Haberler :::
-
21.07.2023
Rektör Köse, Türkiye İktisat Kongresi 2023’e Katıldı
Türk Tarih Kurumu Başkanlığı, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı ve İzmir Valiliği iş birliğiyle düzenlenen Türkiye İktisat Kongresi 2023, aslına uygun olarak yeniden yapılan İzmir İktisat Kongresi binasında başladı İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse’nin de hazır bulunduğu açılış törenine, İzmir Vali Vekili Hulusi Doğan, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Muzaffer Şeker, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Birol Çetin ile yurt içinden ve yurt dışından çok sayıda bilim insanı, iktisatçılar, maliyeciler, bürokratlar ve protokol üyeleri katıldı. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin de katkı sağladığı etkinlik çerçevesinde; Türkiye Cumhuriyeti’nin tarım, sanayi, ticaret, turizm, finans ve kalkınma yolculuğu masaya yatırılıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mesajının okunduğu kongrenin açılışında konuşan İzmir Vali Vekili Hulusi Doğan yüz yıl önce aynı alanda düzenlenen İzmir İktisat Kongresi binasının tarihi sürecindeki rolünü anlattı. Geçmiş dönemlerde yıkılan binanın İzmir Valiliğinin girişimleriyle yeniden aslına uygun yapıldığını ve yüz yılın ardından kongrenin yine aynı alanda yapılmasının önemli olduğunu ifade etti. Geçmişin Tecrübelerinden İstifade Etmemiz Lazım Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Kurtuluş Savaşı'nın ardından Türkiye'nin büyük atılımlar gerçekleştirdiğini, bunda İzmir'de gerçekleştirilen ilk İktisat Kongresinin büyük payı olduğunu söyledi. Çam, “Dokuz Eylül’deki zaferle birlikte bu şehirde iktisadi mücadele başlatıldı ve masa başında zaferler kazanılarak bu süreç tamamlandı. Tahıl koridorunun durdurulduğu günlerde, ekonomik olarak nasıl bir sıkıntının yansıyacağının belli olmadığı bir dünyada, burada yaşananların tecrübelerinden istifade etmemiz lazım. Bu coğrafyada yaşam kolay değil. Her alanda güçlü şekilde çalışmalara devam etmeliyiz. 100 yıl önce verilmek istenen mesajları almış ve güncellemiş olarak devam etmemiz gerekiyor. 100’üncü yılımızı kutlarken tecrübeleri ciddi şekilde desteklememiz ve geliştirmemiz gerekiyor. Bizim her şeyi yeniden sorgulayarak temelden aldığımız birikimlerle mücadelemize devam etmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu. Ekonomik Bağımsızlık Türkiye Yüzyılı Vizyonunun Temeli Kongrede “İslamiyet’in İlk Devirlerinde İktisadi Hayat” oturumunun başkanlığını üstlenen Rektör Prof. Dr. Köse, yaptığı sunumda iktisadî bağımsızlıkla güçlendirilmeyen siyasî bağımsızlıkların kalıcı olamayacağını kaydetti. Ülkelerin iktisadi rekabetlerinin oldukça yoğun yaşandığı yeni dünya düzeninde Türkiye’nin bunun farkında ve oldukça sağlam adımlar atarak ilerlediğini aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, "Yeni Türkiye’miz layık olduğu yüksek düzeye ulaşabilmek için iktisadi bağımsızlığın temel unsur olduğunun farkındadır. Ekonomik bağımsızlık, 1923 İzmir İktisat Kongresi’nden bu yana, ülkemiz için temel bir unsurdur. Türkiye Yüzyılı vizyonu, son 20 yılda güçlü altyapı ve siyasi istikrar üzerine inşa edilmiştir. Türkiye ekonomisi artık 1990’lardaki kadar kırılgan değil. Ekonomi, şoklara daha dayanıklı ve yeterli haline geldi. Dışa bağımlılık azaldı ve ekonomik olarak bağımsız bir hale gelme yolunda hızla ilerliyor” dedi. Toplumsal Seferberlik İle Bu Ruhu Sahiplenmeliyiz Özellikle özel sektörün ilerlemesinde üniversitelerin bir lokomotif görevi görecek şekilde konumlandırılmasının önemine işaret eden Rektör Prof. Dr. Köse, “Türkiye’nin ticari dinamizmi ve gücü, Doğu ile Batı arasındaki stratejik konumu, bir enerji merkezi olarak artan rolü, nüfusun girişimci ruhu, genç ve büyük nüfusu Türk ekonomisinin güçlü yönleridir. Millî Teknoloji Hamlesi’nin en büyük güvencesi, toplumsal seferberlik ruhuyla bu sahiplenmenin sürdürülmesidir. Bu yerli hamle, Türkiye’nin dış politika, ekonomi, sanayi, dijitalleşme ve sağlık alanları başta olmak üzere her alanda özgün ve bağımsız politikalar izlemesini sağlayacak bir girişimdir” diye konuştu. Son 20 yıllık başarı hikâyesinin güçlü altyapı hamleleriyle ilerlediğine işaret eden Prof. Dr. Köse, savunma ihtiyaçları ve askeri teçhizat için yüksek dışa bağımlılığını çözen bir Türkiye’nin artık dünyaca kabul edilen bir başarının aktörü olduğunu vurguladı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Özellikle ulaşım, lojistik, sağlık, eğitim, savunma sanayi, milli teknoloji girişimi, sanayi ve imalat alanlarındaki stratejik altyapı yatırımları, Türkiye ekonomisini dönüştürmeye yardımcı oldu. Türkiye çok daha güçlü bir bölgesel ekonomik ve küresel siyasi ağırlık merkezi olacak şekilde ilerlemektedir. Türkiye'nin bütünlük ve bağımsızlığına göz dikmiş ülkeler için bu durum ciddi bir sorun oluşturmaktadır” dedi. Oturum Prof. Dr. Mustafa Demirci, Doç. Dr. Tahsin Koçyiğit, Arş. Gör. Abdullah Burgu’nun sunumlarıyla tamamlandı. İktisadi Bağımsızlık Elzemdir Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Muzaffer Şeker, Türkiye İktisat Kongresinin, iktisadi bağımsızlık çabalarının bir yansıması olduğunu vurguladığı konuşmasında, uygulamaya koyulan Milli Teknoloji Hamlesinin önemine işaret etti. Prof. Dr. Şeker, “Kendi üretimimiz ve yerli kaynaklarımızı kullanarak ekonomimizi güçlendirmek, sürdürülebilir bir büyüme ve refah düzeyi sağlamak için elzemdir. Bu amaçla uygulamaya koyulan Milli Teknoloji Hamlesi bağımsızlık hedefinin sağlam bir zemine oturması için teknolojik altyapısını oluşturmaktadır. Ancak, bağımsızlık sadece içeride atacağımız adımlarla değil, aynı zamanda uluslararası iş birlikleriyle de güçlenir. İktisadi bağımsızlık her ülkenin ana hedeflerinden biri olmuştur. Tarihten günümüze uluslararası ortaklıklar ve imzalanan paktlar, ekonomik alanda Türkiye için büyük önem taşımaktadır. Dünya ekonomisindeki değişimler ve küresel gelişmeler karşısında Türkiye, aktif bir dış politika izleyerek çeşitli ülkeler ve bölgesel oluşumlarla iş birliği yapmıştır. Kendi üretimimiz ve yerli kaynaklarımızı kullanarak ekonomimizi güçlendirmek, sürdürülebilir büyümeyi ve refah düzeyini sağlamak elzemdir. Tarihten günümüze uluslararası ortaklıklar ekonomik alanda Türkiye için büyük önem taşımaktadır” sözlerine yer verdi. Tarih Bir Akıştır Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Birol Çetin de Atatürk’ün Nazilli basma fabrikasının kapısında cumhuriyetin 15’inci yılında çekildiği fotoğrafı göstererek “Fabrika kapısının önünde ‘Her fabrika bir kale’ ve ‘Dünü unutma bugünü iyi anlarsın’ yazıyor. Dünü unuttuğumuz için bugün bazı şeyleri anlamakta zorlanıyoruz. Tarih aslında bir akıştır, hiçbir şey bitmemiştir. Bugün misaki iktisadi ilkelerine baktığımızda bize ne kadar lazım olduğunu anlıyoruz. Biz burada sadece kongre sonrası dönemi dikkate almadık. Daha önceki dönemlerde iktisadi hayattaki uygulamalarla ilgili de çok sayıda makale var. Burada esas mesaj, biz ne emperyalistlerin dayattığını kabul ettik ne de onlarla bir olup emperyalist politika izledik. Kongrenin bize verdiği mesaj bu oldu” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Çetin, kongre için 186 tebliğin geldiğini, bunu 87'ye düşürdüklerini, kongrede İzmir'deki üniversitelerin katılımıyla 126 bildirinin sunulacağını sözlerine ekledi. İki gün boyunca düzenlenecek 30 oturumda, İslamiyet’in ilk devrilerinden günümüze iktisat politikaları, teorileri, kurumları, uygulamaları ve iktisadi dönüşümler ele alınacak. Ege Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi, İzmir Demokrasi Üniversitesi, Bakırçay Üniversitesi, Yaşar Üniversitesi ve İzmir Ekonomi Üniversitesinin de katkı sağladığı etkinlik çerçevesinde; Türkiye Cumhuriyeti’nin tarım, sanayi, ticaret, turizm, finans ve kalkınma yolculuğu masaya yatırılacak. Dokuz Eylül Üniversitesi tarafından düzenlenen “İzmir’in Dünü ve Bugünü” sergisine de ev sahipliği yapacak olan etkinlik, ilgili herkesin katılımına açık olacak. -
17.07.2023
Rektör Köse: “Kayıp Yıllar Cumhurbaşkanımızın Liderliğinde Telafi Edildi”
Rektör Köse: “Kayıp Yıllar Cumhurbaşkanımızın Liderliğinde Telafi Edildi” İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, İzmir Valiliği tarafından düzenlenen 15 Temmuz ve Milli Birlik Günü kutlama programına katıldı. İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger’in ev sahipliğinde Konak Meydanında yapılan törende bir konuşma yapan Rektör Köse, bu tür yapılarla mücadelede süreklilik gerektiğini vurguladı. Rektör Köse “Bu coğrafyanın kaderi yıkıcı ve bölücü örgütlerle bitmeyen mücadeledir. Bu mücadele her daim ve aralıksız sürdürülmelidir. Asırlardır yıkıcı ve bölücü amaç taşıyanlarla mücadele hem milletimizin hem de devletimizin enerjisini boşa harcamasına neden olmaktadır. Fetöcü hainler, halkın en masum duygularını kullandılar ve ülkeyi güçsüz halde getirmek için sureti haktan görünerek dini referanslardan yararlandılar. Aziz milletimizin bekasına kast ederek maşası oldukları mihraklarla işbirliği içinde devletin teçhizatı ile millete silah doğrulttular. 15 Temmuz’da göğüslerini hainlerin saldırılarına siper edip şehadet mertebesine ulaşan şehitlerimizi ve bu vatan uğrunda canlarını feda eden bütün şehitlerimizi rahmet minnet ve şükranla anıyorum. Gazilerimize bereketli bir ömür diliyorum. 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümünde yine 7 yıl sonra tıpkı ilk günkü heyecanla meydanı dolduran siz değerli İzmirlilere teşekkür ediyorum. Bu heyecan ve ruh fazla söze gerek bırakmadan iki şeyi haykırıyor: birincisi istiklaline âşık olan ve istikbalini bunun üstüne kuran bu millet ile hainler asla başa çıkamazlar ve çıkamayacaklar. Şu meydanlar, Milletimizin selameti ve ülkemizin bekası için tükenmez bir enerjinin göstergesidir. İkincisi milletimizin stratejik kurumlarına habis bir ur gibi yerleşen çetelerin temizlenmesinden sonra ülkemiz çok hızlı bir şekilde kayıp yılları telafi etti ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde dünyaya yön veren elit aktörler arasına girme noktasında şaha kalktı, hızlı ve kararlı yürüyüşünü sürdürüyor. Bu, milletimizin mayası temiz, hamuru sağlam yapısının sağladığı gücün de bir ifadesidir. Bu bizim emin adımlarla geleceğe yürüyüşümüzün bir ifadesidir. Bu duygu ve düşüncelerle istiklalimizin ve istikbalimizin güvencesi 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Gümünüzü kutluyor, saygılar sunuyorum” dedi. -
