanat ve Medeniyet Topluluğunun konuğu olan Gazeteci-Yazar Turan Kışlakçı “Gazze ve Yeni Dünya Gençlik Devrimi” konulu bir söyleşi gerçekleştirdi. İsrail’in, Filistin halkına yaptığı soykırımı ve soykırıma karşı birleşen dünya genelindeki üniversite gençlerini konu alan söyleşiyi, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Dirik, Topluluk Danışmanı İlahiyat Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Dursun, İnsan ve Medeniyet Hareketi Ege Bölgesi Başkanı ve İzmir Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Hizmetleri İl Müdür Yardımcısı Ahmet Gülcan, İnsan ve Medeniyet Hareketi İzmir İl Başkanı Uğur Bayrak, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci izledi. Zulüm ile Âbad Olunmaz Söyleşinin başında konuklara selamlama konuşması yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Batının Gazze’de de sergilediği ikiyüzlü tavra dikkat çekerek İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinde atıf yapılan insan onuru, insan dayanışması ve insanlığın eşitliği gibi vurguların söz konusu Müslümanlar olduğunda geçersiz sayıldığını dile getirdi. Prof. Dr. Köse, “Cahiliye döneminin, şimdi küresel bir boyuta evrildiğini görüyoruz. Gazze bunun en aleni örneğ. Zulmün bu şekilde devam etmeyeceğini de söylemek isterim. Çünkü ilahi bir yasadır; tefsir kitaplarında da halk arasındaki sözlerde de vardır 'küfür ile âbad olunur ama zulüm ile âbad olunmaz'. Bu zulmün sonu elbette gelecek ama önemli olan bizim nerede durduğumuz. O yüzden bizler, elimizden geldiğince, imkânlar ölçüsünde her zaman Gazze’nin yanındayız. Bugün de bunun için buradayız” ifadelerini kullandı. Çağımızın Kâtip Çelebilere İhtiyacı Var 18 yaşındayken Pakistan’a gittiğinde, orada bir hocanın kendisine Hacı Halife’yi sormasıyla başlayan bir anekdot anlatan Gazeteci-Yazar Turan Kışlakçı, o zamanlar hiç duymadığı bu ismin Kâtip Çelebi’nin diğer adı olduğunu öğrendiğini belirterek, yıllar sonra İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin konuğu olmaktan duyduğu memnuniyeti paylaştı. Kâtip Çelebi’nin bütün eserlerini okuduğunu söyleyen Kışlakçı, “Batı, 2. Dünya Savaşından itibaren büyük bir çöküş yaşıyor. Yeni bir düşünce üretemediler. Dünyaya söyleyecek bir sözümüz olması için bizim Kâtip Çelebilere ihtiyacımız var. Kâtip Çelebi Üniversitesi’nden çıkıp dünyaya Keşfü’z-Zunûn, Mîzânü’l-Hakk gibi eserleri yazabilecek gençlere ihtiyacımız var. Sizler bunu yapabilirsiniz” dedi. Çağımızda bilginin değerinin kalmadığını belirten Kışlakçı, “Malumatfuruşluğun zirve yaptığı bir devirdeyiz, hele ki sosyal medyada. Çünkü bilgi yok. Bilginin olmadığı yerde bilgelik olmaz. Bilgeliğin olmadığı yerde de anlamsızlık olur” ifadelerini kullandı. Dünyada Gençlik Uyanışı Söz Konusu ABD’deki, Avrupa’daki ve Latin Amerika’daki bütün üniversitelerde gençlerin Gazze için sokaklara çıktığını belirten Kışlakçı, “ABD’de yapılan anketlerde gençlerin yüzde 90’ı Gazze’den yana fakat yaşlıların yüzde 45’i ya sessiz ya da İsrail’i destekliyor. Dünyada büyük bir gençlik uyanışı söz konusu. Statükoya meydan okuyan, var olanı değiştirmek isteyen gençler zulme, katliamlara sessiz kalmak istemiyor. Gazze’de yaşanan savaş değil, soykırım. Gazze 8 aydır havadan, karadan ve denizden bombalanıyor. 17 yıldır etrafı kuşatılmış durumda, kimsenin dışarı çıkmasına izin verilmiyor. Gazze, 30-40 yıldır katliamlarla boğuşuyor. Tarihte, hiçbir yerde bu kadar uzun bir kuşatma olmamıştır. İşte dünya gençlerinin isyan ettiği nokta bu. Dünya gençleri, ‘Gazze’de 40 bine yakın kadın ve çocuk öldürüldü, bunlara sessiz kalamayız’, diyorlar” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından Genç Düşünce Sanat ve Medeniyet Topluluğu üyesi Filistinli Rana Süleyman’ın “Kudüs ve Gazze” şiirini okumasıyla duygu dolu anlar yaşandı. -
4 kez okundu
MÜDEK Ekibi İKÇÜ’de
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, eğitim ve öğretim kalitesinin ulusal ve uluslararası standartlarda tescili için başvurduğu, uluslararası kuruluşlar (EUR-ACE ve Washington Accord) tarafından tanınan Mühendislik Eğitim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Kurulu (MÜDEK) tarafından değerlendirmeye alındı. Değerlendirme, MÜDEK kurucu üyesi Doç. Dr. Erbil Payzın'ın takım başkanlığında; takım eş başkanı Dokuz Eylül Üniversitesinden Prof. Dr. Deniz Dölgen, Biyomedikal Mühendisliği asil değerlendirici İzmir Ekonomi Üniversitesinden Prof. Dr.Fazilet Vardar, eş değerlendirici Dr. Özlem Birgül, Elektrik-Elektronik Mühendisliği (İngilizce) asil değerlendirici Hasan Kalyoncu Üniversitesinden Prof. Dr. Mustafa Sadettin Özyazıcı, Harita Mühendisliği (İngilizce) asil değerlendirici İstanbul Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Hande Demirel, eş değerlendirici İstanbul Atlas Üniversitesinden Prof. Dr. Vahap Engin Gülal, İnşaat Mühendisliği (İngilizce) asil değerlendirici Uluslararası Kıbrıs Üniversitesinden Prof. Dr. Tahir Çelik, İnşaat Mühendisliği (İngilizce) eş değerlendirici İstanbul Teknik Üniversitesinden Doç. Dr. Reşat Atalay Oyguç, Mekatronik Mühendisliği (İngilizce) asil değerlendirici Dr. Türker Güdü, eş değerlendirici Çankaya Üniversitesinden Doç.Dr. Ülkü Ece Aylı, Metalurji ve Malzeme Mühendisliği (İngilizce) asil değerlendirici İskenderun Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Gürel Çam, eş değerlendirici Gaziantep Üniversitesinden Doç. Dr. Derya Kapusuz Yavuz ile öğrenci değerlendirici İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsünden Abdullah Önen’den oluşan ekip tarafından yapıldı. Daha Nitelikli Mühendisler Yetiştirilmesi İçin Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar’ın refakatinde, Doç. Dr. Erbil Payzın başkanlığındaki ekip, akredite çalışmalarının değerlendirmelerde bulunmak amacıyla Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’yi ziyaret ederek görüş alışverişinde bulundu. Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Genel Sekreter Nuretdin Memur, Fakülte Sekreteri Süleyman Ayer ile bölüm başkanlarının da hazır bulunduğu ziyarette, süreçle ilgili bilgi veren Doç. Dr. Payzın, MÜDEK’in Türkiye'deki mühendislik eğitimi kalitesinin yükseltilmesine katkıda bulunmak, daha nitelikli mühendisler yetiştirilmesi için faaliyet gösteren bir kuruluş olduğunu söyledi. Doç. Dr.Erbil Payzın, “ İKÇÜ ziyaretimizin verimli geçmesi için büyük çaba harcayan başta Rektör Prof. Dr. Köse olmak üzere tüm