17.07.2023
İKÇÜ’de 15 Temmuz Darbe Girişimi ve Küresel Siyaset Paneli
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ), “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinlikleri kapsamında “15 Temmuz Darbe Girişimi ve Küresel Siyaset” başlıklı panele ev sahipliği yaptı. İKÇÜ Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin moderatörlüğünde, yapılan panelde, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Av. Mustafa Akış, Hukuk ve Değişim Derneği Kurucu Başkanı Av. Samir Altunkaynak, Hacettepe Üniversitesinden Dr. Öğr. Üyesi Yasemin Abayhan konuşmacı olarak yer aldı. 15 Temmuz Son Kurtuluş Operasyonlarıydı Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Akış, Batılıların sınırları değiştirmeden ülkeleri bölme gibi parça parça bir yapı oluşturma gayretine işaret ettiği konuşmasında, “Bunu Irak’ta gördük, Suriye’ de gördük. Onların bu dizayn gayretinde Türkiye Cumhuriyeti planın en önemli parçası” dedi. Bu planda öncelikle merkezi hükümeti zayıflatan yeni güç odakları oluşturduklarını, merkezi hükümetlere ambargo uygulayarak oluşturdukları güç odaklarını desteklediklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Akış, “Bu yapı, ülkede birlikte yaşama arzusunu yok ediyor, parça parça bir yapı oluşturuyor. Yeni konseptleri bu. Bu dizayn yapılırken 7 Şubat MİT Krizi, 17- 25 Aralık operasyonlarını yaşadık. Devleti zor duruma düşürmek için karanlık operasyonların sonuçsuz kalması neticesinde 15 Temmuz’a uzanan süreç ortaya çıktı. 15 Temmuz son kurtuluş operasyonlarıydı” dedi. Üniversiteler, Örgütün Fabrikasını Oluşturuyor FETÖ’nün TSK ve emniyet teşkilatındaki örgütlenmesini önemli seviyelere çıkardığı seksenli ve doksanlı yıllara dikkat çeken Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Akış, örgütün sivil ve eğitim yapılanmasının ardından ünite yapılanmasına geçtiğini belirtti. “Sivil yapılanma örgütün para işini yürüten bir yapı. Üniversiteler, askeri okullar, örgütün fabrikasını oluşturan eğitim yapılanmasıdır. Ünite yapılanması ise örgütün mahrem yapısı dediğimiz yargı, mit, emniyet, askeriyedeki yapılanmasıdır. Örgütte en yüksek mertebe ise kıta ve ülke imamlarının olduğu İstişare Heyeti olarak biliniyor. Tabi bu yapının başında ezotorik, kâinat imamı olarak nitelendirdikleri peygamberle konuşan bir elebaşı var. 28 Şubat operasyonu FETÖCÜ okulların önüne açan bir operasyondu. 2015 sonbaharında Sızıntı’da ve Zaman gazetesinde yayınlanan subliminal mesajlarla Pensilvanya’da darbenin yapısı oluşturulmaya başlanıyor” diye konuştu. Lider Millet Uyumu Çok Önemli Bir Parametredir Darbe teşebbüsünde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a suikast girişiminin başarısızlıkla sonuçlanmasında Zekai Paşa'dan aldığı emir doğrultusunda darbeci General Semih Terzi'yi tereddüt etmeden öldürerek şehadete yürüyen Ömer Halisdemir’in darbenin başarısız olmasındaki önemini hatırlatarak 15 Temmuz’da yaşananları aktaran Akış, “Lider, millet uyumu çok önemli bir parametredir. Kaçma imkânı olan ve canıyla ailesinin hayatıyla imtihan edilmiş cesur bir lider olarak Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan açıklamasında ölümüne ölümüne diyor. Her siyasi görüşten her kesimden oluşan milletimiz kınından çıkmış kılıç gibi sokağa çıkmasaydı zillet bir dönem yaşayacaktık. Bu vesileyle gazilerimize uzun ömürler diliyorum. Tüm şehitlerimize rahmetler diliyorum. böyle anlamlı gün vesilesiyle sizlerle bir araya getirdiği için Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’ye ve İKÇÜ ailesine teşekkürlerimi iletiyorum” şeklinde konuştu. Hain Kalkışma, Haçlı Anlayışının Son Denemesidir Panelin açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, bir destanın başlangıcını oluşturan kalkışmanın yıl dönümünde hain darbe girişiminin hafızalarda taze tutulmasının gelecek nesillerin selameti açısından bir zorunluluk olduğunu vurguladı. Dışardan kontrol edilen hainlerin, son yıllarda tüm bağımlılıkları kıran, daha müreffeh bir toplum ve daha gelişmiş bir demokrasi için hızla yol alan Türkiye’yi bu yoldan döndürmek isteyenlerin içerdeki maşalarının Türkiye artık eski Türkiye olmadığı gerçeğiyle yüzleştiğini aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, “O gece boğaz köprüsünü trafiğe kapattıklarında bu cüretin kaynağını hepiniz sorgulamışsınızdır. Hangi çılgındı ki bu milletin köprüsüne, geleceğine ve nihayet bekasına zincir vuruyordu? Aslında bu çağ için ütopik gibi görünse de bu vatanda her zaman sergilenen ve darbelerle hedefinden her defasında saptırılan Türkiye’nin önü yeniden kesilmeye çalışıyordu. Cumhur, Reisinin tek talimatı ile sokaklara döküldü ve tüm dünyaya ve onların uşakları alçaklara ‘Mevzu Vatan ise gerisi teferruattır’ gerçeğini tankların önünde göğsünü siper ederek yeniden ispat etti. Karanlık güçler, kirli eller, barışın sözde taşıyıcıları ve İslâm düşmanları Ortadoğu’da defalarca sergiledikleri oyundan bu kez mağlup ayrılıyorlardı. Uzun süre planladıkları, besledikleri ve devletin en derin noktalarına yerleşme görevi verdikleri satılmışlar; kendi kardeşine, anne ve babasına silah doğrultacak kadar alçalmışlardı. Halkın genç yaşlı demeden yurdun her köşesinde gösterdiği direniş, Nene Hatun’un, Kara Fatma’nın, Şerife Bacı’nın kahramanlıklarının yeniden sergilenmesiydi. Atalarının, Malazgirt’te, Miryekefalon’da, Kosova’da, Çanakkale’de yaptıklarının aynısının aradan geçen yüzyıllarda farklılaşmadığını tüm dünyaya bu kez naklen izlettiriyorlardı. Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde sergilenen kahramanlık; bir Milletin kendine gelmesine, ‘Bir’ olmasına ‘beraber olmasına’ vesile oldu. İktidarı – muhalefeti, sağcısı – solcusu, laik olanı – muhafazakârı, Kürdü – Türkü bu vatan için en kıymetli varlıklarını vermekten bir an bile tereddüt etmeyeceklerini gösterdiler. Sonuç olarak bir millete yaşama hakkı tanımamayı amaçlayan Haçlı anlayışının en son saldırısı da atalarının kanını taşıyan bir nesil tarafından bertaraf edildi” diye konuştu. Kurguladıkları Planların Biri PKK, Diğeri de Fetullahçılıktır Hukuk ve Değişim Derneği Kurucu Başkanı Av. Samir Altunkaynak tarih okumalarının sosyoloji ve hukukun mihenk taşı olaylar üzerinden yapıldığını kaydettiği konuşmasında, toplumun tüm farklı kesimlerinde yaşanan tecrübelerin unutulmayarak böyle olayların oluşmaması bilincinin oluşması gerektiğini söyledi. Geçmişte yapılan darbelerden günümüz 15 Temmuz’una gelinen süreçte yaşanan acı tecrübelerin bütün olarak değerlendirilmesini gerektiğini belirten Av. Altunkaynak, ”2007 Cumhurbaşkanlığı Seçimi krizi, 2008 parti kapatma davası, 2010 Referandumu gibi kırılmalar bizi bu sonuca götürmektedir. Gezi eylemleri, 6 - 7 Ekim’de Güneydoğu’da yaşanan olaylar, 17-25 Aralık, 7 Şubat MİT krizi gibi olaylardan 15 Temmuz’a uzanan süreçte yaşananların tümünde halkın iradesine kastı görüyoruz. Diğer taraftan Türkiye üzerinde kurgulanan iki büyük proje var. Bu göz yumulan yapılardan birisi PKK’dır diğeri de Fetullahçılıktır. Beka Vadisi’nin ve Pensilvanya’dan bir farkı yok. Büyük devletler içerde değil dışarda plan yapar. Batılıların akıllı kaos dedikleri bir teorileri var. Kendileri yönetebildiği müddetçe kaosun olmasını istiyorlar ve onun devamını sağlıyorlar. Bunu Afganistan’da görmekteyiz. Irak ve Somali’de, Mısır’da bunu görmekteyiz” dedi. Yasamanın Temel Şekillendiriciliği Korunmalı 15 Temmuz kalkışmasının Türkiye Cumhuriyeti’nde istedikleri yapıyı oluşturamayanların halkın iradesini ortadan kaldırmaya yönelik yaptığı Batı destekli bir ön darbe hareketi olduğunu aktaran Altunkaynak, kamu düzeni olan bir hukuk devletine sahip olmanın önemine dikkat çekerek; ”Yasamayı önceleyen bir anlayışı hakim kılmak lazım. Temel görevimiz objektif kuralları olan, şeffaf, liyakatlı bir hukuk sistemini içselleştirmek” dedi. Altunkaynak, “Yasamanın temel şekillendiriciliği korunmalı, yargı bağımsızlığı ve erklerin görev alanlarının kat’i tanımı ve sınırı bir an önce belirlenmelidir” diye konuştu. Geri Plan ve Sahnedeki Örgüt Tipi Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Yasemin Abayhan, Eski FETÖ üyelerinin beyanlarının yer aldığı araştırmasından örnekler verdiği konuşmasında, FETÖ’nün uluslararası platformlarda terör örgütü olarak anlaşılmamasının altında yatan noktalara değindi. Dr. Öğr. Üyesi Abayhan, “İlgili terör örgütünün iki ayrı örgüt tipine sahip olduğu söylenebilir. Bunlardan bir tanesi ‘geri plan (stay behind) örgüt tipi’ olarak kavramsallaştırabileceğimiz temel eylem ve planlarının grup mensupları dışındakilerin farkında olmadığı, kendini gizleyen, belli etmeyen örgüt tipidir. Örgütün içinde barındırdığı diğer örgüt tipi ise, geniş taban desteğine sahip olan, oldukça görünür yapıdaki ‘sahnedeki örgüt tipi’dir. Özellikle kadın ve gençlerden seçilen gruplar, örgütün üyelerinin sosyal medya hesapları, gençleri etkilemede oldukça aktif olan popüler kültür ikonlarının örgütün bu boyutunda yer aldığı söylenebilir” dedi. Manipülasyona Ergenlik Döneminden Başlıyorlar FETÖ’nün bireyler üzerindeki etkilerinin özellikle çocukluktan ergenliğe geçiş döneminde daha fazla görüldüğünü aktaran Dr. Öğretim Üyesi Abayhan, “Gençlerin ailelerden koparılması sekizinci sınıfta başlar. Ergenlere ilişkin alınan kararların ailelerinden önce birincil olarak ablaya ve abiye sorulması, aynı evde yaşamakta olan bireylere, özellikle ‘abi’ ve ‘abla’ların sağladıkları duygusal destek söz konusu. Gruptan ayrılmaya çalışan gençlerin hem ‘şefkat tokadı’ denen öğreti ile hem tüm sosyal desteğinin kaybı ile hem de ailelerini karşılarına almaları ile baş etmeleri gerekmektedir” şeklinde konuştu. Örgütün yapılanması çözüldükçe gruba yeni üye katılımının azalacağını mevcutlarının da atıl bir pozisyonda kalacağını ifade eden Abayhan, bu sürecin gerçekleşmesinde; FETÖ’yü, söylemlerini, ritüellerini ve zihin dünyasını farklı disiplinlerde ve disiplinler arası şekilde geniş kapsamlı çalışılmasının önemine vurgu yaptı. Katılımcılardan gelen soruların yanıtlanmasının ardından Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Av. Mustafa Akış ile Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’den oluşan protokol üyeleri Sanat ve Tasarım Fakültesinde hazırlanan ‘15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Fotoğraf Sergisi’nin açılışını yaptı. -