yönetim ve dekanlık ekibine, toplantı, görüşme ve ziyaretlerde bilgi ve görüşlerini samimiyetle paylaşan akademik ve idari personel ile öğrencilere takımım adına teşekkür ederim” diye konuştu. Eğitim Kalitesinin İyileştirilmesinde Dış Değerlendirme Çok Önemli Doç. Dr. Payzın’ın ardından söz alan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse de MÜDEK tarafından yapılan ziyaretin oldukça değerli olduğunu belirterek akreditasyon süreci ile ilgili yapılan her çalışmanın üzerinde hassasiyetle durduklarını kaydetti. Tüm akademik programların kalite ve akreditasyon çalışmalarının destekçisi olduklarını ve farklı kurumlarca yapılan dış değerlendirmelerin kuruma bir ayna tutma işlevi olduğunun altını çizen Rektör Prof. Dr. Köse, sürekli iyileştirme gayesinde olan kurumlar için, gelişmeye açık yönlerine üçüncü bir göz tarafından bakılmasının eksiklik değil fırsat yarattığını aktardı. Prof. Dr. Köse, “Kuruluşundan itibaren eğitim kalitesinin ulusal ve uluslararası standartlarda olmasını esas almış bir İKÇÜ olarak tüm programların akreditasyonlarını alma hedefimiz üzerinde yoğunlaştık. Yükseköğretim kalite kültürünün oluşturulması adına İKÇÜ’nün payına ne düşüyorsa yapmanın peşindeyiz. Eğitim kalitesinin iyileştirilmesinde dış paydaşların da önemli bir rolünün olduğu aşikardır. Değerlendirme süreci kapsamında sunulan geri bildirimlerin, MMF’nin akreditasyon yolculuğunda yönlendirici olmasını ve katkı sağlamasını temenni ediyorum” dedi. Toplantı değerlendirme takımına teşekkür belgesi takdimi ile sona erdi. -
3 kez okundu
Geleceğin Şefleri Ceketlerini Giydi
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Turizm Fakültesi, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencileri için “Geleneksel Ceket Giydirme Töreni" düzenledi. Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emre Güler’in ev sahipliğinde yapılan töreni, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Atilla Akbaba, Dekanlar, Genel Sekreter Nuretdin Memur, akademisyenler, öğrenciler ve aileleri takip etti. Yıldızı Parlayan Bir Meslek Grubunun Temsilcileri Mesleki yolculuklarında önemli bir dönüm noktası olan ceket giyme töreninde öğrencilerin ve ailelerinin sevincini paylaşmaktan duydukları memnuniyeti paylaşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İKÇÜ’lü şeflerin mezun olduktan sonra Türk mutfağını dünyaya tanıtacak başarılı birer elçi olacaklarından emin olduklarını ifade etti. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bulduklu, “Günümüzde gastronomi, basit yeme-içme ihtiyaçlarının çok ötesinde sosyal bir anlam kazanarak bir sanat ve bilim dalı olarak yerini almıştır. Gastronomi eğitiminin büyük bir yoğunluğunun mutfak eğitiminden geçtiğini görmekteyiz. Mutfak kavramı aslında bir arada olmayı, yardımlaşmayı, çok yönlü bir etkileşimi de simgeler. Diğer taraftan o toplumun kültürel değerlerini içerisinde barındırır. Coğrafya, kültür, yetiştirilen ürünler ve uygulanan pişirme teknikleri bir bölgenin mutfak kültürünü şekillendirmektedir. Tüm bu önemli kavramları barındıran günümüzde yıldızı oldukça parlayan bir meslek grubunun temsilcileri, turizm sektörünün vazgeçilmez bileşenleri olarak seçtiğiniz branşlarda, binlerce yıllık köklü geçmişiyle dünyanın en lezzetli mutfaklarından biri olan Türk mutfağının dünyaya tanıtılmasına çok değerli katkılar sunacağınıza yürekten inanıyorum” diye konuştu. Sektörde İsmi Başarıyla Telaffuz Edilen Bir Noktada Turizm fakültesinin kuruluşundan bu yana sektörle iç içe olduğunu, öğrencilerinin mezun olmadan sektöre giriş yaptığını aktaran Prof. Dr. Bulduklu, turizm endüstrisi, üniversite iş birliğini güçlendiren, İKÇÜ’lü öğrencileri sektör temsilcileriyle buluşturarak istihdam olanaklarını zenginleştiren etkinlikleri hayata geçirdiklerini hatırlattı. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bulduklu, “Her yıl daha yoğun bir katılımla düzenlenerek sektör temsilcileri ile öğrencileri buluşturan ve geleneksel hale gelen Kariyer Günleri etkinliğinin 9’uncusunu geçtiğimiz günlerde düzenledik. Artık sektörde ismi başarıyla telaffuz edilen bir noktaya geldik. Bunda emekleri olan tüm akademisyenlerimize teşekkürlerimi iletiyorum. Ayrıca Turizm İşletmeciliği ile Gastronomi ve Mutfak Sanatları bölümlerinin uygulama odaklı eğitim yaklaşımlarıyla desteklenmesi yönünde YÖK ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında iş birliği protokolü imzalandı. Bu çerçevede belirlenen 7 üniversiteden biri İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi oldu. Bu öğrencilerimiz önümüzdeki süreçte büyük bir fark yaratacak” dedi. Mutfak, Sonsuz Bir Keşif Alanı Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emre Güler de gastronomi ve mutfak sanatlarının kültür, sanat ve bir tutku olduğunu ifade ettiği konuşmasında, İKÇÜ’lü öğrencilerin geleceğin başarılı şefleri, gastronomi uzmanları ve mutfak sanatçıları olma yolunda emin adımlarla ilerlediklerini söyledi. Dekan Prof. Dr. Güler, “Bugün giyeceğiniz bu ceketler, sadece birer kıyafet değil, aynı zamanda birer sembol. Bu ceketler, sizlere mesleğinize olan saygınızı, disiplininizi, yaratıcılığınızı ve özverinizi hatırlatacak. Aynı zamanda, bu ceketler, sizlere İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ailesinin bir parçası olduğunuzu ve her zaman arkanızda olduğumuzu hatırlatacak. Unutmayın ki, başarıya giden yolculukta en önemli pusula, tutkunuzdur. Mutfak, sonsuz bir keşif alanı, sürekli öğrenme ve gelişme gerektiren bir sanat dalıdır. Bu yolculukta, karşınıza çıkacak zorluklar sizi yıldırmasın, aksine daha da güçlendirsin. Her zaman yeniliklere açık olun, yaratıcılığınızı serbest bırakın ve kendi özgün tarzınızı yaratın. Bu özel gününüzde, sizlere başarılar diliyorum. Umarım, bu ceketler size şans getirir ve hayallerinize ulaşmanızda size yol gösterir” dedi. Toplumumuza Ve İnsanlığa Hizmet Etmeğe Devam Edecekler Gastronomi alanına verilen önemin tüm dünyada her geçen gün arttığına dikkat çeken Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Atilla Akbaba, özellikle Türk Mutfağının sahip olduğu zenginlik ve bilinirliğin, önümüzdeki yıllarda dünya mutfakları içerisinde daha fazla ön plana çıkacağının ifade edildiğini kaydetti. Bu haliyle öğrencileri bekleyen çok zengin kariyer olanakları olduğunu aktaran Prof. Dr. Akbaba, “Turizm istatistikleri içerisinde gastronominin aldığı pay hızla artmaktadır. 