17.07.2023
İKÇÜ Ailesi Bayramlaşma Töreninde Buluştu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Ailesi, resmi tatilin sona ermesinin ardından düzenlenen bayramlaşma töreninde bir araya geldi. Rektör Prof.Dr. Saffet Köse’nin ev sahipliği yaptığı bayramlaşmada, Rektör Yardımcıları Prof.Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Dekanlar, Genel Sekreter Nurettin Memur, çalışanların tek tek elini sıkarak bayramlarını kutladı. Fakültelerden gelen akademisyenler ve idari personel de birlik, beraberlik, sağlık temennileriyle bayramlaştı. Sevinçte olduğu gibi üzüntülerde de bir araya gelen manevi iklime sahip kültürümüzde, bayramlarda daha fazla hissettiğimiz karşılıksız yardımlaşma gibi değerlerin kuşaktan kuşağa aktarıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Köse, Kahramanmaraş merkezli depremler sonucu hayatını kaybedenlerin acısı ve kederinin yüreklerde yaşamaya devam ettiğini söyledi. Prof.Dr. Saffet Köse, “Allah bir daha milletimize böyle büyük bir acı, keder göstermesin. Hayatını kaybeden bütün vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına sabırlar diliyorum” ifadelerini kullandı. Birlik ve beraberliğin temininde en güzel vesile olan bayramların en önemli niteliğinin aile fertlerini bir araya getirmesi olduğunu belirten Rektör Prof.Dr. Saffet Köse, “Biz bir aileyiz. Üniversitemizde görev yapan tüm akademik ve idari personelimizin, değerli ailelerinin, sevgili öğrencilerimiz ile değerli ailelerinin geçmiş Kurban Bayramını kutlarız. Birlik ve beraberliğimiz daim olsun. Daha nice bayramlara sağlık, mutluluk ve huzur içinde hep birlikte ulaşmayı Cenab-ı Allah hepimize nasip eylesin” diye konuştu. -
01.06.2023
Başarılı İnşaatçılardan Rektör Köse’ye Ziyaret
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Earthquake Engineering Research Institute (EERI) tarafından San Francisco’da yapılan Seismic Design Competition’da (Sismik Dizayn Yarışması) Türkiye’yi başarıyla temsil eden öğrencileri ağırladı. Mühendislik ve Mimarlık Fakültesinden Dr. Öğr. Üyesi Oğuzhan Toğay'ın danışmanlığında, İnşaat Mühendisliği Bölümü öğrencileri Gökhan Köse, Ayşe Betül Yılmaz, Ayşe Dilara Kılıç, Batuhan Samsun, Ercan Kurkut ve Salih Dinçsoy’dan oluşan ekip; dünyanın seçkin üniversitelerinin ilgili inşaat ve mimarlık bölümü takımlarını geride bırakarak finalde Türkiye’yi başarıyla temsil ederek İKÇÜ’ye geri döndü. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin kabul ettiği buluşmada, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökçen Bombar da hazır bulundu. Ülkemizi En İyi Şekilde Temsil Ettik Otuz sekiz takımın yer aldığı yarışma ile ilgili bilgi veren Dr. Öğr. Üyesi Oğuzhan Toğay, tasarlanan maketlerin sarsma tablasında farklı şiddetteki depremlere maruz bırakıldığını, yıkılmayan maketler arasında mimari/estetik/fonksiyonellik/poster/sunum gibi ölçütler dikkate alınarak değerlendirilmelerden geçtiğini kaydetti. Toğay, “Bayrağımızı, ülkemizi en iyi şekilde temsil ettik. Ayrıca İKÇÜ’yü de dünyanın önde gelen bölümlerinin yer aldığı bir platformda en güzel şekilde tanıtmış olduk” diye konuştu. Gençlerimizin Bilinçli Olarak Yetişmesi Çok Önemli Ülkemizde yaşanan ve tüm dünyayı yasa boğan deprem felaketinin ardından yapılan yarışmada, diğer ülke takımlarından gelen dostça yaklaşımlardan oldukça etkilendiklerini ifade eden ekip üyesi gençler, etaplarda diğer takımların kenetlenerek İKÇÜ’yü desteklediklerini aktardı. Geçen seneki DASK Depreme Dayanıklı Bina Yarışmasında gelen derecenin ardından başarılarını ABD’deki yarışmaya da taşıyan İnşaat Mühendisliği öğrencilerini tebrik eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, “Başarılarıyla İKÇÜ’yü gururlandıran sevgili öğrencilerimizi ve bilgileriyle öğrencilerimizi yönlendiren emeği geçen tüm hocalarımızı tebrik ediyorum” şeklinde konuştu. Ülkemizin yıkıcı depremlerle yaşadığı acıların en tazesini 6 Şubat'ta deneyimlendiğini hatırlatan Prof. Dr. Köse, “Asrın felaketleri olarak nitelendirilen 1999 Gölcük Depremi, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremlerini yaşamış bir ülke olarak en az düzeyde hasar alan, can güvenliğini sağlayacak şekilde binaların tasarlanması gerçeğine uygun hareket edilmesi lazım. Yıllardan beri ülkemizin aktif bir deprem bölgesi gerçekliğine uygun nitelikte yapılmayan yapılar nedeniyle can kayıpları ortaya çıktı. Depreme dayanıklı bina bilincinin oluşturulması ve uygulanması noktasında gençlerimizin bu organizasyonlara iştirakine büyük önem vermekteyiz. Mimarlık, malzeme, yapı, inşaat, harita, şehir ve bölge planlama gibi kilit derecede önemli mühendislik disiplinlerini bünyesinde barındıran bir üniversite olarak bu alanlarda eğitim alan gençlerimizin de donanımlı mezunlar olmaları için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. Mühendis adaylarımız eğitimleri boyunca edindiği teorik bilgileri, böyle yarışmalar sayesinde pratiğe dönüştürüyorlar. Lisans eğitimlerinde yakaladıkları bu başarılı sonuçlar için değerli öğrencilerimiz, bilgileri ve tecrübeleri ile öğrencilerimizin yolunu açan tüm hocalarımızı tebrik ediyorum” dedi. -
26.05.2023
Kamu Çerçeve Protokolü’nün İlk Sözleşmesi İKÇÜ’den
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile HAK İş Konfederasyonuna bağlı Öz Büro –İş Sendikası arasında düzenlenen törenle 2023-2025 döneminde yapılacak zammın belirlendiği toplu iş sözleşmesi imzalandı. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı imza töreniyle açıklanan 2023-2025 Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü kapsamında Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Öz Büro İş Sendikası Genel Başkanı Baki Gülbaba arasında İKÇÜ’lü işçilerin maaşlarını belirleyen sözleşme İKÇÜ’de imzalandı. Atılan imzalar ile İKÇÜ’de çalışan kamu işçilerinin taban ücretleri, ücret zamları, sosyal yardımları, maktu ödemeleri, diğer özlük ve yan hakları belli oldu. Uzlaşı Kültürü İle Belirledik Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü kapsamında toplu iş sözleşmesinin imzalandığı ilk üniversite olan İKÇÜ ile Öz Büro İş Sendikası arasında varılan anlaşmanın hayırlı olmasını temenni etti. Rektör Prof. Dr. Köse, “Sayın Cumhurbaşkanımızın her zaman altını çizdiği ve uygulamaları ile örnek biçimde ortaya koyduğu gibi çalışanlarımızın refahı için biz de elimizden geleni yapıyoruz. Yönetim olarak ilk geldiğimiz günden itibaren, yetkimiz ve imkânlarımız dâhilinde, çalışanlarımızın mutluluğu için çaba gösteriyoruz. Her işte olduğu gibi ödemelerde de uzlaşı kültürü ile hareket ettik. Toplu İş Sözleşmesini de bu uzlaşı anlayışı ile belirlemeye çalıştık. Sendika ile üniversite yönetimimizin karşılıklı iyi niyetli çabalarla oturduğu görüşmeler neticesinde çalışanlarımızın hak ve menfaatlerini koruma paydasında buluştuk. Çalışanlarımızın yüzünü güldüren, örnek teşkil edecek bu sözleşmeyi bu noktaya taşıyan tüm çalışma arkadaşlarıma, sendika yetkililerine emekleri için teşekkür ediyorum. Bu sevindirici anlaşma üniversitemiz, işçilerimiz ve ülkemiz adına hayırlı uğurlu olsun” dedi. İlk İmzamızı İKÇÜ ile Attık Sendika olarak 2023-2025 Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü kapsamında ilk sözleşmelerini İKÇÜ ile yaptıklarının altını çizen Öz Büro İş Sendikası Genel Başkanı Baki Gülbaba da Rektör Prof. Dr. Köse nezdinde tüm yönetime teşekkürlerini ilettiği konuşmasında, İKÇÜ ile imzalanan sözleşmenin kurum yöneticilerinin de katkıları ile tüm çalışanların yüzünü güldürdüğünü ifade etti. Başkan Gülbaba, “Sözleşmenin bu aşamaya gelmesinde en büyük pay Rektör Prof. Dr. Saffet Köse Hocamıza aittir. Önceki sözleşme döneminde olduğu gibi yine Rektörümüzün olumlu tutumu ile ilk sözleşmeyi İKÇÜ’de yapıyoruz. Bu haliyle rektör hocamız işçinin yanında olduğunu ve üniversite olarak farklı olduklarını tekrar ispat etti. Hepiniz ve hepimiz adına kendisine çok teşekkür ediyorum. Sözleşmenin işçi yararına oluşmasında belirleyici olan çerçeve protokolün imzalanmasında yanımızda yer alan Sayın Cumhurbaşkanımıza ayrıca şükranlarımı sunuyorum. Üniversitemizin değerli yöneticilerine, sendikamız yönetici ve üyeleri ile tüm emeği geçenlere çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu. -
26.05.2023
İKÇÜ’lü Gençlerden Üç Şampiyonluk
Urla İskele’de düzenlenen Jimmy Key Universail Yelken Yarışları, Urla Yelkenci Topluluğu (URİYAT), Urla Yat Kulübü ve Jimmy Key iş birliğiyle tamamlandı. On farklı kategoride, 15 üniversiteden toplam 285 öğrencinin 30 takım olarak katıldığı, toplam 430 sporcunun mücadelede ettiği “100’üncü yıl Cumhuriyet Kupası” yarışlarında; İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Yelken Topluluğu takımı, Destek 2, Overall ve Irc 4 kategorilerinden şampiyon olarak döndü. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinden Jamal Maharramli’nin kaptanlığında, Nurgün Yavuz, Elif Gül Tunaz, Sena Tekin, İsmail Arda Asan, Altuğ İlhan, Aytaç Ürken’den oluşan İKÇÜ’nün başarılı yelkencileri kupa sevincini Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu ile paylaştı. Genel Sekreter Nurettin Memur, Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanı Yeliz Doğru, Spor Birimi Şube Müdürü Turgay Avcı, spor birimi sorumlusu Volkan Aktaş’ın da katıldığı buluşmada gençler İKÇÜ’ye kupayı getirmekten gurur duyduklarını ifade etti. Rüzgârı iyi okuyan, çok iyi manevralarla aksiyon aldıklarını ifade eden takım kaptanı Jamal Maharramli yelken sporunda iddialı üniversiteleri geride bırakarak başarıya ulaştıklarını söyledi. Maharramli, “Sonraki yarışlarda da İKÇÜ’yü en iyi şekilde temsil etmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu. İKÇÜ’ye getirdikleri şampiyonluk kupasının memnuniyetini paylaşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bulduklu, denizcilik tarihi açısından önemli bir yere sahip olan İzmir'in zengin bir geçmişi ve değerli bir geleneği olduğuna dikkat çekti. Yelken sporunun deniz üzerinde satranç oynamaya benzediğini söyleyen Prof. Dr. Bulduklu, “İnsanlık tarihinde denizciliğin başladığı ve yeryüzüne dağıldığı topraklarda yaşayan bir millet olarak gençlere deniz sevgisini aşılamanın en kolay yolu, deniz sporlarından geçiyor. Bu spora meraklı gençlerimizin takım kurarak İKÇÜ adına başarılı sonuçlara ulaşmasını oldukça değerli buluyoruz. Yönetim olarak tüm takımlarımızın yanında olduğumuzun altını çizerek gençlerimizi tebrik ediyoruz” dedi. -
16.05.2023
İKÇÜ, Türkiye Eskrim Şampiyonasından Madalya ile Döndü
Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu (TÜSF) tarafından düzenlenen Ünilig Türkiye Eskrim Şampiyonasında İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesini (İKÇÜ) başarıyla temsil eden Lâl Erman Türkiye 3’üncüsü oldu. Epe kategorisinde turnuvada mücadele eden Lâl Erman, toplamda 9 üniversiteden 19 sporcunun yarıştığı müsabakalardan bronz madalya ile döndü. Milli Takımda da ülkemizi başarıyla temsil eden İKÇÜ’nün gururu Diş Hekimliği Fakültesi öğrencisi Lâl Erman, 'Üniversitem adına gurur duydum' diyerek duygularını paylaştı. Ankara Üniversitesi Piri Reis Spor Salonunda tamamlanan şampiyonada Kadınlar Epe Ferdi'de Hacettepe Üniversitesinden Sidal Aslan birinci, Gazi Üniversitesinden Çağla Karabağ ikinci, İKÇÜ’den Lal Erman ile Gazi Üniversitesinden Bensu Ayşen Gül üçüncü oldu. Rektör Köse’den Erman’a Tebrik Erman’ın İKÇÜ’ye getirdiği madalya memnuniyetini paylaşan Rektör Prof. Dr. Köse de, “Uluslararası alanda ay-yıldızlı bayrağımızı başarıyla temsil etmiş olan milli sporcumuz Erman’ı Türkiye üçüncüsü olarak da üniversitemizi gururlandırması vesilesiyle tebrik ediyorum. Emekleri olan SKS Daire Başkanı Yeliz Doğru'ya, Spor Birimi Şube Müdürü Turgay Avcı’ya ve Spor Birimi Sorumlusu Volkan Aktaş’a teşekkür ediyor, başarılı çalışmalarının devamını diliyorum” dedi. Koordinasyon Çok Önemli Eskrimin stratejik bir spor dalı olduğuna işaret eden Lal Erman ise “Eskrimde, dikkat, strateji geliştirme, koordinasyon çok önemli. Hem hızlı düşünmeyi hem de hızlı hareket ettirmeyi, ayaklarınızın adeta hiç durmamasını gerektiren bu sporda bana en büyük desteği veren aileme, arkadaşlarıma ve tüm antrenörlerime teşekkür ediyorum" diye konuştu. -
05.05.2023
Uluslararası DRD 2023 Sempozyumu İKÇÜ’de Yapılıyor
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Eczacılık Fakültesi ve İlaç Araştırmacıları ve Uygulayıcıları Derneği tarafından düzenlenen “Uluslararası Multidisipliner İlaç Araştırma ve Geliştirme Sempozyumu 2023" Çiğli Yerleşkesinde başladı. İKÇÜ Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mutlu Aytemir’in ev sahipliliğinde, eczacılık fakültelerinden gelen akademisyenleri, ulusal ve uluslararası araştırmacıları ve ilaç endüstrisi profesyonellerini bir araya getiren “International Multidisciplinary Symposium on Drug Research and Development (DRD) 2023’ün açılış programında, İzmir Vali Yardımcısı Hulusi Doğan, İKÇÜ Rektörü ve Sempozyum Onursal Başkanı Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı, İlaç Araştırmacıları ve Uygulayıcıları Derneği-ILARUD Başkanı ve Sempozyum Eş Başkanı Prof. Dr. Gülberk Uçar, Veni Vita Health Genel Müdürü Dr. Beril Koparal Ergün ile 700'ün üzerinde konuk katılımcı yer aldı. Birinci Basamak Sağlık Hizmetinin Vazgeçilmezi Açılışta konuşan İzmir Vali Yardımcısı Hulusi Doğan, birinci basamak sağlık hizmetinin vazgeçilmez bir parçası olan eczanelerin kolay ulaşılabilir olmasının yanında eczacıların bilimsel donanımları, mesleki tecrübeleri sayesinde toplum sağlığının korunmasına, iyileştirilmesine ve devlet ekonomisine sağladığı katkılara değindi. “Eczacınızın ilacın akılcı ve güvenli kullanımı, halkın bilinçli ilaç kullanması noktasındaki yaklaşımı maliyetleri de azaltmaktadır. Özellikle Anadolu’da vatandaşlarımızın sağlık sorunlarında ilk koştuğu yerler eczanelerdir. Eczacının görevi ilaç ile sınırlı kalmaz, aynı zamanda hasta odaklı yaklaşımlarıyla bireylere rehberlik de ederler. Bir nevi tıbbi danışman olurlar. Bilimsel gelişmelerin ışığında araştırmacılarımızın yetkinlikleriyle ilaçta dışa bağımlılığı azaltan ilaç sektörümüzü de tebrik ediyorum. Sektörün değerli temsilcilerini ve araştırmacılarını İzmir’imizde bir araya getiren bu önemli bilimsel buluşmaya ev sahipliği yapan İKÇÜ’ye Rektör Prof. Dr. Saffet Köse nezdinde şükranlarımı sunuyorum. İlk mezunlarını bu yıl verecek İKÇÜ Eczacılık Fakültesini, dekanımızı ve değerli öğrencilerini de şimdiden tebrik ediyor, başarılar diliyorum” dedi. İlaç Sanayiinde de Oyun Kurucu Oluyoruz İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, her alanda önemli atılımlar yapan Türkiye’nin ilaç sanayiinde de oyun kurucu olmaya doğru hızla ilerlediğini kaydetti. 2015 yılında 18,08 milyar TL olan Türkiye ilaç pazarının 2021 yılında 64,85 milyar TL’lik satış değerine ulaştığını aktaran Rektör Prof. Dr. Köse: "2021 yılında bu satış değerinin %88’ini yerli ilaç oluşturmuş. 2019 ve 2021 yıllarında pandeminin etkisine rağmen ilaç ithalat oranları düşmeye devam etmiş. Bu düşüşte yerli aşının kullanılmasının ve ilaç sanayiinde Ar-Ge’ye sağlanan desteğin önemli olduğunun altını çizmek isterim. TÜBİTAK Aşı ve İlaç Geliştirme Kampüsü’nün bu yıl açılmış olması da ilaç sanayiinde dışa bağımlılığı önümüzdeki süreçte azaltacaktır. İlaç geliştirme uzun ve karmaşık bir süreç ve çok paydaşlı olarak yürütülmesi gerekiyor. Multidisipliner bir bakışa ihtiyaç var ve bizim akademinin tüm alanlarında birlikte iş yapabilme kültürünü içselleştirmemiz gerekiyor” diye konuştu. Önemli Bilimsel Konular Tartışılacak Ege Bölgesi ve İzmir’in ikinci eczacılık fakültesi olmalarıyla birlikte ilk mezunlarını verecek genç bir fakülte olduklarını belirten İKÇÜ Eczacılık Fakültesi Dekanı ve Sempozyum Başkanı Prof. Dr. Mutlu Aytemir de, kısa sürede ulaştıkları başarılarla devlet üniversiteleri arasında 8’inci sıraya yerleştiklerini kaydetti. ILARUD ile sektörün önemli dinamiklerini bir araya getiren DRD 2023’ü düzenlemekten duydukları memnuniyeti paylaşan Dekan Prof. Dr. Aytemir, “ Bu toplantı, 38 Eczacılık Fakültesinin desteklediği, farklı disiplinlerdeki araştırmacıları, ilaç endüstrisi ve kamu sektöründe çalışanları bir araya getirmeyi hedeflemektedir. Dokuz farklı ülkeden 48 konuşmacı ve 8 panelistin yer aldığı buluşmamızda; lisans ve lisansüstü öğrencileri, akademisyenler, ilaç endüstrisi temsilcileri ve kamudan katılımcılar olmak üzere 700'den fazla konuğu ağırlamaktayız. Sempozyumda 14 bilimsel oturum ve panelin yer aldığı, 117 sözlü ve 130 poster sunumu gerçekleştirilerek en güncel çalışmalar paylaşılacaktır. DRD 2023 bu yıl “Nörodejeneratif Hastalıklar: Tedavide Yeni Gelişmeler" başlığında nörodejeneratif hastalıklarla ilgili son bilimsel gelişmeleri ve güncel bakış açılarını sunmayı amaçlanmaktadır. Birçok önemli bilimsel konunun tartışılacağı DRD 2023’te İKÇÜ Eczacılık Fakültesi ve İLARUD olarak bu büyük ve harika birlikteliği sağlayabilmenin mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz” şeklinde konuştu. Sektör İle Eczacılık Fakülteleri Koordinasyonu Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı, İLARUD Başkanı ve Prof. Dr. Gülberk Uçar da dernekleri hakkında bilgi verdiği konuşmasında Türkiye'deki eczacılık fakülteleri ile koordineli olarak çalıştıklarını söyledi. DRD’lerin temel amacının, ilaç tasarımı, geliştirilmesi ve uygulanması aşamaları dahil olmak üzere en son gelişmeleri gözden geçirmek ve alanda çalışan tüm paydaşları bir araya getirmek olduğunu aktaran Prof. Dr. Uçar, “İKÇÜ bu yıl 40’a kırka yakın eczacılık fakültesinin katkısıyla, 700'ün üzerinde katılımcıyla DRD 2023'e ev sahipliği yapıyor. Ülkemizde yaşanan deprem felaketinin getirdiği zor ekonomik koşullara ve moral bunalıma rağmen toplantıyı büyük bir özveriyle gerçekleştiren İKÇÜ Rektörlüğü'ne, Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mutlu Aytemir'e, sempozyum düzenleme kuruluna ve diğer komite üyelerine en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca sempozyumumuza katılarak bize destek olan tüm katılımcılarımıza, oturum başkanlarımıza, panelistlerimize ve sponsorlarımıza en içten teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. Açılış konuşmalarının ardından protokole sunulan plaket takdiminin ardından DRD 2023'te bilimsel oturumlara geçildi. -
02.05.2023