2021 yılında 5.1 milyar dolar seviyesinde olduğu belirtilen gastronomi turizminin son 3 yılda 18 milyar dolara ulaştığı, 2025 yılında ise bu rakamın 25 milyar dolar olacağı ön görülmektedir. Özellikle son yıllarda şahit olduğumuz gelişmeler ve geleceğe yönelik projeksiyonlar, insan sağlığı, gıdaya erişim, küresel ısınma, iklim değişikliği, sürdürülebilirlik gibi yaşamsal öneme sahip gelişmeler mesleğinizin önemini daha da belirginleştirmektedir. Öğrencilerimiz bu ceketleri giyerek başladıkları yolda, mezun olduktan sonra da üstlendikleri sorumlukları yerine getirecek, değerlerimizi temsil edecek, toplumumuza ve insanlığa hizmet etmeğe devam edeceklerdir. Bu keyifli yolculuğun ilk adımında öğrencilerimizin yanında olduğumuz için çok mutlu ve heyecanlıyız. Ancak şunu da vurgulamak isterim ki, sadece bugün veya öğrenimleri sırasında değil, mezuniyetleri sonrasında da her zaman öğrencilerimizin yanında ve arkalarında olacağız, onlarla birlikte yürüyeceğiz” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından bölüm öğrencisi 85 öğrenciye, törene katılan protokol tarafından ceketleri giydirilirken; aileleri de bu mutlu ve heyecanlı anlara tanıklık etti. -
2 kez okundu
İZKA’dan İKÇÜ’ye “Hafıza İzmir Atölyesi"
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) arasında, “Hafıza İzmir Atölyesi" kurulumuna ilişkin iş birliği protokolü imzalandı. Protokol imza töreni, İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, İZKA Genel Sekreteri Dr. Mehmet Yavuz ve Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Prof. Dr. Yasin Bulduklu’nun katılımıyla yapıldı. Sosyal ve Beşerî Bilimler Fakültesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Özgür Polat’ın yürütücüsü olduğu, tarihi öneme sahip kitap ve diğer belge türlerinin restorasyonunu içeren proje, İZKA tarafından yürütülen “Hafıza İzmir” çalışmaları kapsamında destek gördü. İKÇÜ bünyesinde, kâğıt restorasyonu eğitimi alanında faaliyet göstermek üzere “Hafıza İzmir” Atölyesinin kuruluşuna ilişkin protokole, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse ile İZKA Genel Sekreteri Dr. Mehmet Yavuz imza attı. İzmir’de Yetişmiş Çok Büyük Alimler Var İZKA ile İzmir’in ilmî ve kültürel zenginliklerinin bilimsel bir çerçevede ele alınmasını sağlayacak bir atölyenin kurulacak olmasından duyduğu memnuniyeti paylaşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, ilim dünyasına katkıda bulunmuş sayısız âlimin İzmir ve çevresinde yetiştiğini ya da eğitim verdiğini aktardı. Prof. Dr. Köse, “İzmir’de yetişmiş çok büyük alimler var ve Türkiye bu âlimlerin birçoğunu maalesef tanımıyor. Mesela İzmiri Mevlâna Mehmed var ki .20 civarında eser neşretmiş. Kütüphanelerde el yazması eserlerini bulduğumuz, eserlerini neşrederek edit kritiğini yaptığımız Tire’de İbni Melek var. İbni Melek ki Hanefi mezhebinin en büyük alimlerinden biridir. Hanefi mezhebinin 4 muteber metin kitabından birinin şerh yazarlarındandır. Bergama’da Muhyiddin Kâfiyeci var, Osmanlının en büyük alimlerinden biridir. İzmir tarihinin sayısız değerli âlimlerinden Birgivî Mehmed Efendi ise en bilineni ve malum Birgi’dedir. Bu gibi değerlerimizin yazma eserlerinin, kentin tarihsel birikimine katkı sağlayan tüm unsurların gençlerce tanınmasına, korunmasına olanak verecek “Hafıza İzmir Atölyesi’ni bu çerçevede oldukça önemsiyorum. Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü akademisyenlerimizin ve öğrencilerimizin bu alandaki çalışmalarını destekleyecek bu protokolümüzün hayırlı olmasını temenni ediyorum” şeklinde konuştu. “Hafıza İzmir Atölyesi" Önemli Bir Paydaş Buluşması 2019 yılında yayım hayatına başlayan İzmir Kalkınma Ajansı Kültür Yayınlarının, “İzmir’in Kültür Varlıkları”, “İzmir’in Kültür İnsanları” ve “İzmir Tarihi” olmak üzere üç başlık altında kamusal kültür yayıncılığı yaptığını aktaran İZKA Genel Sekreteri Dr. Mehmet Yavuz, “Hafıza İzmir” platformunun kent kimliği özelinde özgün ve öncü bir proje olma yolunda ilerlediğini kaydetti. Dr. Yavuz, “Ajans olarak bugüne kadar müstakil birer çalışma olarak yürüttüğümüz Kültür Yayınları ve İzmir Zaman Makinesinin yanına Kent Kimliği Dijital Arşivi’ni de ekleyerek Hafıza İzmir’i genişletmekteyiz. Hafıza İzmir’in kaidesi olarak konumlandırdığımız Kent Kimliği Dijital Arşivi, İzmir’in kent kimliğini oluşturan üç temel unsur özelinde kentte “izi” olan kişi, kurum ve mekânlara dair arşiv malzemesini toplamak, tasnif etmek, sayısallaştırmak ve kamuoyunun istifadesine sunmayı amaçlamaktadır. İKÇÜ de kent kültürüne yönelik önemli çalışmalara imza atıyor. Değerli akademisyenlerimizin alanlarındaki çalışmalara katkı sunması, öğrencilerimizin kâğıt restorasyonu konusunda bilgi ve beceri kazanmaları ve bu alanda kariyer planlamalarına yön vermesi bağlamında İKÇÜ bünyesinde kurulacak “Hafıza İzmir Atölyesi" önemli bir paydaş buluşmasının zeminini oluşturmaktadır. Atölye ile hem eserlerin restore edilmesi hem de bu alanda eğitim görmekte olan üniversite öğrencilerinin uygulamalı eğitim alması hedeflenmektedir. İzmir kent kimliğinin daha iyi ve derinlemesine anlaşılması için yeni araştırma malzemelerinin gün yüzüne çıkarılmasına olanak sağlayacak bu protokol kentimize ve bilim dünyasına hayırlı olsun” dedi. -
2 kez okundu
Göklerin Kartalları İKÇÜ’de
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ayrılmaz parçası Türk Hava Kuvvetleri'nin Türk milletine 100’üncü kuruluş yıl dönümü hediyesi olarak 2011 yılında kurulan hava gösteri timi SOLOTÜRK, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesine konuk oldu. Dünyanın dört bir yanında düzenledikleri uçuş gösterileriyle efsane haline gelen, Türk Hava Kuvvetlerinin resmi akrobasi timi SOLOTÜRK’ün pilotları Hv. Plt. Bnb. Murat Bakıcı ve Hv. Plt. Bnb. M. Erhan Aydemir ile Uçak Bakım Subayı Hv. Uçk. Bkm. Bnb. Tuna Karalı’nın katıldığı söyleşiyi, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Yabancı Diller Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğr. Üyesi İrfan Arık, SKS Başkanı Öğr. Gör. Dr. Yeliz Doğru, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci izledi. Gökyüzüne Hâkim Olabileceğimizi Onlarla Öğrendik Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı (SKS) tarafından düzenlenen organizasyonla İKÇÜ’nün konuğu olan ekip üyelerinin yer aldığı etkinlikte konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, böylesine önemli bir ekinliğe ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti paylaştı. Türkiye’nin son yıllarda havacılık alanında ciddi mesafeler kat ettiğini vurgulayan ve bu ivmenin de aslında SOLOTÜRK ile başladığını dile getiren Prof. Dr. Bulduklu, “Gökyüzü bize o kadar uzaktı ki, zaman içerisinde SOLOTÜRK’ün yaptığı etkinliklerle biz, gökyüzünün aslında bir manevra alanı olabileceğini ve bizim de bu alana hâkim olabileceğimizi öğrendik. Orada yetişen mühendisler, havacılık ve savunma sanayiinde bugün Türkiye’nin neredeyse başa oynadığı bir sistemi tasarladılar. Bugün Akıncı’dan Bayraktar’a ve Çelik Kubbe ’ye kadar pek çok şeyi konuşabiliyoruz ve bunu sadece formel eğitimlere değil, bu tarz girişimlere de borçlu olduğumuzu söylemek isterim. Üretmek kadar gösterebilmenin; çocuklarda ve gençlerde heyecan yaratmanın ve onların size öykünmesini sağlamanın da bir o kadar önemli olduğunu düşünüyorum. Bununla birlikte, SOLOTÜRK’ü bütün dünyanın hayranlıkla izlediğini görmek de bizlere gurur veriyor. Ben, özellikle öğrencilerimizin buradan ciddi mesajlar çıkarmalarını ve programın kendilerine bir vizyon kazandırmasını diliyorum” diye konuştu. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bulduklu, etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçenlere ve SOLOTÜRK ekibine teşekkür ederek konuşmasını noktaladı. SOLOTÜRK Türk Milletine Armağan Olarak Kuruldu Açılış konuşmasının ardından söz alan SOLOTÜRK ekibi, kendilerini diğer gösteri ekiplerinden ayıran en önemli özelliğin, ekip üyelerinin her birinin aktif savaş pilotu olması ve bakım ekibinin harekata ve savaşa sürekli hazır halde bulunmaları olduğunu vurguladı. SOLOTÜRK’ün, Türk Hava Kuvvetleri’nin 100. Yılı olan 2011 yılında Türk Milletine armağan olarak kurulduğunu anlatan ekip üyeleri, Ay yıldızlı bayrağı ve Türk Milletini dünyanın dört bir yanında başarıyla temsil etmelerinin haklı gururunu yaşadıklarını belirttiler. SOLOTÜRK gösterilerinde görülen özgüvenin ve savaşçı ruhun, ekip üyelerinin Türk milletinin cesaret ve kararlılığını yansıtmasından kaynaklandığına dikkat çekilen söyleşide, ekibin gittiği yerlerde bayrak manevrası yapıldığında bütün dünya milletlerinin ay yıldızlı bayrağa selam durdukları ifade edildi. Söyleşide, usta çırak ilişkisiyle yetişen SOLOTÜRK gösteri ekibinin 13 kişiden, gizli kahramanlar olarak nitelenen bakım astsubaylarının ise 8 kişiden oluştuğunun bilgisi verildi. SOLOTÜRK’ün asli görevinin Türk havacılığı ile Türk gençleri arasında bağ kurmak olduğunun altını çizen ekip üyeleri, aktif savaş pilotları olarak Türk savunma sanayinin koşar adım ilerlemesinden; İHA ve SİHA’larla, Milli Muharip Uçak Kaan’la ve diğer gelişmelerle gurur duyduklarını belirttiler. Dünya üzerinde uçak üzerine çizilmiş en büyük bayrağın SOLOTÜRK’te olduğunu ve bununla Guinness Rekorlar Kitabına girdiklerini hatırlatan ekip üyeleri, SOLOTÜRK’ün yapmış olduğu hareketler içerisinde patentli olanların da bulunduğunu, bu hareketleri dünya üzerinde yalnızca SOLOTÜRK’ün yapabildiğini anlattılar. İKÇÜ Ailesine gurur dolu anlar yaşatan SOLOTÜRK söyleşisi, katılımcılardan gelen soruların yanıtlanmasının ardından, ekip üyelerine teşekkür belgesi takdimi ve imza töreni ile son buldu.