ÜBYS Yüz Akı Bir Proje Oldu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) tarafından yazılımı yapılan Üniversite Bilgi Yönetim Sisteminin (ÜBYS) “Paydaş Kurum Çalıştayı” Bilgi İşlem Daire Başkanlığınca düzenlendi. İKÇÜ ev sahipliğinde beşincisi yapılan çalıştayın açılışına, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı Sektörler ve Kamu Yatırımları Genel Müdür Yardımcısı Tolga Balcı, İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı Kadro Analizleri Dairesi Başkanı Zübeyde Zeren Çakmak, YÖK Veri Yönetimi İzleme ve Değerlendirme Daire Başkanı Abdullah Önder Türkoğlu, Strateji ve Bütçe Başkanlığı Bilgi ve İletişim Teknolojileri Daire Başkanı M. Raşit Özdaş, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Uzmanı Mürüvvet Ünal Bayram, Strateji ve Bütçe Başkanlığı Uzmanı Cihan Cenk Çiçek, İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Bilgi İşlem Daire Başkanı Fatih Tunçez, Huawei Cloud Avrupa Genel Müdür Yardımcısı Ken Xhu, Huawei Cloud Türkiye İş Geliştirme Kıdemli Müdürü Yiğitcan Kutay Güler, Huawei Bulut Çözümleri Kıdemli Müdürü ile UBYS paydaş üniversitelerinin rektörleri, rektör yardımcıları, genel sekreterleri, bilgi işlem daire başkanları ve çok sayıda uzman katıldı. Bugüne Kadar Desteklediğimiz Projelerin Yüz Akıdır Açılışta konuşan Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı Sektörler ve Kamu Yatırımları Genel Müdür Yardımcısı Tolga Balcı, projelendirme sürecinden bu yana takip ettikleri ÜBYS’nin başarılı bir yol haritasıyla ilerlemesinden duydukları memnuniyeti paylaştı. Projenin ilk olarak kamuda tasarruf ilkesinden hareketle başladığını, geliştirilen entegre modül sayesinde birçok kurumun ihtiyacına yanıt veren bir sistem haline geldiğini aktaran Balcı, “ ÜBYS o zamanki adıyla Kalkınma Bakanlığı Koordinasyonunda başladı; Başkanlığımız ve İKÇÜ ortaklığında hayata geçirildi. 2011 yılında bu projenin ilk adımları atıldığında hedeflenen nokta öncelikli olarak kamu tasarrufuydu. Proje amaçlananın üzerinde başarı göstermiştir ve 36 entegre modülü ile yükseköğretim kurumlarının tüm ihtiyaçlarına yanıt verir hale gelmiştir. Gelinen noktada devletin desteklediği en uzun soluklu projelerin de başında geliyor. Hızla gelişen ÜBYS, bugüne kadar desteklediğimiz projelerin yüz akıdır. Tüm üniversitelerimizin paydaşlığında şekillenen milli bir yazılım olarak daha büyük başarılara imza atılacağına inanıyorum. Sistemin dinamik ve modüler yapısı yanında tüm paydaşların sahiplenişi bizi diğer projeler için ümitlendiriyor. Çalıştayda Strateji Bütçe Başkanlığı olarak biz sizleri dinlemeye geldik. Her bir öneriyi çok kıymetli buluyoruz ve geliştirmeler için gerekli adımları hayata geçirmeye hazırız. Emek veren herkesi yürekten kutluyorum” şeklinde konuştu. Paydaşlarımızla Yazılan Bir Başarı Hikâyesi Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, 2011 yılında projelendirilen ÜBYS’nin Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığının desteğiyle artık İKÇÜ’nün yüz akı bir markası haline geldiğini kaydetti. Rektör Prof. Dr. Köse, “ÜBYS, bir sinerji projesidir ve bu anlamda bir örneği bulunmamaktadır. Sinerji projesi olmasını sağlayan ve onu diğerlerinden ayıran özelliği, bu yazılımın paydaş ortaklığında gelişmesi ve her bir paydaşımızın katkısı ile büyümesidir. Bu haliyle proje bir başarı hikâyesidir ve bu başarıda paydaş tüm üniversitelerimizin eşsiz katkısı vardır. Biz, ülkemiz yükseköğretiminin tek bir veri tabanı üzerinden işlemesini, büyük verinin ortak biçimde analitiğinin yapılmasını hedef olarak bugün itibariyle ortaya koymak arzusundayız. Akademik performans sisteminden, yayın paylaşımına, öğrenci eğitiminde etkililikten mekân kullanımına, kaynakların planlanmasından kullanılmasına kadar her adımı bu sistem üzerinden yürütebilecek bir yapıyı birlikte geliştirmek arzusundayız” diye konuştu. Dijital Üniversite Konseptine Uygun Sistemle ilgili bilgilendirmelerde bulunan Rektör Prof. Dr. Köse, ÜBYS’nin dijital üniversite konseptine uygun olarak geliştirildiğini, üniversiteler için büyük problem olan tek bir noktadan yönetilemeyen, birbirleriyle entegre çalışmayan bilişim sistemleri problemine bir çözüm sunduğunu kaydetti Prof. Dr. Köse, "Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği 'Dijital Seferberlik Dönemi' ve Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisinin yürüttüğü milli teknoloji hamlesi kapsamında ÜBYS, tamamen kurumumuz mühendisleri ile üretilen yerli ve milli olma özelliğini taşımaktadır. ÜBYS, tüm sistem içerisinde üniversitenin tüm süreçlerinde doğru ve erişilebilir olmasını sağlıyor. Kurumların birlikte çalışması halinde neler başarabileceğinin de tam bir ispatı niteliğinde. Kullanan kurumlara bütçe ve iş gücü tasarrufu yapmasının yanında işlemlerin ve ölçümlerin kolaylığına imkân sunuyor” dedi. UBYS, Kamu Hizmet Sunumunda Verimliliğe Katkıda Bulunuyor Pandemi sonrası dönemde yükseköğretim kurumlarının ihtiyaçları doğrultusunda projenin ivme kazandığını ve kamu hizmet sunumunda verimlilik ve etkinlik artırıcı yönünün öne çıktığını vurgulayan Hazine ve Maliye Bakanlığı Kadro Analizleri Dairesi Başkanı Zübeyde Zeren Çakmak, farklı kurumlarda ayrı ayrı girişimler yerine işbirliğine dayalı bir anlayışın benimsenmesinin kamu kaynaklarının etkili kullanılmasını sağlayacağını belirtti. Çakmak, “Farklı üniversiteler tarafından benzer yazılımların geliştirilmesi ya da tedarik edilmesi gereksiz bir maliyete neden olmaktadır. Bu olumsuzluğun engellenmesi yoluyla tasarruf sağlanacaktır. Ayrıca proje ile üniversitelerin bilgi işlem sistemlerinde standardizasyonun gerçekleştirilecektir. Bilgi işlem alanındaki personel istihdam giderlerinden tasarruf edilmesi de mümkün olabilecektir. Projenin kurumlar arası bir sinerji yaratması ve üniversitelerin kendi kurumsal kapasitelerinin geliştirilmesi yönünde adımlar atılması da önem taşımaktadır. Bu kapsamda ÜBYS’nin Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının koordinasyonunda yürütülmesi yönünde atılan adımlar atılması Bakanlığımızca oldukça önemsenmektedir. Projenin tüm yükseköğretimi düzenleme ve yükseköğretim kurumlarının faaliyetlerine yön verme yetkisine sahip olan Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı koordinasyonunda yürütülmesi, projenin devamlılığının sağlanması ve yaygınlaşmasında önemli bir katkı sağlayacaktır. Böylece projeden beklenen kamu tasarrufunun da maksimize edileceği düşünülmektedir” şeklinde konuştu. Bulut Sistemleri Kamuda Maliyeti Yarı Yarıya Azaltıyor Yerli ve milli olarak geliştirilen ve kamuda mükerrer yatırımları önleyici özelliği ile öne çıkan ÜBYS’nin benzer yaklaşımlara yön göstereceğine inandığını söyleyen Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Uzmanı Mürüvvet Ünal Bayram, konuşmasının başında ofisin 7 bine yakın hizmete ve bine yakın kuruma rehberlik ettiğini söyledi. Yeni Dijital Devlet Stratejisi Vizyonunun veriye dayalı ve kullanıcı odaklı bir kamu hizmet sunumu ve katılımcı bir politika geliştirme yapısı olduğunun altını çizen Bayram, “ÜBYS çalıştayı kapsamında bugün ele alınacak olan bulut bilişim projesi ile ilgili çok sayıda çalışmayı yürütüyoruz. Kamu Bulut Bilişim Stratejisi çalışmalarının son aşamasına yaklaşıldı. Stratejinin temel amacı, kamu kurumlarının BT altyapısı ihtiyaçlarının mümkün olduğunca ticari bulut hizmet sağlayıcılardan temin edilmesi yönünde. Bu anlamda, belirlenen yol haritasının kamuda bir milat niteliğinde olması söz konusu. Hedef; hem insan kaynağı ve maliyet tasarrufu sağlanması hem de yenilikçi teknolojilerin kullanımının yaygınlaştırılarak üretkenliğin artırılması. Analizler kamuda bulut bilişim kullanımı yoluyla bilgi teknolojisi harcamalarından %50’ye varan oranda tasarruf etme potansiyeli olduğunu göstermekte. Kamu Bulut Bilişim Stratejisi ile beraber, bulut hizmet sağlayıcılara yönelik belgelendirme kriterleri ile kurumların buluta geçiş süreçlerini kolaylaştırmak amacıyla bir Göç Rehberi de kurgulanmakta. Kamu kurumlarının bilgi işlem yapılanmalarının bulut bilişime hazır hale getirilmesine yönelik çalışmalar da gündemimizde. Bu kapsamda işaretlenecek geçiş önümüzdeki dönemde ÜBYS’nin bulut bilişim projesini de destekleyecektir. Kamuda bilgi teknolojisi altyapısında etkinliği artırmak amacıyla yürüttüğümüz bir diğer çalışma ise açık kaynak kodlu yazılımların kamuda kullanımının yaygınlaştırılmasına yönelik. Bu kapsamda bir Genelge Taslağı ve açık kaynak kodlu yazılımlara geçişe ilişkin bir rehber hazırlığı devam ediyor” dedi. 1 Milyon Öğrenciye, 40 Bin Personele Ulaşıldı İKÇÜ Bilgi İşlem Daire Başkanı Fatih Tunçez de yaptığı sunumunda sistemin geldiği son nokta hakkında katılımcılara bilgi verdi. 36 entegre modüllü bütünleşik sistem ÜBYS’nin; dijitalleşme, kamu tasarrufu, iş gücü tasarrufu, kurumsallaşma, akademik ve idari süreçlere, kalite ve akreditasyon süreçlerine olan katkılarından bahseden Başkan Tunçez, “Yola çıktığımız 2012 yılında tek kurumda başladığımız sistem uygulaması, 2023’e geldiğimizde 23 üniversite ile imzalanan protokol ile bir milyondan fazla öğrenciye, 40 bin personele ulaştı. 19 kurumda aktif kullanılmakta, 3 kurumda geçiş çalışmaları devam etmekte, 4 kurum ile protokol aşamasındayız. 11’inci Kalkınma Planına ve Milli Teknoloji Hamlesi kapsamına uyumlu olarak YÖK Dijital Üniversite Konsepti ve Büyük Veri Projesi, TÜBİTAK Güvenli Yazılım Geliştirme Standartları, Uluslararası OWASP Standartları çerçevesinde dünya çapında en büyük yazılımların geliştirilmesinde kullanılan metotlar, sistematikler ve teknolojileri kullanarak yolumuza devam ediyoruz” ifadelerini kullandı. Program, protokol konuşmalarının ardından paydaş kurum ve başkanlık/bakanlık yetkilileri için hazırlanan ÜBYS durum değerlendirilmesi beklentiler ve hedeflerin görüşülmesi ve Bulut Bilişim Projesi Hakkında Bilgilendirme oturumlarıyla devam etti. -
26.04.2023
“Kanserde Hücresel Tedaviler” Projesine Önemli Destek
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ve Genetik Anabilim Dalı ve Erasmus Kurum Koordinatörlüğünce Türkiye Ulusal Ajansı’na sunulan 'Hücresel İmmünoterapi' Erasmus+ projesi yıllık 100 bin Euro hibe bütçesiyle desteklenmeye değer bulundu. Yirmi üç başvuru arasından kabul edilen ilk 4 proje arasına girmeyi başaran proje kapsamında “Genetik Hastalıklar ve Kanserde Hücresel Tedaviler” başlığında beş yıl boyunca yapılacak araştırmalar ile sağlık alanında oldukça önemli sonuçlar elde edilmesi öngörüldüğü kaydedildi. İKÇÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ve Genetik Anabilim Dalı Başkanı, Hücre, Doku, Organ Nakli Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. İbrahim Pirim, Erasmus Kurum Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Emin Bakay, Öğr. Koray Çelik, anabilim dalı öğretim üyelerinin koordinatör olarak yer aldığı Erasmus+ Konsorsiyumu projesine; Ege Üniversitesi, Atatürk Üniversitesi ve Kars Kafkas Üniversitesinden araştırmacılar da katkı sunacak. Çalışmaları Yakından Takip Edeceğiz Proje ile ilgili bilgi veren İKÇÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ve Genetik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Pirim, olumlu etkileriyle daha çok uygulanmaya başlayan bağışıklık sistemini harekete geçiren İmmünoterapi ve kanserde hücresel tedaviler başlıklarıyla Avrupa’daki araştırma merkezlerinde çalışmalar yürüteceklerini kaydetti. Prof. Dr. Pirim, “Proje kapsamında İKÇÜ ve konsorsiyum ortağı diğer kurumlarımızın Tıbbi Biyoloji ve Genetik ABD başta olmak üzere sağlık alanından yüzlerce öğrencimiz, öğrenim ve staj yapmak üzere; öğretim üyelerimiz ise ders verme ve eğitim alma amacıyla Avrupa ve Avrupa dışı ülkelerdeki üniversite ve araştırma merkezlerine gitme imkanı bulacak” dedi. Projelerin Somut Çıktıya Dönüşmesi Önemli Tıbbi Biyoloji ve Genetik anabilim dalı olarak birçok nitelikli ve yenilikçi araştırma yürüttüklerini aktaran Prof. Dr. Pirim hâlihazırda sağlık alanında uluslararası birçok saygın kurum ile iş birliklerinin devam ettiğinin altını çizdi. Gelinen noktada elde edilen proje kabullerinde Erasmus Kurum Koordinatörlüğünün sağladığı teknik desteğin önemine vurgu yapan Prof. Dr. Pirim, “Erasmus Kurum Koordinatörlüğünün sağladığı teknik destek ile son 1 yıl içinde kabul edilen 2 projemiz için 1 milyon Euro’dan fazla bütçe elde edildi. Araştırmacıların büyük emeklerle yazdıkları projelerin somut çıktıya dönüşmesi oldukça önemli. Bu desteği sağlayarak yaptığımız çalışmaların önünü açan üniversitemize, Erasmus Kurum Koordinatörlüğümüze, sağlık alanında özellikle kanser tedavisi adına gecesini gündüzüne katan projeye katkı sunan tüm araştırmacılarımıza emeği geçen tüm öğretim elemanlarına teşekkürlerimi iletiyorum” diye konuştu. Proje Ekosisteminin Yaygınlaşması Adına Türkiye Ulusal Ajansı tarafından yıllık 100 bin Euro gibi ciddi bir destek gelmesinin önemli bir çıktı olduğunu aktaran Erasmus Kurum Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Emin Bakay da projelerin yazılması kadar teknik analizlerinin de dikkatle ortaya konmasının önemli olduğunu belirtti. Koordinatörlük olarak Erasmus süreç yönetimi ile ilgili öğretim üyelerine yönelik birçok eğitim düzenlendiğini ifade eden Bakay, “Proje hazırlamak isteyen tüm öğretim elemanlarımız ve idari personelimiz için teknik destek alt yapısının uygun kriterlerde sağlanması adına eğitim çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Üniversitemizin ulusal ve uluslararası başarısını üst noktalara taşımak proje ekosisteminin oluşturulması ve üniversitede proje yapma kültürünün geliştirilmesi ile hız kazanır. Erasmus Kurum Koordinatörlüğü olarak çalışmalarımızın başarıyla neticelenmesi bizler için olumlu bir geri dönüş. Halen sonuçlarının açıklanmasını beklediğimiz birçok projemiz var. Temennimiz hepsinin de olumlu sonuçlanmasıdır” dedi. Uluslararasılaşmaya Katkı Proje teknik danışmanlığını yürüten Erasmus Kurum Koordinatörlüğü sorumlusu Öğr. Koray Çelik de uluslararası ortaklarla yapılan iş birliklerinin artışı ile İKÇÜ’nün uluslararasılaşmasına da katkı sağlandığını vurguladı. Proje hazırlık, proje yönetimi ve proje uygulama aşamalarında sundukları desteğin altını çizen Çelik, proje iş birliği ağı sayesinde kurulan etkileşim ile birlikte sayısal olarak daha fazla proje yürütme imkânı elde edildiğini ifade etti. -
25.04.2023
İKÇÜ’de Bayramlaşma Coşkusu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ailesi, bayramlaşma geleneğini bu bayramda da sürdürdü. Rektörlük bahçesinde Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü ile Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığınca düzenlenen bayramlaşma töreninde Rektör Prof. Dr. Saffet Köse akademik ve idari personelle tek tek bayramlaştı. Bayramlaşmada bir araya gelen üniversite yönetimi ile akademik ve idari personel bayram coşkusunu tek yürek olarak paylaştı. Bayramların kardeşlik duygularını yenileme, kırgınlıkları onarma, omuz omuza verme için vesile olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, geleneklerimizin müstesna değerlerini yaşatmak ve geleceğe taşımak için geleneklerin fırsat olduğunu belirtti. Türkiye'yi sarsan depremlerin ardından buruk bir şekilde bayramı karşıladıklarını ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, “Depremin acısı tüm ülkemize düştü. Hep birlikte buruk bir bayram yaşadık. Bayramın, kırgınlıkların ortadan kaldırıldığı ve sevginin paylaşıldıkça artığı zamanları, geçmişten daha güzel ve sağlıklı günleri beraberinde getirmesini temenni ediyorum. Mübarek Ramazan Bayramının başta İKÇÜ ailesinin üyeleri olmak üzere milletimize ve tüm insanlığa sağlık, mutluluk ve huzur getirmesini yüce Allah'tan diliyorum" dedi. -
17.04.2023
İKÇÜ’de “Kişilerarası İletişim” Eğitimi
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Personel Daire Başkanlığı planlamasında gerçekleştirilen hizmet içi eğitim programı idari yöneticilere verilen “Kurum Kültürü” eğitiminin ardından, akademik ve idari birimlerde görev yapan personelin katıldığı “Kişilerarası İletişim” eğitimi ile devam etti. Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu tarafından verilen eğitimde, etkili iletişim modelleri, sözsüz iletişim becerileri, sözsüz iletişim ve motivasyon, ilk izlenim, empati kurmak gibi başlıklara değinildi. İletişimde En Büyük Pay Sözsüz İletişimin Çalışanlarıyla iyi iletişim kurmak isteyen bir yöneticinin sözsüz iletişimi de sözlü iletişim kadar etkili bir şekilde kullanması gerektiğine işaret eden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, bir kurumun başarısının çalışanlar ve yöneticiler arasındaki iletişime bağlı olduğunu aktardı. Prof. Dr. Bulduklu, “İş yaşamında yöneticinin olumlu iletişimi, çalıştığı ekibin de işine uyumunu, işini benimsemesini, başarıya güdülenmesini sağlamaktadır. Yüz yüze gerçekleşen kişilerarası iletişimde en büyük pay sözsüz iletişime aittir. Bu noktada beden dili, yüz ifadeleri jestler ve duruş, göz teması, ses tonlaması, giyim tarzı, dokunma ve mesafe gibi sözsüz iletişim unsurları ön plana çıkar” diye konuştu. "Sen" Dili İletişimi Engeller Sunumuna interaktif örneklerle devam eden Prof. Dr. Bulduklu, iletişimin 5N’1K’sı olan kavramlara değindi. İletişimde bireylerin kendini doğru ifade etmesi, sen dili, ben dili gibi başlıklarıyla ilgili bilgi veren Prof. Dr. Bulduklu, sen dilinin iletişimi olumsuz yönde etkilediğini, bu söylem tarzının kişinin diğerini suçlamasına neden olan ifadeler içerdiğini söyledi. Prof. Dr. Bulduklu, “Etkili iletişimin ilk adımı anlamak, ikincisi anlatmaktır. Anlaşmak için kişi önce kendini, sonra karşısındaki kişiyi anlamalı; sonra da duygu ve düşüncelerini ona doğru biçimde aktarabilmelidir. İletişimde ben dilini kullanmak iletişimin olumlu sürmesini sağlar. ‘Ben’ savaşı vermeden, başkalarını küçük görmeden kendi haklarını koruyabilme, iletişimi başlatan dinleme ve anlama mekanizmalarını çalıştırır. "Sen" odaklı yaklaşım iletişimi engeller” dedi. Kurumun Başarısı Etkili İletişimden Geçer Sosyal başarının ve iş hayatındaki başarının anahtarının etkili iletişimden geçtiğini kaydeden Prof. Dr. Bulduklu, “İletişim sadece bilgi aktarmaz, aynı zamanda çabaları teşvik eder, tutumları değiştirir ve düşünmeye güdüler. Gönderici durumundaki kişinin ”kafasındaki resim” ile alıcının algıladığı resim eşit olmayabilir. Bu resmi ortak noktada, olumlu uyaranlarla bütünleştirmek için iletişimi doğru ve etkili kullanmalıyız. İletişim ile ekip çalışması, iş doyumu ile kurumsal bağlılık arasında bağ vardır. Kurumsal amaçlarda başarılı olunması, koordinasyon, takım çalışması, etkili bir örgütsel iletişimin gerçekleştirilmesine dayanır” şeklinde konuştu. -
03.04.2023
İKÇÜ’nün Avrupa Birliği Proje Başvurusu Sayılarında Rekor Artış
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) akademisyenlerince Avrupa Komisyonu 2023 yılı Erasmus+ Programı teklif çağrısına rekor sayıda başvuru yapıldı. Uluslararası Projeler ve Erasmus Koordinatörlüğü ile Dış İlişkiler Genel Koordinatörlüğünün eşgüdümlü çalışmaları neticesinde alınan 24 proje başvurusunun talep ettiği hibe miktarının beş milyon Euro’yu geçtiği kaydedildi. Açıklanan rakamlarla ilgili memnuniyetini paylaşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, öğretim üyelerinin bu çabalarının İKÇÜ’nün uluslararasılaşma stratejisine büyük katkı sunduğunu ifade etti. Prof. Dr. Köse, proje kültürünün tüm kurum genelinde yerleşmesi için eğitimlere ve çalışmalara devam ettiklerini vurguladı. Uluslararasılaşma Stratejisine Çok Büyük Katkı Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde staj, hizmet içi eğitim, çalışma ziyaretleri ve proje toplantıları gibi çalışmalara katılmanın, mesleki bilgi ve becerileri arttırma fırsatı sunduğunun altını çizen Rektör Prof. Dr. Saffet Köse,“Erasmus ofisinin ve üniversitemiz öğretim üyelerinin olağanüstü başarısı, üniversitemizin uluslararasılaşma stratejisine çok büyük katkılar sunuyor. Yurt dışına Erasmus programı ile giden öğrenci ve öğretim üyesi sayısında bu yıl 3 kat daha fazla artış sağlandığını görmekteyiz. Önümüzdeki yıllarda bu sayısının daha da artması, öğrencilerimiz ve hocalarımızın uluslararası deneyim edinmeleri için gerekli destekleri sağlamaya devam etmeyi planlıyoruz. Açıklanması beklenen sonuçlar için başvuru yapan tüm hocalarımıza teşekkür ederek, başarılarının devamını diliyoruz" diye konuştu. Proje Eğitimlerinin ve Yeni Düzenlemelerin Meyvesini Aldık Geçen yıllar ile karşılaştırıldığında proje başvuru sayılarında rekor düzeyde artış gözlemlendiğini açıklayan Uluslararası Projeler ve Erasmus Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Emin Bakay da fakültelerde yaygınlaştırılan proje eğitimlerin bunda etkili olduğunu söyledi. Bakay, “Son bir yıldır farklı fakültelerde verdiğimiz eğitimler ve birebir proje yazma destekleri kapsamında öğretim üyelerimizin proje yazma ve hibe alma yönündeki motivasyonları artış göstermiş ve akademisyenlerimizin bu çabaları bizi son derece memnun etmiştir. Erasmus ofisinde küçük ama son derece etkili, deneyimli bir ekibimiz var. Bu konuda olağanüstü çaba gösteren öğretim görevlilerimiz Koray Çelik ve Cennet Kuman’ a teşekkür ediyorum. Öte yandan proje başvurusu yapan ve proje yazan hocalarımızı destekleyen dekanlarımızın da bu konuda motive edici çabaları başarıya ulaşmamızı kolaylaştırmaktadır. Bu gayretler doğrultusunda en yüksek oranda hibeyi almayı temenni ediyoruz” dedi. Dış İlişkiler Genel Koordinatörü Prof. Dr. Ender Akan da Uluslararası Projeler ve Erasmus Ofisinin etkin çalışmalara imza attığını vurguladı. Dış fon kaynaklı proje sayılarındaki artışın İKÇÜ’nün araştırma odağını daha büyük kaynaklarla güçlendireceğini ifade eden Prof. Dr. Akan bu ivmeyi önümüzdeki yıllar için de sürdürme gayretinde olacaklarını vurguladı. Avrupa Birliği Erasmus+ programı kapsamında 9 adet KA2 Stratejik Ortaklık, 6 adet KA1 Öğrenme hareketliliği ve konsorsiyum, 2 adet ESC30 projesi ile ulusal ajanslara başvuruda bulunuldu. Öte yandan Avrupa Komisyonuna 3 adet Erasmus Mundus Design Measures (Ortak Yüksek Lisans Programları), 1 Adet Jean Monnet Modülü (AB Çalışmaları), 2 adet spor ve 1 adet Capacity Building projesi için başvuruldu Başvurular Erasmus Ofisi, Turizm Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, İİBF, Teknoloji Transfer Ofisi ve Kuzey Afrika ve Endülüs Çalışmaları Uygulama Araştırma Merkezinden yapıldı. -
03.04.2023
EÜ ile İKÇÜ’yü Buluşturan Önemli Proje
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ve Ege Üniversitesi (EÜ) arasında “Ulusal Açık Ders Malzemeleri Üretimi ve Paylaşımı” projesi için iş birliği protokolü imzalandı. İmzalanan protokol kapsamında İKÇÜ, EÜ Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından yürütülmekte olan projeye, oluşturulan ders içerik ve materyallerinin ulusal kapsamda kamuya açık erişimini sağlayarak projeye uygun yazılım geliştirecek. Bu önemli iş birliği protokolü EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Banu Yücel ile İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu’nun imzasıyla resmiyete bağlandı. Bilgi Paylaştıkça Büyür EÜ’de imzalanan iş birliği protokolü hakkında bilgi veren İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, projeye uygun yazılım geliştirme aşamasının koordinasyonu ve süreç yönetiminin İKÇÜ Bilgi İşlem Daire Başkanlığında olduğunu söyledi. Protokolün her iki üniversite için faydalı olacağına inandığını ifade eden Prof. Dr. Bulduklu, “Bilgi paylaştıkça büyür. Araştırmanın ve bilimin sınırı yoktur. Kurumlar arası iş birlikleri ve bu kapsamda ortaya çıkan sinerji sayesinde kaynakların daha etkin ve verimli şekilde kullanılması sağlanacaktır. Birlikte iş yapma kültürünün yaygınlaşması da en çok öğrencilerimizin eğitim kalitesine yansıyacaktır. EÜ tarafından hazırlanan ve onaylanan ders materyallerini ulusal/uluslararası erişime bedelsiz olarak açık olacak şekilde İKÇÜ tarafından yazılımı oluşturulacaktır. Tüm altyapı, verilerin yedeklenmesi ve sistemin sürdürülebilirliği süreçleri Bilgi İşlem Daire Başkanlığımızca yürütülecektir” dedi. Yaşam Boyu Öğrenme İçin Önemli Bir Kaynak Projenin koordinasyon ve süreç yönetiminde EÜ Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezinin görevlendirildiğini kaydeden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Banu Yücel ise projenin teknik ve ders ekleme süreçlerinin profesyonel ekipler tarafından yürütülmesinin kolaylık sağlayacağını kaydetti. Prof. Dr. Banu Yücel, öğrencilerin dersle ilgili kaynaklarını zenginleştiren, kendini geliştirmek isteyen herkesin yararlanabileceği açık ders malzemeleri projesinin bu yönüyle yaşam boyu öğrenme için önemli bir kaynak oluşturduğuna dikkat çekti -
29.03.2023
Huawei ile İKÇÜ’yü Buluşturan Dev Bilişim İmzası
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile Huawei arasında bilgi ve iletişim teknolojisi alanında iş birliği protokolü imzalandı. Bilgi ve iletişim teknolojileri alanında ortaklaşa Ar-Ge çalışmaları yürütmeyi içeren protokol, bulut ve ilgili teknolojilerdeki araştırma ve geliştirme projelerinin organizasyonu, bulut teknolojilerinin kullanımı ile ilgili düzenlemeleri kapsıyor. Huawei Türkiye Ar-Ge merkezindeki imza töreninde, İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, İKÇÜ Bilgi İşlem Daire Başkanı Fatih Tunçez, Huawei Cloud Global Yöneticisi Jacqueline Shi, Huawei Cloud Avrupa Direktörü Tim Taomin, Huawei Cloud Türkiye Direktörü Frank Ma ile Huawei Cloud Türkiye ekibi de hazır bulundu. Yeni Teknolojilerin Geliştirilmesi İçin Güç Birliği Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Huawei ile önümüzdeki süreçte kurulacak teknoloji bağını oldukça önemsediklerini belirtti. Protokol kapsamında, Huawei ve İKÇÜ’nün innovasyon merkezlerinde ortaklaşa bilgi alışverişinde bulunacağını aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, “Dünya genelindeki eğilimlerle uyumlu olarak, Türkiye’de son dönemde bilgi ve iletişim teknolojileri alanına daha fazla önem verilmeye başlanmış ve bu alanlarda önemli yerlileşme adımları atılmıştır. Türkiye’de Ar-Ge ve yenilikçilik faaliyetlerine ilişkin hedef ve önceliklerin ortaya konduğu temel politika belgelerinde enerji ve bilgi ve iletişim teknolojileri alanlarına büyük önem verildiği görülmektedir. Bu kapsamda, Ar-Ge ve yenilikçilik faaliyetlerine ağırlık veren bir üniversite olarak alanında dünya markası haline gelen Huawei ile ortaklık kurmaktan ve hedeflerimize birlikte yürümekten oldukça mutluyuz. Uzman kadrosuyla bilgi teknolojileri alanında yenilikçi, dinamik, çözüm odaklı hizmet sunan Bilgi İşlem Daire Başkanlığımız ile Huawei Cloud Türkiye ekibinin aktif olarak yer alacağı protokol sayesinde yeşil, güvenli, akıllı bilişim ve iletişim çözümleri gibi yeni teknolojilerin geliştirilmesi için güç birliği yapılacaktır” diye konuştu. Önemli Eğitimler Verilecek Huawei adına protokole imza atan markanın Global Yöneticisi Jacqueline Shi, Avrupa Direktörü Min Tao, Türkiye Direktörü Frank Ma ise İKÇÜ ile dijital dönüşüm ve akıllı teknolojiler alanlarında yakın bir iletişim halinde olacaklarını kaydetti. Huawei yöneticileri ayrıca yapay zekâ ve büyük veri ile bağlantılı teknolojiler hakkında bilgi alışverişi sağlanarak eğitimler yapılacağını aktardı. Direktörler, Huawei olarak, Türkiye'deki 20 yıllık kuruluş ve gelişim süreçlerinde, dijitalleşme, bilişim yeteneklerini geliştirme, yerelleştirme ve inovasyon alanlarındaki sürdürülebilir çalışmaları takdirle izlediklerini de sözlerine ekledi. -
29.03.2023
İKÇÜ Ailesi Geleneksel İftar Sofrasında Buluştu
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi akademik ve idari personeli, Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin ev sahipliği yaptığı iftar yemeğinde bir araya geldi. Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü ile Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı’nın organize ettiği iftar programı, İslami İlimler Fakültesinden Arş. Gör. İhsan Sütşurup’un okuduğu Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı. İKÇÜ merkez personel yemekhanesinde yapılan iftar yemeğine, üniversite personeli ile aileleri davetli olarak katıldı. On Bir Ayın Sultanı Kutlu Bir Aydır İftar yemeğinde bir konuşma yapan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Ramazan-ı Şerif’in ilk gününde bir araya gelmekten duyduğu mutluluğu paylaştı. Rahmet ve bereket iklimi Ramazan ayının tüm insanlık için sevgi, barış, sağlık, kardeşlik ve huzura vesile olmasını temenni ettiklerini kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, “Ramazan-ı Şerif’e bir kez daha kavuşmanın mutluluğunu hep birlikte paylaşıyoruz. Bu akşam bizleri katılımlarıyla memnun eden üniversitemizin akademik ve idari personeline, değerli aile fertlerine teşekkür ediyorum. Ramazan, on bir ayın sultanıdır ve kutlu bir aydır. İdrak ettiğimiz bu bereketli günlerin manevi atmosferinde çalışma arkadaşlarımızla aynı sofrada iftar yapmaktan büyük mutluluk duyuyorum. İnşallah Cenab-ı Allah, tuttuğumuz oruçları ve yaptığımız duaları kabul eder ve üzerimizden ihsanını, mağfiretini ve himmetini esirgemez” dedi. Başarıya giden her yolda sevgi, saygı, hoşgörü yanında ‘Ben’likten uzak, ‘Biz’ duygusuyla hareket etmenin yer aldığını belirten Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, bu müstesna günlerde tecrübe edilen manevi değerlerin tüm ömre yayılarak tatbik edilmesi gerektiğini söyledi. İbadetin Şekli Kadar Ruhu da Önemli Ramazan ayında Allah’ın insanlığa kurtuluş reçetesi olarak gönderdiği son ve en mükemmel kitap olan Kur’an-ı Kerîm’in inmeye başladığını belirten Prof. Dr. Köse, bu ayın, yaşattığı nefsi muhasebeleri anlamak, anlayış ve paylaşma gibi insani değerlerle anlam kazandığını aktardığı konuşmasında, “Peygamber Efendimiz ‘Nice oruç tutan vardır ki tuttuğu oruçtan onun yanına kalan sadece açlıktır’ der. Buna göre oruç bütün organlarla tutulursa anlamlı olur. İbadetin şekline olduğu kadar ruhuna da önem vermek lazım. Aksi takdirde namaz spordan öteye geçmez. Oruç sadece perhiz, Hac sadece seyahat olur. Kurban sadece et olur. Allah’ın bunların hiçbirine ihtiyacı yok” ifadelerini kullandı. -
10.03.2023
İKÇÜ’den İAOSB’ye Tebrik Ziyareti
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse ve beraberindeki yönetim kurulu üyeleri, İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nin (İAOSB) yeni dönem Yönetim Kurulu Başkanlığına seçilen Cenk Karace’ye hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. Başkan Karace ve yönetim kurulu üyelerini tebrik eden Rektör Prof. Dr.Köse’ye, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu ve Genel Sekreter Nurettin Memur eşlik etti. Ziyarette, İAOSB Başkanı Cenk Karace’nin yanı sıra, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cem İnam, Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Mustafa Karabağlı, Yönetim Kurulu Üyesi Fesih Demirer, İZKA İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Azad Yeşil, İAOSB Müdürü Doğan Hüner, Müdür Yardımcısı Pınar Çakmakoğlu da hazır bulundu. Üniversite ile Sanayi Arasındaki Duvarları Kaldırmalıyız Başkan Karace’yi ve ekibini tebrik ederek sözlerine başlayan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, göreve başladığı ilk günden itibaren paydaş katılımına önem veren bir anlayışla yönetme gayreti içinde olduğunu kaydetti. Üniversitelerin paydaşları ile sürekli ilişki içinde olmasının önemli olduğunun altını çizen Rektör Prof. Dr. Köse, toplum ile birlikte gelişen, büyüyen ve sinerji oluşturan bir yapı için İAOSB ve İKÇÜ arasında kurulan sağlam köprünün örnek teşkil edebileceğini söyledi. İAOSB gibi büyük bir organizasyon ile komşu olan, iki sanayi arasında kilit bir noktada konumlanan İKÇÜ olarak büyük hedeflerin birlik ruhu ile başarılacağına inandıklarını vurgulayan Rektör Prof. Dr. Köse: “Güçlü bir mühendislik fakültesine sahibiz. Özellikle mühendislik ve sağlık bilimleri alanlarında bölgede yakın iş birliklerini hedefliyoruz. Sayın Başkan Karace’nin yönetim kurulu başkanı olduğu firma ile yakın iş birlikleri içindeydik. Fakültemizin çok sayıda öğrencisine staj imkânı sağlıyorlar. Kendileri ile İAOSB Yönetim Kurulu Başkanlığı sırasında da yakın iletişim ve iş birliğimizin devam edeceğine inanıyorum. Benim bakış açımda bizler birlikte çalışabildiğimizde, aynı amaca odaklı bakabildiğimizde ve iki tarafın da kazanacağı yapıları inşa edebildiğimizde başarılı olabiliriz. Aramızdaki görünmeyen düşünsel duvarları kaldırmalı, güçlerimizi birleştirmeli ve ülkemizin oyun kurucu olması hedefine birlikte katkı sunmalıyız” dedi. Teknopark’ın İçinde Olmak İstiyoruz İKÇÜ heyetinin ziyaretinden duyduğu memnuniyeti paylaşan Yeni Başkanı Cenk Karace, İAOSB'nin İzmir'in en büyük organize sanayi bölgesi olduğunu ve sınır komşularının İKÇÜ olmasından memnun olduklarını söyledi. Akademik bilginin rekabet ve gelişme açısından son derece önemli olduğunun altını çizen Başkan Karace “Bildiğiniz üzere göreve yeni başladık. Rektör Hocamızın da söylediği gibi İKÇÜ ile yakın iletişim halindeydik. İKÇÜ’nün başarılı öğrencilerinden oldukça memnunum. Yeni dönemde de iki büyük kurum arasında tarafların yararına büyük işler yapılabilir. Önemli olan bu iş birleşiklerine istekli olmamız. Ülkemizin geleceği için nitelikli işgücü çok yetiştirmek kritik önem sahip. Staj konusunu özellikle önemsiyorum. Bizim gelip deneyimlerimizi paylaşabileceğimiz, sizlerin akademik anlamda yol göstereceği etkileşime dayalı bir yapı; kentimize, bölgemize ve nihayetinde ülkemize önemli katkılarda bulunacaktır. Staj ve Ar-Ge başta olmak üzere tüm hususlarda birlikte çalışmaktan büyük mutluluk duyarız. Özellikle Teknopark konusunda büyük bir heyecana sahibiz ve bizim katkı vereceğimiz süreçlerin içinde sonuna kadar olmak isteriz. Teknopark, Ar-Ge Merkezi kurmak, home office gibi yapıları inşa etmek bizim öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor. Ar-Ge konusunda üniversitelerle birlikte çalışmanın tüm avantajlarını üyelerimize sunmak için artık beklememek gerektiğine inanıyorum. Bu konuda tarafların teknik boyutta ivedilikle bir araya gelmesini öneriyorum” diye konuştu. Teknopark İçin Tekrar Görüşülecek İKÇÜ tarafından hazırlanan “Çaka Bey’den Günümüze İzmir” adlı dört ciltlik eserin Rektör Köse tarafından Başkan Karace’ye takdimi ile sona eren ziyarette, tarafların teknik çalışmalarını iki hafta içinde tamamlaması ve tekrar bir araya gelinmesi kararı üzerinde uzlaşıldı. Tahsisi yapılan arazinin durumu, ortaklık yapısının netleştirilmesi, binanın nitelikleri ve diğer teknik hususların detaylarına ilişkin ön çalışmaların yapılmasının ardından yapılacak yeni toplantıda iş birliği ile ilgili kararların netleşmesi bekleniyor. -
10.03.2023
İKÇÜ ile Karşıyaka MEM Arasında Eğitim Ortaklığı
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ile Karşıyaka İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü (MEM) arasında proje konularında iş birliği yapmayı içeren protokol imzalandı. İKÇÜ Proje Genel Koordinatörlüğü organizasyonunda imzalanan protokolle, Karşıyaka ilçe sınırları içerisinde yer alan Millî Eğitim Bakanlığı'na bağlı eğitim kurumlarında eğitimin niteliği ile ilgili alanlarda, planlı çalışmaların yürütülmesi amaçlanıyor. İki kurum arasında özellikle öğrencilerin kendini gerçekleştirmesi, bilim araştırma kapasitesini arttırmaya yönelik proje hazırlama, kişisel gelişim ve kariyer planlama ile ilgili konularda destek verilmesi gibi çeşitli konularda iş birliği yapılması öngörülüyor. İş birliği protokolünün İKÇÜ ve Karşıyaka MEM için hayırlı olması temennisinde bulunan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ olarak toplumsal alanda fayda sağlanacak iş birliklerine önem verdiklerini kaydetti.Toplumların gelişmesinde, dönüşmesinde akademinin üstlendiği role dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Köse, bu noktada tüm kurumların birlikte hareket edebilmesinin çok değerli olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Köse, “Üniversite olarak büyük bir potansiyelimiz var. Bu potansiyelimizden millî eğitim kurumlarında eğitim gören öğrencilerimizin, görev yapan eğitmen kadrolarımızın faydalanmalarını istiyoruz. Teoride üretilen bilgiyi uygulamalı alanlara taşımak istiyoruz. Tek gayemiz gelecek nesillerin çalışkanlıkları, üretkenlikleri ve bilgi birikimleriyle ülkemizi daha ileri taşımalarıdır. Bu tür iş birliklerinin bu amaca hizmet etmesini temenni ediyorum. Gerek projelerin planlanması hazırlanması ve desteklenmesi konusunda gerekse de üniversitemizin fiziki imkânlarından faydalanılması açısından tüm eğitim kurumlarımızla her türlü iş birliğine varız” dedi. İmza töreninde konuşan Karşıyaka İlçe Milli Eğitim Müdürü Kadir Kadıoğlu da destekleri için Rektör Prof. Dr. Saffet Köse nezdinde protokolde emeği geçenlere şükranlarını iletti. İKÇÜ’nün başarıyla yürüttüğü akademik çalışmalara dikkat çeken İlçe Müdürü Kadıoğlu, akademisyenlerin öğretim çalışmalarına, mesleki gelişim ve eğitim uygulamalarına destekleyici katkılar sunmasından memnuniyet duyacaklarını aktardı. Protokol Hakkında: Protokol ile öğretim üyesi veya öğretim görevlilerinin belirlenen okullarda derslere katılmaları; karşılıklı olarak öğretmenlerin de üniversitedeki derslere dinleyici olarak katılmaları sağlanacak. Karşıyaka ilçesi sınırları içinde eğitim-öğretim faaliyetlerinde bulunan resmi/özel okul/kurum yöneticileri, öğretmenleri ve öğrencilerine üniversite öğretim üyeleri tarafından çevrimiçi ya da yüz yüze kurs, seminer ve konferanslar düzenlenmesi planlanıyor. İlçede bulunan okulların katılmayı planladığı yerel, ulusal, uluslararası vb. proje ve yarışmalara hazırlık sürecinde duyulan teorik bilgi, teknik destek ve danışmanlık hizmeti, üniversitenin ilgili fakülteleri ve akademisyenleri tarafından olanaklar dahilinde destek verilecek. Ortaöğretim kurumlarının 11’nci ve 12’nci sınıflarında okuyan öğrencilerin, üniversite kampüs ve kütüphanelerinden yararlanmalarına olanak sağlanacak. -
28.02.2023
Bölgenin E-Sınav Merkezi İKÇÜ’ye İnşa Ediliyor
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) arasında 2021 Aralık ayında imzalanan protokolün hayata geçmesi için girişimler başladı. İzmir'de daha fazla adaya elektronik sınav yapılması için kurulacak merkezi incelemek üzere ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy İKÇÜ’yü ziyaret etti. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin rahatsızlığı nedeniyle katılamadığı ziyarette Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu ve Prof. Dr. Süleyman Akbulut ÖSYM heyetini kabul etti. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ersoy’a ise Başkan Yardımcıları Dr. Cengiz Ceylan, Prof. Dr. Necip Şimşek ve Başkan Danışmanı Halil Şengün eşlik etti. Ziyarette konuşan Başkan Prof. Dr. Ersoy, ÖSYM’nin tüm ülkede adil biçimde seçme ve yerleştirme yapmak için var gücüyle çalıştığını belirtti. Aday Odaklı ÖSYM Misyonumuz Çerçevesinde Çalışıyoruz ÖSYM olarak eğitimde ve atanmada adaleti sağlamak, eğitimde fırsat eşitliğinin teminatı olmak için hizmet sunduklarını kaydeden Başkan Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy, teknolojiye uyum sağlamak zorunda olduğunu ve dijital dönüşümün de hayata geçirilmesi için çaba gösterdiklerini söyledi. Prof. Dr. Ersoy “ÖSYM olarak devam eden sınav süreçlerimiz yanına elektronik sınav sayımızı artırmak istiyoruz. Bilindiği üzere özellikle dil seviyesi ölçümünde elektronik sınavlarda önemli bir deneyim kazanmış durumdayız. Mevcut durumda elektronik sınavlara olan talep oldukça yüksek. Artan bu talebe yanıt verebilmek için önemli adımları attık; atmaya da devam edeceğiz. Aday odaklılık misyonumuz çerçevesinde elektronik sınavların kapasitesini artırmak için yoğun biçimde çalışıyoruz. Daha önce İKÇÜ içinde İzmir ve çevresini içeren bir merkez oluşturmak üzere protokol yapılmıştı. Bu protokolü hayata geçirmek ve yapılacak çalışmalara bir an önce başlamak üzere bugün buradayız. Atılacak adımlarda paydaş katkısı son derece önemli ve biz bu anlamda İKÇÜ Rektörü Sayın Prof. Dr. Saffet Köse’ye ve ekibine çok teşekkür ediyoruz” dedi. Değerlendirme Sistemlerinin Çağa Ayak Uydurması Çok Önemli İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu ise rahatsızlığı nedeniyle ziyarete katılamayan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin 'üniversite olarak ÖSYM ile birlikte çalışmaktan mutlu oldukları' mesajını ileterek sözlerine başladı. Dünyada en çok adaya sınav yapan ÖSYM’nin, örnek alınması gereken, isabetli çalışmalara imza atmaya devam ettiğini söyleyen Prof. Dr. Bulduklu, gelişen teknolojiye ölçme ve değerlendirme sisteminin de ayak uydurmasının bir zorunluluk haline geldiğini ifade etti. Rektör Yardımcısı Bulduklu, “Kâğıt ve kaleme dayalı ölçme sistemlerinde çok büyük bir birikime sahip olan ÖSYM’nin elektronik sınav sistemine İKÇÜ olarak katkı yapmaktan memnunuz. Uyguladığı sınavlarda geçerli, güvenilirliği ön plana çıkaran; adil ölçme, seçme ve yerleştirme yapan bir kurum olarak ÖSYM’nin bölgemize bir merkez açması ve bunun kampüsümüzde inşa edilmesi nedeniyle önemli bir iş birliğine imza attığımızı düşünüyoruz. Teknolojinin gelişmesiyle dönüşen sistemlere uyum sağlanmasını önemli görüyorum ve bu çerçevede elimizden geleni yapmaya hazırız. ÖSYM Başkanımıza ve ekibine bu vesileyle şükranlarımızı sunuyorum” şeklinde konuştu.
Toplam 198